Diyarbakır’ın Lice ilçesinde Akboğa ve Okçu ailelerinin karıştığı ve taraflardan birinin öldüğü diğerinin ise ağır yaralandığı olay sonrasında aileler arasında yaşanan husumet HÜDA PAR’ın aracılığıyla barışla neticelendi.

HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanlığı Uzlaşı Komisyonunu tarafından düzenlenen barış programı için bir araya gelen aileler karşılıklı olarak husumeti bitirdiklerini belirterek Kur’an-ı Kerim’in altından geçip birbirleri ile kucaklaşarak barıştılar.

HÜDA PAR’ın aracı olduğu barış programında Okçu ailesi adına kısa bir konuşma yapan Mehmet Emin Solmaz, bu barışın mimarının HÜDA PAR olduğunu ve böyle bir hayra vesile oldukları için kendilerine çok teşekkür ettiklerini söyledi.

HÜDA PAR Diyarbakır il Başkanlığı’nda bir araya gelen taraflara hitaben konuşma yapan bölgenin âlimlerinden Molla Abdulkuddus Yalçın, barışın her zaman için esas olduğunu, düşmanlıkta ise zarar olduğunu söyledi.

İnsan öldürmenin vahameti ve affetme ile barışın önemini örneklerle anlatan Yalçın, şunları söyledi: “Habil ve Kabil örneği ders ve ibret için çok önemlidir. Onlar Hz. Adem'in çocukları olmasına rağmen Kabil barış ve huzurdan yana durmadı, ifsat yolunu seçti. Dünya olduğu müddetçe ona lanet okunacaktır.  Güzel olmayan bir ölüm yaşandığı zamanlarda her zaman o hatırlanacak, işlenen günah ona da yazılacaktır.  Hz. Yusuf'un kısası da bizim için güzel bir örnektir. Kardeşleri ona zulmetti, onu kuyuya attılar, onu köle olarak sattılar ve yıllarca babasından ayrı kaldı. Tüm bunlara rağmen Hz. Yusuf kardeşlerine siz günahınızın farkına vardıktan ve tövbe ettikten sonra bende sizi affettim.”

Yalçın, “Bu iki örneğin benzerini Peygamber Efendimiz döneminde de görmek mümkündür. Mekke’nin fethinden önce Peygamber Efendimize o kadar zulüm edilmesine, sürülerek yurdundan çıkarılmasına, birçok sahabesini şehit edilmesine rağmen Peygamber Efendimiz Mekke’nin fethi sonrası onları affetmiştir. Ey Müslümanlar biz de bunları sürekli hatırlayarak kardeşlerimizi affedebilirsek, içimizde olan kini ve nefreti atıp şeytana lanet getirerek barışı özümsersek,  İnşallah Allah bize kat kat sevap verecektir. Hem dünyada hem de ahirette Rabbimiz bize huzur verecektir.” dedi.

Programda kısa bir konuşma yapan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Hüseyin Yılmaz ise fakirlik, cehalet ve ihtilafların toplumu geri bıraktığına vurgu yaparak, “İhtilafta zarar vardır; sulhta, barışta bereket ve fayda vardır.” ifadelerini kullandı.

Kürtler arasında en fazla vuku bulan şeyin ihtilaflar olduğunu ve bundan dolayı da millet olarak toplumun ilerlemesi için fakirlik, cehalet ve ihtilafla mücadele edilmesi gerektiğine vurgu yapan Yılmaz, “İhtilafta zarar vardır. Sulhta, barışta bereket ve fayda vardır. Müslüman olmamız hasebiyle Allah bizi dinde kardeş kılmış ve kardeş kıldığı bizler mümkün oldukça birbirimizle barış içinde, sulh içinde yaşamaya gayret etmemiz lazım gelir. Bizim birbirimize kızmamız ve darılmamız Allah için olmalıdır. Kendi şahsi meselelerimizi ve kendi husumetlerimizi bir taraf bırakmamız, hepimizin maslahatı ve faydasınadır. Toplumun faydası için bu sulhun devam etmesi lazımdır.” şeklinde konuştu.

Okçu ailesi adına kısa bir konuşma yapan Mehmet Emin Solmaz da kendilerine el uzatıp ve büyük bir fitnenin önüne geçtikleri için HÜDA PAR’a teşekkür ettiklerini belirterek şunları ifade etti: “İki gencimiz bu olayda bizlere acılar yaşattı. Biri hayatını kaybederken diğeri de ağır yaralandı. Her ikisi de kardeştir ve bizim kardeşimizdir ve bilinmesini isteriz ki bu bir kazadır. Bu husumet devam etmeyecektir. Bizler Müslümanız ve kardeşiz. Bunun böyle bilinmesini istiyoruz. Tekrardan canı gönülden HÜDA PAR’a teşekkür ediyorum ki bu hayırlı işe sebep oldu. İnşallah beklentimiz, bundan böyle bu tür acı olaylarda yapılan bu hayır çalışmaları ile gençlerimizin ölümlerinin önü alınsın, halkımızın malı talan edilmesin, bu yaşımızdan sonra karakolların önüne, mahkemelere düşmeyelim, perişan olmayalım.”

Ailelerden Akboğa ailesi adına konuşan Muhammed Akboğa ise 2 yıldır aileler arasında husumetin devam ettiğin ancak HÜDA PAR vesilesiyle barışın sağlanmış olmasının kendileri için çok değerli olduğunu ve bu barışa sebep olanlara teşekkür ettiklerini söyledi.

Akboğa, “Allah barışımızın sonunu hayır eylesin. Kimsenin kötü işler yapmasını istemiyoruz. İyilik istiyoruz, kötülüğü istemiyoruz. Hiç birimiz kötülük taraftarı değiliz. Allah ve Resulü iyiliği istemiş ve bize bunu emretmiştir.” diye konuştu.

Yapılan konuşmaların ardından tarafların birbirleriyle kucaklaşmasıyla barış yemeği yenildi. (M. Hüseyin Temel – İLKHA)