Bitlis'teki temaslarını sürdüren Ramanlı, öğretmenevinde basın mensuplarıyla bir araya gelerek, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Meclis'in tatile girmesiyle seçim bölgelerini gezdiklerini belirten Ramanlı, ziyaretleri kapsamında buram buram tarih kokan kadim kent Bitlis'e geldiklerini söyledi.

Meclis'te en öncelikli çalışmalarının başında yeni bir anayasanın yapılması olduğunu belirten Ramanlı, emekli aylıklarının yetersizliğine vurgu yaptı.

"Emeklilerin aylıkları yılsonu beklenmeden iyileştirilmeli"

Ramanlı, "Esnaflarımızı gezdik. Sivil toplum kuruluşlarıyla, siyasi parti temsilcileriyle bir araya geldik. Herkesin elbette ortak sorunları var. Esnafın derdi bir. Herkes hayat pahalılığından şikayet ediyor. Emekli aylıklarında iyileşme olmamasından çok ciddi şikayetler var. Aslında bu şikayetlerinde de haklıdırlar. Hem asgari ücrete yapılan zamdan hem memur maaşına yapılan zamdan sonra emekli aylıklarında da bir iyileştirme bekliyorduk. Ama hükümetten gelen açıklamalar, bunun yılsonunda olacağı şeklinde. Bize göre yılsonunu beklemeden emekliler için de bir çare üretilmesi gerekiyor. Çünkü 7 bin 500 TL aylık gerçekten kiraların da fahiş miktarda arttığı bu dönemde emeklilerimize yetmeyecektir. Emeklerimizin de insanca yaşayabilmesi için gerekli olan bir ücretin kendilerine verilmesi şarttır." dedi.

"Yeni bir anayasa mutlaka yapılmalı"

En önemli önceliklerinden birinin de yeni bir anayasa olduğunun altını çizen Ramanlı, şunları söyledi:

"Bizim öncelik konularımızdan bir tanesi elbette ki yeni bir anayasa. 1982 Anayasası, bu ülkeye giydirilmiş bir deli gömleğinden farksızdır. Bize göre anayasa ideoloji dayatmaması gerekiyor. Temel hak ve özgürlükleri amasız, fakatsız, ya da şartsız teminat altına alması gerekiyor. İnanç özgürlüğünün teminat altına alınması, aile kurumunun güçlendirilmesi lazım. Bunlar geçmişten günümüze getirdiğimiz bazen de bugün itibariyle mahsulleri ile karşılaştığımız hususlarda önceliklerimizi ifade ediyor. 28'inci Dönem Meclisi'nde yeni anayasa mümkün mü? Pekâlâ mümkün. Bildiğim kadarıyla bugün 16 siyasi parti Meclis'te temsil ediliyor. Toplumun kahir ekseriyeti, farklı renklerin Meclis'te temsil edildiğini hepimiz biliyoruz. Madem toplumun tüm kesimleri neredeyse temsil edildiği bir Meclis, yeni anayasa neden mümkün olmasın? Herkesin kendisine göre bir önceliği, anayasa tasavvuru elbette olabilir ve olmalıdır da. Ama kimse kırmızıçizgisini masaya koymamalı. Herkes idealini, ihtiyacını masaya koymalı. Neticesinde herkesin üzerinde uzlaşabileceği ortak bir metinde karar kılabilmelidir. Sayın Cumhurbaşkanımız bunun çağrısını yapmıştı. Yeni Meclis Başkanımız da anayasa vurgusuyla göreve başlamıştı. Genel Başkanımızın defalarca çağrıları var. Umuyor ve diliyorum ki yeni anayasa çağrılarımız da yankı bulur. Meclis'te temsil edilen diğer siyasi partiler de bu çağrıya kulak verir. Hatta Meclis dışında eğer kalmışsa siyasi partilerin ve sivil toplum örgütlerinin de görüşleri alınarak toplumsal mutabakat olan bir anayasayı bu millete hediye edelim. Bu imkânımız var. Bu imkânımızı heba etmeyelim."

"Bitlis'in öncelik sorunu Dere Üstü Islah Projesi'nin bitirilmesi"

Diğer şehirlerde olduğu gibi Bitlis'in de bazı sorunlarının olduğuna dikkat çeken Ramanlı, "Bitlis'teki temaslarımız kapsamında şunu söyleyebilirim. Her şehirde oldu gibi, Bitlis'te de bazı sorunlarımız var. Ama en önde gelen sorun nedir diye sorarsanız? Elbette ki Dere Üstü Islah Projesi kapsamında yapılan şehrin yeni bir görüntüye kavuşması için devam eden çalışmaların bitirilmesidir. Herkes çalışmaların biraz uzadığının farkındadır. Son dönemde bu çalışmaların hızlandığını biliyoruz. İnşallah kış mevsimine varmadan büyük oranda bu çalışmalar biter. Bitlis artık yeni çehresiyle bir sonraki yıla girmiş olur." ifadelerini kullandı. (İLKHA)