“Hür Adaylar” neler vaad ediyor?

“Hür Adaylar” neler vaad ediyor?

Yeni Akit yazarı Faruk Köse bugünkü köşe yazısında hür adayların vaatlerini ve hür adayların neden mecliste olması gerektiğini yazdı. işte o yazı...

İşte buraya yazıyorum: Eğer terör örgütü PKK'nın politik uzantısı olan HDP barajı geçerek Meclis'e gelirse, zaten kırsalı ele geçirmiş, şehir merkezlerinde büyük ölçüde denetim kurmuş olan PKK, üzerinde “terör örgütü” vasfını da taşıdığı halde legal hale gelecek ve bu, kelimenin tam anlamıyla “ülkenin felakati” olacak.

Bu noktada, Hüda-Par'ın desteklediği bağımsız adaylara dikkat etmek lazım. Yeni Meclis aritmetiğinde birkaç milletvekilinin bile kritik önemi olacağına dair bir manzara görünüyor. Bu süreçte, geçmişte Muhsin Yazıcıoğlu ve birkaç arkadaşının bağımsız aday olarak gördüğü kritik işlevi, seçilmeleri halinde Hüda-Par adaylarının görmesi mümkündür. Mesela tek başına iktidara gelememesi durumunda, AK Parti'yi PKK'nın politik uzantısı HDP'ye mahkûm etme gibi vahim bir seçeneği devre dışı bırakacak olan, Hüda-Par'ın seçilecek bağımsız adayları olabilir.

Hüda-Par'ın desteklediği bağımsız adaylar seçilir mi bilemem. PKK uzantılarının değil de Müslüman Kürt halkının gerçek temsilcilerinin Meclis'e girmesi, ülke selameti için ve “çözüm süreci”nin ıslahı/tashihi için önemlidir. Bunu, Hüda-Par adaylarının seçim beyannamesinde görebilirsiniz. Mesela şu vurgular öne çıkıyor:

Vesayetten ve ideolojiden arınmış, etnik vurgu yapılmayan, hak ve özgürlüklere kuvvetli vurgu yapan, değiştirilemez maddesi olmayan, ideoloji dayatmayan, hiç kimseyi bir ideolojiye bağlılık üzerine yemin etme mecburiyetinde bırakmayan yeni, sivil ve yerli bir anayasa.

Herkese adalet. Ücrette adalet. Tüm hizmetlerde adalet. Yargıda adalet. İşçi ve memur alımında objektif kriterler ve liyakat. Rüşvetle, torpille ve yolsuzlukla etkin mücadele. Yargıyı siyasal güç merkezlerinin kılıcı olmaktan çıkarmak. İslami hizmetleri sistem akreditasyonuna takılmaktan çıkaracak bir reform.

Mazlumdan ve haklıdan yana, adalet eksenli, küresel emperyalist güçlerle zulümlerini sürdürecek işbirliğine gitmeyen, insani temellere dayanan, Siyonist rejim ile her türlü ilişkiyi kesen ve devlet olarak tanınmasından vazgeçilen, İslam ülkeleriyle ilişkilere özel bir önem veren şahsiyetli bir dış politika.

Hayat pahalılığının önlenmesi, işçinin-emekçinin alınterinin korunması; temel ihtiyaç maddeleri vb. vazgeçilmez harcama kalemlerindeki fahiş artışlara son verilerek bunların halka ucuz sunulması, asgari ücretin yükseltilmesi, işçi ölümlerini önleyici tedbirler alınması, çalışma şartlarının iyileştirilmesi.

Aile kurumunu tehdit eden toplumsal çözülme ve manevi değerlerden uzaklaşmaya son verilmesi. Kadın, aile ve çocuklara dair sorunların inanç temelli olarak çözüme kavuşturulması. Gençliğe iş ve gelecek sağlanması. Evliliğin teşvik edilerek evlilik dışı ilişkilerin nesil emniyetini tehdit etmesinin önlenmesi, ailelerin ev sahibi olmalarının sağlanması.

Çok hukuklu sisteme geçilmesi, halkın inanç ve değerlerine aykırı kanun çıkarılmaması, halkın inancına aykırı hükümlerin mevzuattan ayıklanması.

Toplumsal ve ahlaki yozlaşmanın önlenmesi. Devletin tüm işlerinde açıklık ve şeffaflık sağlanması, yönetim faaliyetlerinin halkın tamamına açık ve aleni yürütülmesi, halkın yöneticilerden hesap sorma hakkının tanınması, hizmetlerin doğru bir şekilde ve zamanında sunulması, yolsuzluk ve rüşvetin önlenmesi, kaynakların israf edilmesinin önüne geçilmesi, imam nikâhına resmi statü kazandırılması, zinanın suç olarak tanınması; gençliğin alkol, uyuşturucu ve zevk düşkünü bir sefahat gençliği olmaktan kurtarılarak manevi değerlere bağlı, insanlığa faydalı bireyler olmalarını sağlayacak şartların oluşturulması, zararlı alışkanlıklarla, fuhşiyatla ve kumarla mücadele edilmesi.

Faize dayalı ekonomik sistemin terk edilmesi.

Eğitim sisteminin İslami değerleri ve Müslümanların kabul görmüş tarihi tecrübeleri doğrultusunda, insan yetiştiren, talim ve terbiye eden bir anlayışla ele alınıp düzenlenmesi; eğitim ve öğretim müfredatının ideolojik unsurlardan temizlenmesi; İslami eğitim veren özel eğitim ve öğretim kurumlarının ve medreselerin açılması; zorunlu karma eğitimden vazgeçilmesi.

Tesettürün anayasal güvenceye alınması.

Kürt kimliğine yönelik olarak; anayasal güvence ve Kürtçe'nin ikinci resmi dil ve eğitim dili olması, Türkiye Cumhuriyeti'nin çok dilli ve çok kültürlü yapısının etnik ve kültürel çatışmanın gerekçesine dönüştürülmek yerine, katı merkeziyetçi yönetim anlayışından vazgeçilerek yerel yönetimlerin daha geniş yetkilerle donatılmış bir yapıya kavuşturulması, siyasi nedenlerle uğradıkları takibat veya aldıkları cezalar nedeniyle yurt dışına çıkanların ülkeye, cezaevlerinde tutulan kişilerin toplumsal hayata dönmeleri için siyasi af çıkarılması.

Can, mal, akıl ve nesil emniyetinin sağlanması.

İstihdamı arttırarak işsizliğin mümkün olan en alt seviyeye indirilmesi.

Şehirlerin ihtiyacı olan hizmet eksiklerinin giderilmesi.

Doğal kaynakların korunması, çevre kirliliğinin ve çarpık kentleşmenin önlenmesi.

Ulaşım ve trafik sorunlarının giderilmesi.

Görüldüğü gibi Hüda-Par'ın desteklediği bağımsız adaylar, PKK/HDP gibi ülkenin bölünmesini değil, birlikte, ama ayrım yapılmayan, adaletsizliklerden uzak ve hakların güvence altına alındığı bir ülke öngörüyorlar. Böylece, “gerçek çözüm süreci” için iyi bir kulvar açıyorlar.

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.