Gurbet ve Gurbetçi

Köln’den Murat Yarmadelen kardeşimizin vefatı üzerine, gurbeti ve gurbetçiyi yazmıştım. Aslında bu konu önemli. Belki uzun yazmak gerekir. Meselenin hem kendi içinde hem ilişkili olduğu hayat ile ilgili çok farklı boyutları var.

Yazımda memleketten uzak gurbeti ve gurbetçileri yazmaya çalıştım. Bu yazımda uhrevi boyutta gurbeti ve gurbetçiyi yazmaya çalışacağım.

İnsanın memleketinden uzak yaşadığı gurbetin, ahiret hayatı ile ilişkili gurbet boyutu ve gurbet benzerliği vardır.

Her insan bu dünyada gurbettedir.

Çünkü bu dünya, gurbet yurdudur; insanın asıl ve gerçek yurdu ise ahirettir. Ve her insan bu dünyada gurbetçidir.

Tıpkı memleketinden uzak bir gurbetçi gibi. Her insan gurbete bir amaç doğrultusunda ve bir amaç için çıkar. Genellikle her gurbete çıkan, ya maddi imkanları daha iyi bir yere gitmek için veya maddi imkanlarının yanında, eğitim ve özgürlük imkanları daha geniş olan bir yere gitmek için, yurdunu terk eder. Yani daha iyi yaşamak ve istikbaldeki yaşamını iyileştirmek için gurbete gider.

Bazı insanlar gurbete gidiş amaçlarını unutmuyor ve bu amaç doğrultusunda çalışıyor, mücadele ediyorlar. Bir şeyler elde ediyor ve bir yerlere geliyorlar. Bu insanlar, çalışmaları ve mücadeleleri sonucunda kazandıkları ve elde ettikleri ile hem kendileri rahat ediyor, hem de ailelerini rahat ettiriyor. Eş dostlarına da faydaları oluyor. Memleketlerine döndüklerinde de gıpta ve takdir ile karşılanıyorlar. Övgüler alıyorlar:

“Aferin, gitti; gidiş amacını unutmadı. Çalıştı ve kazandı. Şimdi rahat ediyor.”

Ancak her gurbete giden, gurbete gidiş amacı üzerinde kalmıyor. Bazı insanlar gurbete gidiyor ve gidiş amacını unutuyor. Kadın, kız, oyun, eğlence peşinde koşan ve sonunda uyuşturucunun pençesine düşenler, çalışmayı unutuyor veya çalıştığını bu uğurda heder ediyor. Hayatta kendisi rezil olduğu gibi ailesini de kendisi ile birlikte perişan ediyor. En nihayetinde elde avuçta bir şey olmadan memleketine dönünce, orada da ayıplanıyor. Ailesi ve çevresi tarafından tahkir ediliyor. Rezil bir hayat yaşıyor.

İşte, her insanın dünya hayatı ve ahirete dönüşü de böyledir.

Dünyaya niçin geldiğini unutmayan ve bu doğrultuda çalışan, mücadele eden kimse, asıl yurduna döndüğünde övgü ve takdirle karşılanacak ve orada ebedi olarak rahat edecek.

Ancak bu dünyaya niçin geldiğini unutan; dünyanın kadını, kızı, oyun eğlencesi peşinde koşan kimse, asıl yurduna döndüğünde ayıplanacak ve ebedi rezil bir hayat yaşayacak.

Rabbim bizleri muhafaza etsin ve dünyaya niçin geldiğini unutmayan ve bu doğrultuda yaşayan kullarından kılsın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.