Gazetenin, ‘Yazarlar Okurlarıyla Buluşuyor Programı’ çerçevesinde Abdulkadir Hoca’mızla beraber geçen hafta Şanlıurfa’daydık. Şanlıurfalı kardeş ve ağabeylerimiz ile peygamberler şehri ehlinin misafirperver, cana yakın ilgi ve alakası her yönüyle kendini gösteriyordu.

Peygamber âşıklarının özverili çalışmaları, kısa bir süre için gerçekleştirilen ziyareti verimli bir hale getirdi. Oradaki medrese ve değişik okul öğrenci gruplarıyla yapılan toplantılar, karşılıklı sevgi ve ilginin boyutlarını ortaya koydu. “Oku”mayı “Yaradan Allah’ın adıyla oku!” şeklinde doğru anlayan ve bu minvalde tedrisatlarını sürdüren öğrencilerin bu tavrı çok sevindirici oldu. Malumunuz her şey “Oku”makla başlar ama salt her önüne geleni lalettayin (ayırt etmeksizin) okumak, Müslüman birey ve gençlikten istenen okuma şekli değildir.

Besmele, yani Allah’ın adıyla başlamayan her işte bereket yoktur. O’nun adı olmadan başvurulan her ilim doğru yola kavuşturma konusunda müşküldür. Hele okuma işi ki ayeti kerimede özellikle O’nun adıyla başlanması gerektiği vurgusu yer alıyor.

Şanlıurfa’nın güçlü manevi yönü oraya giden her insana mutlaka etki etmekte, öğrenci, öğretmen, esnaf, baro vs. hangi kurum ve meslek erbabından olursa olsun bu peygamberler diyarının her kesimden insanların üzerinde bıraktığı etkisi mutlaka vardır.

Bu minvalden, Allah razı olsun mihmandarımızın hazırladığı yoğun program dâhilinde sabah namazını Halil İbrahim Camisi’nde kıldıktan sonra bir kısım cemaatin zikir halkasına dâhil olmak için oradaki küçük mescitlerden birisine geçerek yerimizi aldık. Sabah saat dört buçuk beş civarı oturduğumuz mescide tanıdık bir isim gelip o da cemaatin içindeki yerini aldı. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu sabah namazına gelmiş, ardından da o zikir halkasına gelip iştirak etmişti. Arkadaşlarımla ‘bugünün manşeti ‘Feyzioğlu Zikir Halkasında’ şeklinde olabilir’ diye latife yapmıştık. Tabi bir saat devam eden zikir halkasına Feyzioğlu yarım saat kadar iştirak ettikten sonra ayrıldı. Daha sonraki karşılaşmamızda Feyzioğlu, Van depremzedelerin örneğini vererek Başbakan’dan daha ziyade, etrafındakilerin yanlış bilgilendirme ve her şeyi güllük gülistanlık göstermelerinden söz ederek bir manada Başbakanın yanlış bilgilendirilip yönlendirildiğini ifade ederek etraftakilerini eleştirdi. Feyzioğlu ayrıca, avukatların sınavla alınmaları hususunda da hükümet nezdinde ısrarda bulunduklarını ancak bu taleplerinin yerine getirilmediğini söyledi. İlginçtir, 2-3 gün sonra basına, avukatların artık sınavla mesleğe alınacağı haberleri yansıdı.

Bu seyahatimizde ayrıca şehre gelişimizi duyan ve temsilciliğimiz üzerinden, açtıkları kermese bizi davet eden Şanlıurfa İHH İnsani Yardım Derneği Başkanı Sayın Behçet Atilla’nın davetine icabet ederek kermesi ziyaret ettik. Gerek Başkan Atilla Bey’in gerek Başkan Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi Hacı Ali Acar Bey’in kermesteki koşuşturmaları göz dolduruyordu. Başkan Atilla Bey’in ve başkan yardımcısı ve aynı zamanda Şanlıurfa noterlerinden Hacı Ali Acar Bey’in gösterdikleri yakınlık bizi gerçekten memnun etti. Atilla Bey’i ve Hacı Ali Acar Bey’i hizmetlerinden dolayı takdir ederek, kaldığımız yerden programımıza devam ettik.

Asıl ziyaret amacımız olan program, günün akşam saatlerinde belediye kültür merkezinde gerçekleşti. Yapılan programa ilgi yoğundu. HÜDA PAR ve İHH yetkilileri yanında halkın ilgisi ayrıca Şanlıurfa’ya yaraşır şekildeydi. Programda basının önemi üzerinde duruldu, yapıcı ve yıkıcı basının birbirinden ayırt edilerek yapıcı basına gereken desteğin verilmesi hususu üzerinde duruldu.

Program’da ayrıca okumanın önemine işaret edildi. İslami eserlerden istifade edilmesi gerektiği ifade edilmek suretiyle okumanın olduğu yerde huzur, ayakta durabilme ve asaletin, olmadığı yerde cehalet ve bitişin olacağı vurgusu yapıldı. Zulme ve tuğyana karşı durabilmek, iftira ve karalamalara cevap vererek etkisini kırabilmek için doğru basın-yayına ve okuyucu kitlesine ihtiyaç olduğu beyan edilerek destek için herkesin birer gönüllü temsilci olması gerektiği ifade edildi. İslami basının ekonomik problemlerinin de bu yollarla giderilebileceği belirtildi.

Program inşaAllah faydalı oldu diye düşünüyorum. Şahsen ben Peygamber Sevdalıları Şanlıurfalıların İslami değerlere olan saygısı ve desteği, İslami basına olan ilgisiyle devam edecek diye ümit ediyorum.

Başta mihmandarımız olmak üzere ilgi ve alaka gösteren, programa icabet eden tüm kardeş ve bacılarıma teşekkür ediyor onlardan Allah(cc) razı olsun, diyorum.

Selam ve dua ile.