LGS sonuçları açıklandı. Gençler hangi liseye gideyim diye düşünüyorlar. Bu konuda özellikle ailelerimiz, halkımız İmam Hatiplere güvenmelidir. Hiçbir şeyden bahsetmeye gerek yok. Açık ara bir fark var. Karma eğitimin olmaması bile bir Müslümanın çocuğunu imam hatiplere göndermesi için yeterli sebeptir. İmam hatipli olmak yani Kur’an’la, hadisle beraber diğer dersleri de okumak demektir. Hem dünya hem ahiret… Zaten Müslümandan istenen de budur. Abdulkadir Turan Hocam geçen bir yazısında konuyu çok güzel anlattığı için İmam hatiplerin faziletlerinden bahsetmeyeceğiz.

Tüm okuyucularımızdan ricamız çevremizde liseye geçen gençleri İmam Hatip Liselerine yönlendirelim. Özellikle Fen İmam Hatip Liseleri ele geçmez bir fırsattır. Hem Fen Lisesi değerinde hem de İmam Hatip Lisesi özelliği taşıyor. Puanla öğrenci alan bu okullara bir öğrenci kaydetmek demek bir gencin dünya ve ahiret saadetine vesile olmak demektir.

Bir de 4. Sınıftan 5. Sınıfa geçen öğrencilerimiz var. Bu öğrencilere fırsatlar daha çok. Kız hafızlık imam hatip ortaokulları, erkek hafızlık imam hatip ortaokulu bulunmaz bir fırsattır. Bu okullar genellikle diploma notu ile yani 4. Sınıftaki başarı puanıyla kayıt yapıyorlar. Yine 4. Sınıf başarı puanı ile öğrenci alan birçok imam hatip ortaokulu var. Yani anlayacağınız başarılı çocuklar imam hatip ortaokullarına gidiyor. Özellikle çevremizdeki 4. Sınıftan ortaokula gidecek çocuklarımızı da lütfen imam hatiplere kayıt ettirelim.

Bu arada MEB’e duyurulur ki halk birçok semtte imam hatip ortaokullarına kayıt yaptırmak istediği halde kontenjan yetersizliğinden kayıt yaptıramıyor. İmam hatip ortaokullarına ciddi bir talep var ama bina ve mekan yetersizliğinden dolayı okul müdürleri velilerle karşı karşıya geliyor. İmam hatip ortaokulları kapatıldıktan sonra bu okullar için yapılan binalar farklı amaçlar için kullanılmaya başlandı. Ama ortaokul imam hatipler açılınca da bu okullara eski binaları geri verilmedi. Bazı illerde İl Milli Eğitim Müdürlükleri yeni okulları imam hatipler için tahsis edince itiraz edenler oluyor. Bu itirazlara bakıp geri adımlar atılmamalıdır. Elbette ki halkın talebi karşılanmalıdır.

Gelelim Diyanet TV’ye… Öncelikle 10.30’dan 12’ye kadar çocuklarımızın eğitimi için ekranlarını cıvıl cıvıl eden Diyanet TV’ye teşekkür ederiz. Keşke diğer İslami kanallar da 10.30’dan 12’ye kadar kesintisiz çocuklarımızın eğitimi için ayrılmış olsaydı. Çok hayırlı bir çalışma yapıyorlar. Programlar çok kaliteli, inşallah daha güzel çalışmalar yaparlar. Velilerimiz, çocuklarımızı camiye gönderemiyoruz. Bari Diyanet TV’de 10.30 ile 12.00 arasında Diyanet TV’yi izletelim. Çok faydalıdır. Aslında İslami eğitim veren tüm STK ve Vakıflar uzaktan eğitimi önemsemeliydiler.

Uzaktan eğitimi önemsemeliyiz. İslami hareketler kitle iletişim araçlarını kullanarak halka ulaşmasını bilmelidir. Bu konudaki ihmal, İslami çalışmalar yapma gayretine sahip olanlar ile halkı birbirine yabancılaştırır.

Bu arada vakit namazlarını mümkün mertebe camide kılalım. Camiyi ihmal etmeyelim der hepinizi yerlerin ve göklerin, bütün kâinat ve evrenin rabbi olan Allah’a emanet ederiz.