Hasan El-Benna'dan günümüze İhvan liderleri
Bir asırlık mücadelesinde dünyanın farklı coğrafyalarında faaliyet gösteren İslami Hareketlere rol-model olmuş küresel İslami bir hareket: İhvan-ı Müslimin… Kur'an ve Sünnet ışığında vasat bir ümmet profili çizen bu hareketin öncüleri, İslam'ı yaşama ve y
İSTANBUL - İhvan-ı Müslimin ya da bir diğer deyişle Müslüman Kardeşler... Bir asırlık mücadelelerinde İslam'ı yaşama, yaşatma ve davet çalışmalarına karşın işkenceler, zindanlar ve şehadetlerle neticelenen kutlu hayatlar… İslam dünyasında birçok İslami hareketle bağı olan İhvan-ı Müslimin Cemaati, dünyanın farklı coğrafyalarında faaliyet gösteren İslami hareketlere de rol-model olmuş küresel bir İslami harekettir.
Bu küresel hareket, 2010 Arap Baharı sonrası halkın büyük desteğiyle Tunus, Mısır ve Libya'da diktatörleri alaşağı ederek yönetime geldi. İhvan Hareketi Tunus ve Libya'da halen yönetimde etkiliyken merkez Mısır'da ordu batı ve yerli Arap işbirlikçilerinin desteğiyle İhvan yönetimine karşı askeri darbe tertip edildi. Geçmişte olduğu gibi yine şehadetle hemhal olan, tutuklanmalara maruz kalan İhvan Hareketi liderleri ve üyeleri, sabırlı ve onurlu şekilde direnişlerini sürdürüyorlar.
İnsanlığa mal olmuş bu hareketin liderleri karşılaştıkları işkence, zindan ve şehadete rağmen sergiledikleri örnek yaşamlarıyla bu kutlu yola ışık saçmış, zalimin karşısında hakkı söylemekten bir an bile geri durmamışlardır. Kur'an ve Sünnet ışığında vasat bir ümmet profili çizen bu kutlu hareketin öncüleri, başta Hasan el-Benna olmak üzere sırasıyla Hasan el-Hudeybi, Ömer el-Tilmisani, Muhammed Hamıd Ebu Nasr, Mustafa Meşhur, Muhammed Me'mun el-Hudeybi, Muhammed Mehdi Akif ve Muhammed Bedii'dir.
Bu liderler, peygamberlerin varisleri gerçek âlimler olarak Mısır'da zalim, despot diktatörlere karşı verdikleri mücadelede hayatlarından vazgeçme pahasına insanlığa sürekli yol göstermişlerdir. Hasan el-Benna'nın temelini attığı İhvan Hareketi'nin günümüze dek süren liderlik zincirindeki sekiz mürşidinin liderlik yıllarını ve kısa özgeçmişlerini araştırıp hazırladık.
Bu yazıyı okuduğunuzda İhvan'ın kuruluşundan günümüze genel mürşidlik makamının kesintiye uğramadan birbiri ardına İslam davasının maslahatına uygun bir şekilde devam ettirildiği görülecektir.
HASAN EL-BENNA (1928-1949)
Cemaatin kurucusu ve ilk lideri… Osmanlı hilafetinin yıkılması onu derinden etkiledi. Hasan el-Benna'nın metodu, toplumun inşası ve tedricilik diye özetlenebilir. El-Benna'nın risaleleri, bu tarzda ilk olup çok etkili bir şekilde İslami Hareket metodunu ele alan eserlerdir. El Benna, Filistin meselesine büyük bir önem atfediyordu. İngilizlere ve Amerika'ya karşı büyük bir nefreti vardı. Dostları da düşmanları da onun bir dahi olduğu konusunda birleşiyorlar. Şehid el-Benna büyük bir karizmaya ve imanından beslenen bir özgüvene sahipti. Dost kazanmada çok mahirdi. Yeniliğe açık ama geleneğe de bağlıydı. Şehid olmadan önce bir rüya gördü ve rüyasını dostlarına anlatarak artık görevinin tamamlandığını söyledi. Onlardan bir süre sonra ayrılacağını ve buna göre hazır olmalarını haber verdi. 1949 yılında Ramses Meydanı'nda şehid edildi. Cenazesinin kaldırılması için kimseye izin verilmemiş ve cenazesini kadınlar kaldırmak zorunda kalmıştı.
HASAN EL-HUDEYBİ (1951-1973)
Hasan el-Benna'nın şehadetinden sonra cemaat 14 aylık bir fetret dönemi yaşadı. Başlangıçta İhvan üyesi değildi; ancak İhvan cemaatinin destekçisi ve sempatizanı konumundaydı. Mısır Yüksek Mahkemesi'nde yargıçlık görevini görüyordu. İhvanın kurucu meclisi, Hasan el-Hudeybi'ye gizlice teklif götürdüğünde el-Hudeybi başlangıçta kabul etmez; ancak daha sonra cemaat tabanından gelen bu yöndeki isteklere karşı koyamadı ve 1951 yılında İhvan'ın ikinci mürşidi seçildi. El-Hudeybi, cemaat mürşitliği görevinde büyük baskılara maruz kaldı. 1954-1971 yılları arasında kısa aralıklarla dışarı çıksa da uzun yıllar zindanlarda tutuldu. Ve 1973 yılında 82 yaşında vefat etti.
ÖMER EL-TİLMİSANİ (1973-1986)
El-Tilmisani, İhvan içinde ikinci el-Benna olarak bilinir. Aslen Cezayir'in Tilmisan şehrindendir. Atalarının zamanla Kahire'ye yerleşmesiyle burada büyür, yetişir. 1954'ten 1971'e kadar kesintisiz zindanlarda tutulmuştur. Cemaatin geçirdiği zor dönemlerden sonra El-Tilmisani, İhvan'ı Mısır toplumuna ve bütün dünyaya kabul ettiren çalışmalara imza atmıştır. Gerek yaşamında ve gerekse liderliği döneminde İslami ahlaka sahip çok başarılı bir lider profili çizmiştir. Aynı zamanda İhvan'ın resmi anlamda avukatlığını yapan ilk kişidir. Cemaatin içinde 70'ler kuşağı diye bilinen Ebul Ala Madi, Muhtar Nuh, Hilmi Cezzar, İbrahim Ez-Zaferani ve İsam İryan gibi önemli şahsiyetlerin yetişmesini sağlamıştır. Onun döneminde cemaat, sendikalara ve sivil toplum kuruluşlarına nüfuz etmeye başladı. Onun döneminde İhvan ilk olarak siyasi partilerle ittifaklar kurarak meclise girdi. 1986'da 82 yaşında vefat etti. Cenazesine yüzbinlerce kişi katıldı.
MUHAMMED HAMID EBU NASR (1986-1996)
Ömer Tilmisani'nin vefatından sonra genel mürşidliği Muhammed Hamıd Ebu Nasr aldı. 1933 yılında Hasan el-Benna ile tanıştı. 1954'ten 1974 yılına kadar kesintisiz 20 yıl zindanlarda kaldı. Onu anlatanlar Ebu Nasr'ın çok cesur, kararlı, hikmet sahibi bir kişilik olduğunu, yanındakilere alçak gönüllü ve sevecen davrandığını, konuşmaktan çok dinlemeye meyilli olduğunu ifade ediyorlar. Onun döneminde cemaat ilk defa siyaset sahnesinde ana muhalefet rolü üstlendi ve 1992 yılında ilk defa yerel seçimlere girdi. 1993 yılında Hüsnü Mübarek'in bir dönem daha seçilmesine açıkça karşı bir duruş sergiledi. Bu karşı duruşun sonucu olarak lider kadrodan 82 kişi, askeri mahkemelerde yargılanarak verilen hapis cezalarıyla zindanlara atıldı. Muhammed Hamıd Ebu Nasr, uzun süren bir hastalık dönemi sonrası 1996 yılında 83 yaşında vefat etti.
MUSTAFA MEŞHUR (1996-2002)
Muhammed Hamıd Ebu Nasr'ın uzun süren hastalık dönemi boyunca cemaati fiilen Mustafa Meşhur ve Me'mun el-Hudeybi yönetiyordu. Cemaat ilk defa bu dönemde resmi ve fiili liderlik mefhumuyla tanıştı. 1996 yılında Hamıd Ebu Nasr vefat ettikten sonra henüz defnedilirken Me'mun el-Hudeybi, mezarlıkta Mustafa Meşhur'a biat ederek Meşhur'u İhvan genel mürşidi ilan etti. Bu biata mezarlık biatı da deniyor. Mustafa Meşhur, uzun yıllar muhaceratta kaldı. Yurt dışında kaldığı süre içinde İhvan cemaatinin küresel teşkilatlanmasında çok önemli roller oynadı. Mustafa Meşhur, genel mürşitlik görevini üstlendikten sonra Seyyid Kutup düşüncesine yakın olan birçok kişiyi cemaat içinde önemli görevlere getirdi. Halen şura meclisi statüsündeki Genel İrşad Konseyi'nde görevini sürdüren birçok üye, Mustafa Meşhur tarafından atanmıştır. 1921 yılında doğan Mustafa Meşhur, 1936 yılında şehid el-Benna ile tanışarak cemaate katıldı. Hukukçu olan Mustafa Meşhur, İslami davet ve düşünce alanında çok sayıda eser telif etti. 2002 yılında 83 yaşında vefat etti.
MUHAMMED ME'MUN EL-HUDEYBİ (2002-2004)
Mustafa Meşhur'un son dönemlerinde içinde bulunduğu hastalığı nedeniyle cemaati fiilen Muhammed Me'mun el-Hudeybi yönetiyordu. Mustafa Meşhur vefat ettikten sonra genel mürşitlik görevine seçildi. 1921 yılında doğan el Hudeybi, ikinci mürşit Hasan el Hudeybi'nin oğludur. Hukukçu olan el-Hudeybi, 1956 yılında Gazze'de mahkeme heyeti başkanı iken Siyonistler tarafından tutuklandı. 1965 yılında da Mısır rejimi tarafından tutuklanan el-Hudeybi, 1971 yılına kadar zindanda kaldı. 2004 yılında 83 yaşındayken vefat etti.
MUHAMMED MEHDİ AKİF (2004-2010)
Kısa süren Muhammed Me'mun el-Hudeybi'nin mürşitlik görevini Muhammed Mehdi Akif devraldı. El-Hudeybi vefat ettiğinde kimse Mehdi Akif'in genel mürşitliğe seçileceğini tahmin etmiyordu. Fakat genel İrşad Konseyi'nde yapılan seçimde Muhammed Mehdi Akif, Dr. Vahid'i ve Hayrat Eş-Şatır'ı birkaç oyla geçerek genel mürşit seçildi. Mehdi Akif, bu sonuca bakarak Vahid'i ve Şatır'ı kendine yardımcı seçti. Mehdi Akif, İhvan'ın kuruluş yılı olan 1928 yılında doğdu. 1940 yılında İhvan'a katıldı. Cemaat saflarında İngiliz işgalcilerine karşı savaştı. 1954'ten 1974'e kadar 20 yıl zindanda kaldı. Akif, cemaatin şahin kanadından biliniyor. Mehdi Akif hakkında Mısır basınında çıkan en ilginç iddia, onun Lübnan Hizbullah'ına yakın durduğu ve Hizbullah'ın safında savaşması için 10 bin genci göndermek istediği yazılmıştı. Mehdi Akif, cemaat tarihinde ilk olarak sadece 6 yıllığına ve kendinden sonraki mürşidi atama yetkisine sahip olma koşuluyla bu görevi kabul ettiğini açıkladı. 85 yaşında olan Mehdi Akif, halen hayatta.
MUHAMMED BEDİİ (2010-….)
Muhammed Mehdi Akif'ten sonra İhvan içinde yapılan seçimle İhvan'ın sekizinci genel mürşitliğine seçilen Muhammed Bedii, âlim ve cesur kişiliğiyle tanınıyor. Kahire Üniversitesi'nden mezun olduktan sonra 1965 yılında Asyut Üniversitesi'ne atanan Bedii, Seyyid Kutub'un şehid edildiği yıl, 15 yıl hapse mahkûm edildi. Çok ağır işkencelerin yapıldığı ve artık ölebilir diye idam edilmeyen Muhammed Bedi, 9 yıllık hapsin ardından Enver Sedat'ın iktidara gelmesinin ardından 1974 yılında salıverilenler arasındaydı. 66 yaşındaki Bedii, Beni Seif Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi'nde Patoloji profesörü olarak görev yapıyor. 2010'da başlayan Arap Baharı'yla devrilen diktatör Hüsnü Mübarek sonrası iyi bir strateji izleyen Muhammed Bedii'nin başında bulunduğu İhvan hareketi, iyi bir sınav vererek halkın desteğiyle yönetime geldi. Ancak halkın yüzde 52 oyuyla seçilen İhvan üyesi Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye cuntacı ordu tarafından darbe yapıldı. Halen genel mürşid olan Muhammed Bedii'in başında bulunduğu İhvan Hareketi, milyonlarca üye ve gönüllüsüyle meydanlarda ölmek pahasına geri adım atmamakta kararlı ve onurlu bir duruş sergiliyor. (Mehmet Özcan - İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.