"Gönlünde ve gündeminde Kudüs olmayan her Müslüman bu olayda kusurludur"
Mersin'in Tarsus ilçesinde terör şebekesine tepki amacıyla düzenlenen basın açıklamasında, Müslümanların gönlünde ve gündeminde Kudüs'ün olması gerektiği belirtildi.
Siyonist terör şebekesinin Mescid-i Aksa'ya yönelik engellemeleri ve Müslümanları katletmesi, Mersin'in Tarsus ilçesinde sivil toplum kuruluşları (STK) tarafından protesto edildi.
STK'lar adına düzenlenen basın açıklamasını okuyan Yılmaz Alinç, İslam ülkelerindeki kargaşaların her birinde parmağı olan Siyonist çetenin Müslümanları katletmeye ve mescide girişleri engellemeye devam ettiğini söyledi.
Alinç, "Siyonist terör şebekesi bütün İslam ülkelerini ateşe vermekten kaçınmayacak kadar aşağılık ve sapkın bir inanca sahiptir. Katar'a yönelik saldırıların arkasında, Suriye ve Irak'taki fitnenin arkasında İsrail vardır. Ortadoğu'da bulunan birçok İslam ülkesindeki İslam düşmanı yönetimlerin, diktatörlüklerin, örgütlerin arkasında yine İsrail vardır. Ümmet, Kudüs'ün kurtuluş davası etrafında birleşirse güç ve kudret sahibi, vahdet ve kardeşlik sahibi olur. Evet, Kudüs davası, Filistin davası tüm ümmetin ortak davasıdır. Bu dava, hangi mezhepten ve milletten olursak olalım bütün Müslümanları bir araya getirecek, vahdet potası içinde eritecek bir davadır. Bu alçakların 1948'den beri izlediği politika asla değişmemiştir. İsrail terör şebekesi, birçok İslam ülkelerinin de içinde bulunduğu geniş bir coğrafyayı kendi kutsal ülkesi olarak görmekte ve buraları ele geçirebilmek için her türlü aşağılık yönteme başvurmaktan geri durmamaktadır." dedi.
"Kudüs ümmetin haremidir"
Terör çetesinin, yıllardır Mescid-i Aksa etrafında yaptığı arkeolojik kazılardan sonra şimdi de aleni saldırganlık yolunu seçtiğine vurgu yapan Alinç, sözlerine şöyle devam etti: "İslam ümmeti ise enerjisini birbiri ile uğraşmaya harcadığı için bu tehlikeli gelişmeler karşısında Yahudilere karşı Mescid-i Aksa'ya sahip çıkamamaktadır. Şehit Şeyh Ahmet Yasin'in deyimi ile ümmetin suskunluğu, işgalci rejimi şımarttıkça şımartmaktadır. Bizlerin yaptığı kınamalar, akan Müslüman kanını durduramamaktadır. Ancak şunu bilelim ki gönlünde ve gündeminde Kudüs olmayan her Müslüman bu olayda kusurludur. Çünkü Kudüs Allah'ın bizlere gönderdiği ayetlerden bir ayettir. Âlimlerimizin belirttiği üzere Kudüs bizim için stratejik, politik, ekonomik bir amaç değil, imani bir meseledir. Biz Müslümanlara göre, Mekke Allah'ın haremi, Medine nebinin haremi, Kudüs ümmetin haremidir."
"Mescid-i Aksa, Allah'ın Kur'an'da belirtmesi ile 'çevresi mübarek kılınan' kutlu bir mekân; Allah Rasulü'nün açıkladığı üzere de yeryüzünde Allah için kurulan ikinci mescittir." diyen Alinç, "Kudüs sadece Kudüslülerden sorulmayacağı için 'Önce Kudüs' diyoruz. Kudüs bir Filistin, Arap sorunu değil; Kudüs bir insanlık sorunudur. Kuru bir toprak davası değil, insanlığın kurtuluşunun kapısıdır Kudüs. Bunun için diyoruz ki Kudüs'ün özgürlüğü ümmetin özgürlüğü demektir. Ümmetin özgürlüğü için bugün Kudüs için bir şeyler yapma, Mescid-i Aksa'yı yalnız bırakmama günüdür. Gelin, hep birlikte sesimizi yükseltelim, bütün gücümüzle ve imanımızla Mescid-i Aksa'ya sahip çıkalım! Bölgemizin tanınmış âlimlerinin Kudüs için yapmış oldukları çağrıyı bizler de buradan tekrar ediyoruz. Bütün ümmet-i Muhammed'i, ümmetin âlimlerini, kanaat önderlerini, devlet yetkililerini ve yöneticilerini, uluslararası kurum ve kuruluşları Kudüs'ün özgürlüğü için hep birlikte harekete geçmeye, konuyu Türkiye ve dünya gündemine taşımaya, Kudüs'ün yeniden İslami kimliğine kavuşturulmasını sağlamaya ve Siyonist rejimin Mescid-i Aksa'yı yıkma planlarını engellemek amacıyla sonuç alıcı adımlar atmaya davet ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Son olarak Alinç, "Ümmetin kurtuluş ve vahdetini isteyen, Müslüman halkların özgürlüğünü isteyen tüm ülke ve cemaatlere çağrıda bulunuyoruz. Ümmetin en büyük düşmanı İsrail'dir. Acı ve perişanlığımızın arkasında işgalci İsrail'in ve onun destekçisi şeytani güçlerin, Amerika ve diğer Batılı ülkelerin topraklarımızı işgal edip talan etme emelleri yatmaktadır. Hayatı İslam ümmetine cehenneme çeviren fitne ve karmaşanın nedeni Müslümanlar arasındaki basit ihtilaflardır. Müslümanlar olarak onlara karşı birleşmeliyiz. İş işten geçmeden, tüm İslam toprakları şeytani güçlerin ayakları altında çiğnenmeden, ümmetin can ve malı topyekûn talan edilmeden dünya Müslümanları olarak uyanmalı ve vahdet içinde düşmanlarımıza karşı direnmeliyiz. Bizi birleştirecek davaya, ümmetin ana davasına, Kudüs davasına dört elle sarılmalı, bu mukaddes davayı canlı tutmalı, bu davanın etrafında bir ve beraber olarak ümmetin kurtuluşu için mücadele etmeliyiz. Son söz olarak diyoruz ki evet, ümmetin kurtuluşu Kudüs'ün kurtuluşundan geçer." şeklinde konuştu.
Basın açıklamasına; Ashab-ı Kehf Platformuna üye Davet ve Kardeşlik Derneği, Erdemli İnsanlar Eğitim ve Yardımlaşma Derneği, Çağrı-Der, Mustazaflar Cemiyeti, Bab-ı İrfan Derneği, Tarsus Önder, Prof. Dr. Necmettin Erbakan Vakfı, AGD, İHH, Bereket Eli Derneği ve Diyanet Sen ile vatandaşlar katıldı.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.