Diyanet işleri başkanlığı tarafından Afyon’un Sandıklı ilçesinde âlimlerle yapılan istişare toplantısında kısa bir konuşma yapan Medreseler ve Âlimler Vakfı (MEDAV) Genel Sekreteri Molla Nizamettin Yakışık, İslam âleminin zamanın en zorlu sürecinden geçtiğine dikkat çekti.

Farklı ülkelerden yaklaşık 350 âlimin katıldığı ve 3 gün süren toplantıda, İslam âleminin içinde bulunduğu sorun ve bu sorulara karşı çözüm önerileri masaya yatırıldı. Toplantıda söz alan Yakışık, İslam âleminin zamanın en zorlu sürecinden geçtiğini belirterek, “Çünkü bütün dünya emperyalistleri söz birliği yapıp Müslümanları ya tarihten silip ya da işlevsiz bırakmak için hareket halindedir.”dedi.

Türkiye Kürdistan’ında yaşanan olaylara da değinen Yakışık, “Coğrafyamızda yaşanan olaylar ise hem tarihi hem de stratejik bakımından önem arz eder. Hiç şüphesiz tarihe baktığımızda yıllardan beri süregelen bir Kürt sorunu vardır. Emperyalistler de bunun halledilmemesi için büyük çaba sarf etmektedir. Kesin olarak bilinmelidir ki eğer bu sorun halledilmezse Türkiye’nin durumu; emperyalistler tarafından iç savaş çıkartılarak harap hâle getirilen Suriye, Mısır, Libya, Afganistan ve Yemen gibi olacaktır.” diye konuştu.

MEDAV’ın DİB ve devlet yetkililerinden talepleri

Konuşmasında DİB ve yetkililerden taleplerine de yer veren Yakışık, İslam’ın, insanlara verdiği fıtri bütün hakların, tartışmasız olarak verilmesi gerektiğini söyledi.

Atamalarda bölgeyi tanıyan ve bölgede çalışmaya gönüllü kimselere öncelik verilmesi gerektiğini ifade eden Yakışık, Doğu ve Batı Din Adamlarınca Ortak Akıl Komisyonu ve Kardeşlik ve Müşavere Komisyonları kurulmasını istedi.

Medreselere denklik diplomasının verilmesi, Kürtçe vaaz ve hutbeler için yeni düzenlemelerin yapılması gerektiğinin altını çizen Yakışık, “Sınav kurullarının adil bir şekilde kurulması. Hutbe ve vaazlarda kardeşlik temasının hâkim olması, ayırımcılığın yapılmaması. Medrese mezunlarına statü kazandırılmalı. Uluslararası İslami toplantılarda medrese mensuplarına yer verilmesi. Medresede okutulan kitapların Diyanet Vakfı tarafından yayınlanarak ülkedeki medreselere sunulması. Ayrıca Şafii mezhebinin kaynak kitaplarına da önem verilmedir. İslam adına çıkıp, İslam’la bağdaşmayan ve İslam’a uygun olmayan fikirlerin kamuoyu ile paylaştırılıp halkımız aydınlatılmadır.” şeklinde taleplerini sıraladı.  (Şükrü Tontaş - İLKHA)