Meclis'e gelişinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu ile ilgili soruya, "Emniyet Genel Müdürlüğümüz gerekli açıklamayı tüm detayıyla yaptı. Ben onun yeterli olduğunu düşünüyorum." yanıtını verdi.

Haftada ortalama 65-80 arası eyleme yönelik duyum aldıklarını belirten Soylu, "Toplam duyum miktarımız da yurt içi bin 300 - bin 350'dir. Ortalama böyle gider. Ben, 4 yıldır bu işi yapıyorum. Türkiye'de böyle yıllardan beri karşılaştığımız durum söz konusu." diye konuştu.

"Biz bir kıraathanede konuşulan bir sözü de değerlendirmek zorundayız"

Bakan Soylu, "Kayyumlarımızdan bir kişiye bazen haftada 5, bazen ayda 3-4 sürekli olarak bu tip tehditler gelir. Biz bir kıraathanede konuşulan bir sözü de değerlendirmek zorundayız. Biz hiçbir şeyi azımsamayız, küçümsemeyiz, hafife almayız, hepsini tek tek değerlendiririz. Türkiye'de devlet büyüklerimize bu konularda terör örgütlerinin yaptığı tehditleri, hem bu konudaki meselelerin takibi açısından sürekli olarak da değerlendiririz. Kamu görevlilerine, özel şahıslara kendi kişilikleri sebebiyle yapılanları değerlendiririz. Bütün bunlar bizim değerlendirmemiz içindedir." ifadelerini kullandı.

"Basınımızın da bu konuda sorumluluk duyması lazım geldiğini de düşünenlerdeniz"

Gerekli tedbirlerin alındığını vurgulayan Soylu sözlerini şöyle sürdürdü:

"İstihbari bir anlayışı paylaşıyoruz ama bunların kendilerine ait bu derecelerine göre üzerine düşeriz. Takdir edersiniz ki burada küçük göreceğimiz, 'Aman bir şey olmaz.' diyeceğimiz tehditler hiçbir zaman söz konusu olmaz. Hepsiyle ilgileniriz. Bu konuda son zamanlarda en çok tehdit alanlar da var. Özellikle PKK, PYD, DEAŞ terör örgütünden tehdit alanlar var. Allah korusun, terör örgütlerinin eylem hedeflerini başarmış olmaları kadar aynı zamanda bir hedefleri daha vardır; o hedefleri de kendilerinden mümkün olduğunca söz ettirmek, toplumun güvenini ve istikrarını sarsmaya yönelik adımlar atabilmektir. Terör örgütleri sadece eylemle hedeflerine ulaşmazlar, bu tip meselelerle de hedeflerine ulaşırlar. Onun için biz, basınımızın da bu konuda sorumluluk duyması lazım geldiğini de düşünenlerdeniz. Çünkü bu bizim işimiz. Sizin işinizin birtakım kriterleri, ilkeleri var. Bu ilkeler de bunlardır. Böyle bir suikast girişimi söz konusu değildir. Böyle bir suikast girişimiyle yakalanan kimse de söz konusu değildir."