HÜDA PAR Genel Başkanı Sağlam'dan göçmen facialarına ilişkin çağrı
HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, "Kayıpların neredeyse tamamı Müslüman dünyadan olmasına rağmen Müslümanların vurdumduymazlığı, elem vericidir. Kaosun yaşandığı yerlerde barışın tesisi için bütün Müslümanlar inisiyatif almak zorundadır." dedi.
HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, başta Akdeniz’de yaşanan tekne kazası sonucu en az 100 düzensiz göçmenin hayatını kaybetmesi olmak üzere Filistin seçimleri ve BAE’nin ihaneti ile ‘Kerkük'te Kürt köyleri boşaltılmak isteniyor’ iddiası gibi dış gündemin öne çıkan konularını değerlendirdi.
"Akdeniz göçmen mezarlığına dönmüştür"
Akdeniz’de yaşanan tekne kazası sonucu en az 100 düzensiz göçmenin hayatını kaybettiği faciaya işaret eden Sağlam, özellikle 2014 yılından bu yana yaşanan istikrarsızlık sonucu Akdeniz’de yaşanan faciaların günden güne arttığını ve neredeyse gün başına 6 ölüm olarak istatistiklere yansıdığını belirtti.
Sağlam, "Emperyalist dünyanın, huzuruna ve güvenliğine kast ettiği halklar hem kendi vatanlarında hem kaçış yollarında felaketlerle karşı karşıya kalmaktadır. İç savaşların körüklendiği, dış müdahalelerde sivil kayıpların umursanmadığı ortamlar, dünyanın farklı bölgelerinde milyonlarca sivilin göç yollarına düşmesine neden olmaktadır." dedi.
"Bu vakıa, şu anda insanlığın en mühim meselesi haline gelmiştir"
Sağlam, "Sömürgeciliğin özellikle Afrika üzerinde bıraktığı yıkım, Afganistan, Suriye, Irak, Arakan, Libya gibi ülkelerin iç savaşa sürüklenmiş halkları, deniz yollarını kullanarak yeni bir hayat kurma umuduyla yola çıkmaktadır. Bu savaşın müsebbipleri ise ülkelerine kast edilen bu insanları denizlerde de aç ve susuz bırakarak, hatta Yunanistan ve İtalya örneklerinde olduğu gibi botlarına saldırarak ölümlerine sebebiyet vermektedir. İnsan kaçakçılığı sektörünün de, en acımasız şekilde istismar ettiği bu vakıa, şu anda insanlığın en mühim meselesi haline gelmiştir. Kayıpların neredeyse tamamı Müslüman dünyadan olmasına rağmen Müslümanların vurdumduymazlığı, elem vericidir. Kaosun yaşandığı yerlerde barışın tesisi için bütün Müslümanlar artık inisiyatif almak zorundadır." çağrısında bulundu.
Filistin seçimleri ve BAE’nin ihaneti
İşgal ve abluka altında olan Filistin’de 15 yıl sonra gerçekleştirilecek seçimlerin iptal edilmesi için siyonist çete ve işbirlikçi rejimler tarafından Filistinli taraflara baskı yapıldığına dikkat çeken Sağlam, "Bu doğrultuda seçimlerde aday olanlar gerekçe gösterilmeksizin gözaltına alınmakta, Mescid-i Aksa’ya yönelik tahrik amacı güden saldırılar gerçekleştirilmektedir. 15 yıl sonra mevcut bölünmüşlüğün sona ermesine vesile olacağı düşünülen ve Filistin’in geleceği için yeni bir umut kapısı olan bu seçimlerin Siyonistlerce sabote edilmesine izin verilmemelidir. Seçimlerin güvenli bir ortamda gerçekleşmesi için BM öncülüğünde bir denetim mekanizması oluşturulmalıdır." dedi.
Sağlam, "Siyonist rejimle normalleşme ihanetine imza atan BAE Filistin seçimlerini iptal ettirme çabalarının yanı sıra, Kudüs’te Filistinlilere ait mülkleri satın almak suretiyle Siyonist rejimin Kudüs’ü ele geçirme projesine hizmet etmektedir. Ramazan ayında Filistinlilere yönelik saldırılarını kasıtlı olarak arttıran, ibadet edenlere müdahale eden Siyonist rejime hizmet, Müslümanlara ihanettir. BAE, Siyonist rejime hizmet eden politikalarından ivedilikle vazgeçerek, mağdur Filistin halkının çıkarlarını muhafaza etmelidir." ifadelerine yer verdi.
‘Kerkük'te Kürt köyleri boşaltılmak isteniyor’ iddiası
Kerkük’ün Pirde ilçesine bağlı Kürt köylerinin, Iraklı güçler tarafından çeşitli bahanelerle boşaltmaya zorlandığının iddia edildiğini hatırlatan Sağlam, elektrik verilmeyen ve güvenlik gerekçesiyle sık sık müdahale edilen Kürt köylerinde, Irak yönetiminin demografik yapıyı Kürtler aleyhine değiştirmeye yönelik bu adımlarının endişe verici olduğunu kaydetti.
Sağlam, "Etnik ayrımcılığa maruz bırakılan ve evlerini terk etmek zorunda kalan köylülerin durumu uluslararası bağımsız kuruluşlarca tetkik edilmelidir. Demografik yapının değiştirilmesine yönelik faaliyetler ‘insanlık suçu’ kabul edilerek engellenmeli ve bunu hedefleyenler mahkûm edilmelidir." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.