Kutlu doğum programları aleyhine sosyal medyada propaganda başlatıldı. Bazı tetikçi gazetelerin de manşetine taşıması ile Kutlu doğum programları tartışılır oldu. Milletimizin gündemine oturdu. İlk olarak bu hayırlı amelin FETÖ tarafından başlatıldığı iddiasını kimlerin ortaya attığını araştırmak gerekir. Ayrıca Kutlu doğum haftasını kimler başlatmış bir araştıralım.

Kutlu Doğum etkinliklerinden rahatsız olan iki grup insan var. Bunlardan ehli küfrü ilzam etmek yani susturmak ve cevap veremez duruma getirmek gerekir. İkinci olarak ehli iman olup hayata selefi düşüncenin bulanık gözlükleri ile bakan kardeşlerimizi ikna etmek gerekir.

Ey ehli iman! İnsanların kitleler halinde ‘Allah' demesinden, peygambere selat ve selam getirmesinden niçin rahatsız oluyorsunuz? Toplumumuzu ıslah eden, imanını artıran, milletimizin birlik ve beraberliğini artıran, ümmet bilincini geliştiren bu hayırlı mevlid programlarından rahatsız olmak hiç mümin birine yakışır mı?

Gelelim, ‘Kutlu doğum haftası fikri kimden çıkmış?' sorusunun cevabı: Bu fikrin sahibi, İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Süleyman Hayri BALAY Hocadır. Katıldığı bir TV'de, Kutlu Doğum FETÖ projesidir iddiasını ortaya atıp savunanlara yönelik diyordu ki: 'Kutlu Doğum HAFTASI fikrini 1989 yılında ben söyledim. Diyanetteki arkadaşlarımla beraber Kutlu Doğum Haftasını kutlamanın milletimize çok şey katacağını düşündük. Ve başlattık. Bu işin FETÖ ile en ufak bir ilgisi yoktur. Kim bu konuda iddiası varsa gelsin lanetleşelim. Allah resulü nasıl Yahudilere ‘Kim yalancıysa Allah'ın laneti için lanetleşmeye davet ettiği gibi ben de bu iddia sahiplerini lanetleşmeye davet ediyorum.' Diyerek tepkisini ortaya koydu.

Evet, yıllardır Diyanet bu haftayı kutluyordu. Ama diyanet halka inemiyordu. 2004 yılında Peygamberimizin karikatürünü çizenlere karşı Peygambere Saygı mitingi ile meydanlara çıkan Peygamber Sevdalıları o gün bu gündür meydanlara sığmayacak kitlesel etkinlikler yapıyor.

Peki, durup dururken niçin Kutlu Doğum etkinliklerine saldırıyorlar? Elbette bu saldırıların altında Referandumdan çıkan Evet kararı var. Malumunuz Kürtlerin yoğun yaşadığı illerde Evet çıkması küresel şeytani güçlerin hesabını alt üst etti. Onlar da bunun sebebini masaya yatırdılar. Karşılarına kitlesel miting havasında geçen mevlit programları çıktı. Bu etkinlikler ile ümmet bilinci gelişiyor ve hesapları alt üst oluyordu. Öyle ise bu işi FETÖ'ye bağlayıp, kripto FETÖ'cü kalemşörlerle hükümete ayar verip bu hayırlı ameli bitireceklerini hesaplıyorlar. Onların çaldığı bu düdüğü farkında olmadan hasedinden, kıt anlayışından dolayı üflemeye başlayan bazı safdil Müslümanlar da katılınca gündeme oturdu. Bu aşk bütün toplumu sarmış durumdadır. Boşuna uğraşmayın beyler! Bu sevda çoktan bendini aşmış taşıyor. 

Tüm bu saldırılar bu hayırlı etkinlikleri engelledi mi? Ne yazık ki kısmi de olsa başardılar. Biz bunun farkına Kutlu doğum etkinliklerini okullarda yapmaya çalıştığımızda vardık. Malumunuz özellikle son iki yıldır okulların etkinlik takvimine Kutlu doğum etkinlikleri de konulmuştu. Mevlit etkinliği yapmak isteyince bazı menfi müdürler bu etkinliklerin takvimde olmadığını ifade ettiler. Hâlbuki son iki yıldır diyanette çalışan cami imamları ile okullar, ortak etkinlikler yapıp Kutlu Doğum Haftası öğrenciler ve cami cemaatleri ile beraber ihya ediliyordu. Bizler ülke gündeminin yoğunluğuna dalmışken birileri milli eğitimin belirli gün ve haftalar takviminden Kutlu Doğum Haftasını ne yazık ki çıkartmış.

Buradan Hükümete sesleniyorum. Acilen bu hafta tekrardan etkinlik takvimine eklensin.  Ayrıca madem ehli küfrü bu kadar rahatsız ediyor öyle ise biz de Nisan ayının başında başlarız ta Mayısın 10'una kadar bütün ilkbaharı Muhammedi havayla donatırız. 40 gün 40 gece…

Kimse endişelenmesin. Şairin dediği gibi ‘Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır'

Muhammedi sevdanın bütün karanlıkları dağıtması dileği ile…