Bugün on Muharrem 1443 Aşura günüdür. Bugün Hazreti Hüseyin'i hatırlamamak olmazdı. Tarihi okurken günümüz olaylarını da göz önünde bulundurmalı, tarihteki karakterlerle günümüzdeki karakterleri karşılaştırmalıyız. Yani bugün "Yezid kim, Hüseyin kim; mazlum kim, zalim kim, ehlibeyt kim?" bunları bilmek gerekiyor.

Malumunuz son günlerde sosyal medya üzerinden örgütlenip İslam'a ve aziz milletimize hakaret eden şeytani bir güruh peydah oldu. Orman yangınlarından hemen sonra Konya ile başlayan olaylar şeytani tezgahı ifşa etti. Şeytan ve taraftarları Konya'daki olay üzerinden Türk-Kürt kavgası çıkartmak istediler. Hemen ardından Ankara'da Suriyelilere saldırdılar. Mültecileri öcü gibi gösterip milletimizi, bize sığınmış olan mazlum Suriyelilere karşı kışkırttılar. Ankara'daki olaylar ülke geneline sıçramayınca bu sefer İstanbul'da bir cemevinde çıkan yangını bahane ederek Alevi-Sünni çatışması çıkarmak istediler. İstanbul Valiliği'nin de belirttiği gibi cemevinde yangının çıkmasına sebep olanlar sarhoş iki Alevi vatandaşmış. Yani ortada bir Alevi-Sünni çatışması yok, art niyet yok! Fakat yaşanan her olayda şeytani güçler sosyal medyada ve TV kanallarında öyle büyük bir sıkıntı, spekülasyon oluşturuyorlar ki insan bilmese zanneder ki ülke yanıyor. Hakeza ülkede yaşanan ekonomik sıkıntıları da aşırı derecede abartarak toplumu geriyorlar.

Aslında tüm yaşanan bu olaylar; özelde ülkemiz üzerinde ve genelde coğrafyamız üzerinde siyasi emeli olan küresel şeytani emperyalizmin kurgusudur.

Peki, ne yapmamız gerekiyor? Öncelikle Üzülerek belirtelim ki şeytani güçlerin yazmış olduğu senaryolara inanan kendini kaptıran çok büyük bir genç kitle var. Gençliğimizi ihmal ettik, yetiştirmedik, İslami bilinç vermedik. Dolayısıyla gençler şeytani güçlerin sosyal medya üzerinde oluşturduğu algıya kapılabiliyor. Dostları düşman; düşmanları dost zannedebiliyor. Gençliğimize sahip çıkmalıyız. Bakın bugün 10 Muharrem Aşure günüdür.

Gençlerimize Hazreti Hüseyin'in misyonunu ve şahsiyetini anlatırsak İslam tarihini doğru bir şekilde öğretirsek gençlerimiz, günümüz olaylarını da yorumlayabilirler. En başta Milli Eğitim Bakanlığının yazmış olduğu kitaplar gençlerimize doğru bir tarih bilinci vermelidir. Malumunuz Hazreti Hüseyin'i Arap ırkçılığı yapan, Emevi kabilesini ön plana çıkarmak isteyen Yezid ve avenesi şehit etmiştir.

Ali Beyti Mustafa'yı tanımak sünnet değil, vacip değil, Kur'an'ın emriyle farzdır. Ayet-i Kerime'de yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: "Ben bununla akrabalık sevgisinden başka hiçbir karşılık istemiyorum." (Şura, 42/23) bu vesileyle çocuklarımıza Âli Beyti Mustafa'yı Muharrem ayı boyunca anlatmalıyız. Hazreti Hüseyin'i, oğlu Zeynelabidin'i, bacısı Zeynep'i, annesi Hazreti Fatma'yı, babası Hazreti Ali'yi, ağabeyi Hazreti Hasan'ı çocuklarımıza, toplumumuza tanıtmalıyız.

Allahu Teala ırkçıların şerrinden, mezhep taassubuna kapılıp ümmeti bölmek isteyenlerden, milletimize ve toplumumuza zarar vermek isteyenlerden bütün ümmeti Muhammed'i muhafaza eylesin. Toplumumuzun ve insanlığın selameti için yöneticilerimize feraset, Allah korkusu, Hazreti Hüseyin'e ait şuur ve bilinç nasip etsin.