Mardin’in Kızıltepe ilçesinde Mustazaflar Cemiyeti Kızıltepe şubesi “Şehit ve Şehadet” temalı program düzenlendi.  Programa halkın yoğun katılımı dikkat çekti.

Bir düğün salonunda düzenlenen programın sunuculuğunu yazar Turan Kavan yaptı. Program, Hafız Ömer Faruk Medeni hocanın Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Etkinlikte Kürtçe açılış konuşmasını yapan Kızıltepe Mustazaflar Cemiyeti Şubesi Başkan Yardımcısı Burhan Aydın, Mekke ve Medine’den sonra en çok Sababelerin Kürdistan’da defnedildiğini vurguladı.

“İslam dini şehitlerin kanıyla ayakta kalmıştır”

Aydın, “Değerli kardeşler, insanlık tarihinden ve insanların yeryüzünde olacağı tarihe kadar Müslümanların kanı, Allah’ın tüm beşerin düzeni için gönderdiği İslam dini uğruna akmaya devam edecektir. Ama bu kan boşa gitmeyecektir. İnsanlık tarihinden bu güne kadar İslam dini bu akan kan sayesinde ayakta kalmıştır, peyderpey bize ulaşana kadar. Üzerinde yaşadığımız toprak kutlu bir topraktır. Şehit ve sahabelerin kanıyla sulanmıştır. Allah’ın izniyle kıyamete kadar bu toprak mübarek kalacaktır. Ve şehitlerin kanıyla ihanet yapılmayacaktır. Yere bastığınızda iyice düşünün, Kürdistan toprağının altı sahabelerle doludur. Mekke ve Medine’den sonra en çok Sababeler Kürdistan’da defnedilmiştir.” diye hatırlattı.

Aydın konuşmasının devamında, “Biz İslam davasından asla taviz vermeyiz. Bunun bir örneği de Şehit Yasin’dir. Şehit Yasin, Peygamber Efendimize; ‘Ezilen başım ve yakılan bedenim şahittir ya Resulullah! Kürdistan’da ve Türkiye’de Müslümanlar dinin olan İslam davası uğruna kanları akıtılmıştır. Ezilen bedenim sahabeler şehrinde Hz. İbrahim (a.s)’ın sünnetini icra ederken, kurban eti dağıtırken vahşi mürtet münafıklar beni bu hale soktular. Tek suçum sababelere devrettiğin bayrağı kaldırmamdı.’ demiştir” diye belirtti.

Daha sonra gençlerin sunumuyla 90’lı yıllarda PKK tarafından şehit edilenlerin hayatlarından kesitler sunuldu. Ardından şehitler için yazılmış ezgi ve ilahiler seslendirildi.

İlahilerin ardından, 6-7 Ekim 2014 olaylarında katledilen Yasin Börü ile arkadaşlarıyla beraber kurban eti dağıtırken PKK’lilerin saldırısında yaralı olarak kurtulan Yusuf Er konuştu.

Er, konuşmasında, “Bizler şehit olanlara gıpta ile yaklaştık. 7 Ekim’de çok farklı bir atmosfer yaşandı. Doğu ve Güneydoğuda olmak üzere birçok Müslümanı katletme girişiminde bulundular. Şehit olan arkadaşlarımız birçok Müslümanın şehit olmasına engel oldular. Bir nevi Allah-u Teala bizden  altı kardeşlerimizi aldı. Şehitler güzel bir şekilde yaşantılarını elde ettiler. Allah’a canlarını sundular. İnşallah biz onların yolunu sürdürmeye devam edeceğiz.” diye konuştu.

Yusuf Er’in konuşmasının ardından TV programcısı ve Araştırmacı-Yazar Abdullah Kavan, şehitlerin sürekli gündemde tutulması gerektiğine vurgu yaptı.

“Öncüler ve önderler bütün yaşantılarını Şehadetle süslemişler”

Kavan, “Sadece şehadeti Şubat ayına münhasır kılmak doğru bir bakış açısı değil fakat bir lütuf olarak bu ayda bütün şehitlerimizi gündemimize alıyoruz. Hz. Habil’den başlayıp günümüze kadar devam eden bir Şehadet kervanı var. Milyonlarca Şehadet kervanı arasında hem şehit olmuş hem de şehitler arasında sıyrılmış bazı kesimler vardır. Özellikle yakın tarihimizde olan öncüler, önderler, hayatlarını bütün yaşantılarını şehadetle süslemişler. Özellikle bu tür şahsiyetlerin bu ayda şehit edilmesi elbette ki bu ayı farklı olarak algılamamıza sebebiyet veriyor. Oysaki bütün bir tarihe baktığımız zaman ta günümüze kadar ve gelecekte de şüphesiz şehitler olacak. Şehitler sürekli gündemimizde olması gerekir.” dedi.

Program Daha sonra şehitler üzerine hazırlanan sinevizyon sunumunun ardından Şehmus Karaalp hocanın okuduğu duayla sona erdi.

İLKHA