İdlip'te hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı kılındı

İdlip'te hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı kılındı

Şanlıurfa’da faaliyet gösteren Sivil Toplum Kuruluşları tarafından İdlp’te kimyasal silahlarla katledilenler için gıyabi cenaze namazı kılınarak, basın açıklaması düzenlendi.

Cuma namazı sonrası tarihi Balıklıgöl Platosunda toplanan çok sayıda kişi ellerinde pankartlarla tekbir ve sloganlar atarak saldırıyı protesto etti.

Saldırılarda hayatını kaybedenler için Dergah Camii İmamı İbrahim Onat tarafından gıyabi cenaze namazı kılındı. Namazın ardından İmam Onat tarafından Suriyeli bir çocuğun Beşar Esed’e yaptığı bedduayı okudu.

Toplanan grup adına basın açıklamasını Memur-Sen Şanlıurfa İl Temsilcisi İbrahim Coşkun, okudu. İslam ümmeti sustukça daha çok çocukların bombalarla hayatını kaybedeceğini belirten Coşkun, Suriye'de yaşanan katliamlara ses vermek için toplandıklarını söyledi.

4 Nisan’da İdlip’te yaşanan katliamında çoluk-çocuk demeden 150’nin üzerinde kişinin katledildiğini hatırlatan Coşkun, buna dur denilmediği sürece İdlip’in ne ilk ne de son olacağını vurguladı.

Daha önce yapılan katliamalar da değinen Coşkun, “Hama’da, Halepçe’de, Halep’te yaptıklarını İdlip’te tekrar ettiler. Vahşetin üç atlısı, üç maymunu oynayan uluslararası toplumdan güç alarak vahşet galerisini büyütüyorlar. Esed’in yaşaması için kardelenleri kanla suluyorlar, barış güvercinlerinin kanatlarını kırıyorlar. Susmayacağız susarsak kalbimiz kurusun.” şeklinde konuştu.

Suriye topraklarının emperyalizmin ve vahşi kapitalizmin yeni paylaşım sözleşmesini yazacakları yeni kanlı masası olduğunu ifade eden Coşkun, kirli dünya düzeninin kendi hesaplaşmasını mazlumlar ve masumlar üzerinde yürüttüğüne dikkat çekti.

Birleşmiş Milletlerin bir truva atı olduğunu söyleyen Coşkun, son olarak şunları söyledi:

“BM, Nuh’un gemisi olmayı değil insanlığa karşı bir truva atı olmayı tercih etmektedir. Biz acımızı, yasımızı ve isyanımızı Birleşmiş Milletlerine haykırmayacağız. Batının insan hakları diye pazarladığı bildirgelerden medet ummayacağız. Çünkü onlar sadece bildiriyorlar. Zulüm kendilerine dokunmadıkça insan hakları için kıllarını bile kıpırdatmıyorlar. Son üç yılda Suriye’de gerçekleştirilen 162 kimyasal saldırı karşısında sessiz kalmasının, sahaya çıkmamasının asıl sebebi budur.”

Açıklamanın ardından grup, sessizce dağıldı.

İLKHA













HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.