Yeni kabine kuruldu. Ekonominin dümenine eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek getirildi. Mehmet Şimşek'in Başbakan yardımcılığına ve ekonominin dümenine getirilmesi ile eski ekonomik politikaların devam ettirileceği mesajı verildi. Diğer yandan Doğu, Güney Doğu ve Kürt halkına, devletin en üst kademesinde sizden biri, Batmanlı biri var mesajı verilmek istendi.

Ekonominin patronluğunu uzun süredir Ali Babacan yapıyordu. Ancak Ali Babacan'ın Cumhurbaşkanı ile olan uyuşmazlığı, merkez bankası ve faiz indirimleri ile ilgili kimi olumsuz çıkışları onu bu görevinden etti. Herkes ekonominin dümenine Ali Babacan'ın getirilmesini bekliyordu. Mehmet şimşek sürpriz oldu denebilir.

Diğer başbakan yardımcılıkları ve bakanlıklar değerlendirildiğinde, atamalarda icraattan ziyade politik dengelere daha çok dikkat edildiği gözlenir. Meclis başkanlığına getirilen İsmail Kahraman, Başbakan yardımcılığına getirilen Numan Kurtulmuş, Tuğrul Türkeş ve bakanlıklara getirilen Süleyman Soylu, Berat Albayrak gibi isimler politik dengeler gözetilerek görevlendirilmiş kişilerdir.

Adalet bakanlığına eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ getirildi. Bekir Bozdağ'ın adalet bakanlığı döneminde, İslami hizmetlerinden dolayı içerde tutulanların ailelerinden uzak diyarlara sürgünleri unutulmadı. Yeni dönemde bu tarz yanlış uygulamalara düşmemesi ümit edilir.

Milli Eğitim, Sağlık ve İç işleri bakanlıklarına aynı kişilerin getirilmesi bu bakanlıkların politika ve icraatlarının aynı şekilde devam edeceğini gösterir.

Yeni kabine kimlerden oluşursa oluşsun, yeni hükümetten halkın kimi talepleri var.

Asgari ücretle çalışan işçi ve memurun, öğrencinin, emeklinin, çiftçinin talepleri var. Tüm bu kesimler seçimden önce verilen vaatlerin yerine gelmesini ister.

Halk terör ile mücadele ister. Çarşı ve sokaklarında can endişesi duymadan ticaret yapabilmeyi, memleketin en ücra köşesine kadar malını pazarlayabilmeyi ve sevk edebilmeyi ister. Hendeklerin kapatılmasını, barikatların kaldırılmasını ister. Günlerce uygulanan sokağa çıkma yasağı nedeniyle, işyerinin kapatılmasını, güvenlik alanı gibi önlemlerle dağının, ovasının, yaylasının kendisine yasaklanmasını istemez. Memleketinde huzur içerisinde yaşamayı, evini barkını terk edip başka memleketlere göç etmemeyi ister.

İşsiz iş bulmayı, istihdam edilmeyi ister. Büyük mali projelerin sürdürülmesini, GAP projesi çerçevesindeki baraj, sulama kanalları ve elektrik santrallerinin bitirilmesini ister.

Halk yatırımların devam etmesiyle beraber dinine saygı ister. Ahlak bilincinin gelişmesini ister. Dinine ve diyanetine dokunulmamasını ister.

Enflasyonun tek hanelere indirilmesini, faizin sıfırlanmasını, faizli bankacılığa son verilip yerine altın bankacılığı, kar zarar ortaklığına dayalı faizsiz bankaların geliştirilmesini ister.

Nakliyeciler bin bir zahmet ve taksitlerle aldıkları tır ve kamyonlarıyla, araçlarının yakılma korkusunu duymadan nakliye yapabilmeyi ister. Sınırlara yakın olan il ve ilçeler, sınır güvenliği ister. Sınır ticaretinin eskisinden daha iyi sürdürülmesini ister.

Şantiye sahipleri haraç ödemeden şantiyelerinin çalışmasını ister. İş makinelerinin yakılmamasını, işçilerinin kaçırılmamasını ister.

Yatırım ve üretim artışlarının yanında halk, sosyal haklar ve ücretlerde düzenleme ister. Kimin hangi partiye oy verdiğine bakılmaksızın herkes taleplerinin yerine getirilmesini ister.

Halk güçlü dış politika ister. Sınırının ihlal edilmemesini, hava sahasını ihlal eden uçakların vurulmasını ister ama savaş istemez. Doların yükselmemesi, altının dibe vurmaması, petrolün zamlanmamasını ister. Ücret ve aylığına artış istese de emtiaya zam gelmemesini ister.

Sınır ticaretinin, bavul ticaretinin zarar görmemesini ister.

Önemli olan halkın taleplerine cevap vermek, onları memnun etmektir. Hz. Ömer'in adaletini tesis etmektir. Politik dengelerden ziyade Allah'ın razı olacağı bir yönetim oluşturmaktır.  Memleketi Sosyalist ve Komüniste teslim etmemektir diyor ve sizi Allah'a emanet ediyorum.