Zülküf ER
Hak Yolunun Engelleri!
Bir zamanlar padişahın biri, kendisine yardımcı olacak akıllı bir Vezir bulmaya karar verir. Bunun için de kendince bir imtihan planlar. Sarayının ortasına üzerinde onlarca farklı kilit bulunan büyük bir kapı yaptırır. Kilitler çeşit çeşittir ve bir kısmını o ülkede yaşayanların hiç biri daha önce görmemiştir.
Vezir adayları saraya gelmiş huzura alınmayı beklemektedirler. İlk aday saygıyla içeri girer. Padişah, sen benim vezirim olmak mı istiyorsun, diye sorar. Adam, tensip buyurursanız evet efendim, der. O zaman senden hiçbir alet, edevat kullanmadan şu kapıyı açmanı istiyorum, der padişah.
Adam bir kapıya bir de üzerindeki kilitlere bakar ve Efendim bu mümkün değil. Kaldı ki bu bütün kilitlerin anahtarları burada olsa bile onu açmak saatler sürer, deyince padişah tarafından kapı dışarı edilir.
İkinci vezir adayı da içeri girer ve aynı soruların muhatabı olur. Kapıya bakan vezir adayı kafasını sağa sola sallayarak efendim bunca kilidi anahtarsız nasıl açarım, diye konuşmaya başlayınca padişah, tamam sen de çık, der.
Ülkenin birçok yerinden onlarca vezir adayı mülakata alınırlar. Ama hiç kimse o koca kapıyı, onca kilidi anahtar ya da başka herhangi bir alet kullanmadan açmayı başaramaz.
Dışarıda tek bir aday kalmıştır. Padişah da yorgun ve bıkkındır. Ama buna rağmen son adayı da dinlemek ister. Son aday içeri girer girmez doğruca kapıya odaklanır.
Padişahın, benim vezirim olmak istiyorsan şu gördüğün kapıyı, anahtar ya da levye ve benzeri hiçbir alet kullanmadan açmalısın, uyarısıyla kendine gelen adam, padişahı selamladıktan sonra, aslında efendim aklım bana bu kapının sizin dediğiniz gibi açılamayacağını fısıldıyor. Ama ben bir deneme yapmak istiyorum, der ve kapıya yönelir.
Yavaşça kapının yanına gelen adam ellerini kapıya dayar ve hafifçe kapıyı iter. Koca kapı herkesin hayretli bakışları arasında ağır ağır açılır…
Herkes anlar ki; kilitlerin hiç biri kapalı değildir. Akıllı aday vezir olmayı hak etmiştir…
Aslında Allah Teala’nın rızasına giden yolun kapısı da böyle kolayca açılacak bir şekilde bina edilmişti.
Hayırlı işlerin çok engelleri olur. O engeller işte o kilitlerdir. Ama hiç biri aşılmaz ya da açılmaz değildir. Önemli olan o kapıyı açacak bir vesileye ulaşmaktır. Kimi zaman küçücük bir sadaka, kimi zaman bir tebessüm…
Kimi zaman bir yetime uzanan şefkat eli, kimi zaman ise bir hurma tanesi…
Yeter ki biz o kapıyı açmaya karar verelim.
Selam ve Dua ile…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.