Toplumsal dönüşümü sağlayan İslami düğünler ile çocuklarını evlendiren aileler, düğünlerinin Kur'an ve sünnet çerçevesinde olmasını amaçlıyor.

Kadın ve erkeklerin iç içe olduğu ve İslami değerlerin çiğnendiği düğünler yerine, Müslüman halk İslami düğünleri tercih ediyor. Kur'an tilaveti ile başlayan düğünlerde salavatlar ve sık sık getirilen tekbirler, düğünlere ayrı bir güzellik katıyor.

Düğün esnasında erkek ve bayanların ayrı bölümlerde harem-selamlığa dikkat etmesi, düğüne katılan halk tarafından takdir topluyor. Düğünlerde İlahi ve ezgilerin seslendirilmesi ise düğüne katılanlarda manevi etkiler bırakıyor.

Özellikle gençlerin yoğun ilgi gösterdiği İslami düğünler, evlilik çağında olan gençleri ve aileleri İslami usullere uygun düğün yapmaya sevk ederken, Kur'an ve sünnet çerçevesinde yapılan düğünleri görenler İslami düğün yapma kararı alıyor.

İslami değerlerden uzaklaşarak bozulmuş bir toplum içerisinde yaşadığımızı dile getiren İlahiyatçı Ramazan Erdem, kendimizi hayatın bozulmuş akışına bırakmamamız gerektiğine vurgu yaptı.

Cennete gitmenin yolunun "Rabbimizin rızasını kazanmak"tan geçtiğini hatırlatan Erdem, "Rabbimizin istediği şekilde yaşamak zorundayız. Bu keyfiyet değil, mecburiyettir. Allah'ımızın razı olacağı yaşam tarzı içerisinde düğünler de var. Bu yüzden düğünlerimizi de Allah'ın istediği şekilde yapmalıyız ki yeni kurulan yuvalarda bereket ve huzur olsun. Aile kurulurken İslami usullere uygun olarak kurulursa Allah'ın izniyle evliliğin devamı da Müslüman'a yakışır bir şekilde devam eder." ifadelerini kullandı.

"Allah, toplumumuzu ifsat şebekelerinden muhafaza buyursun"

Düğünlerin esasında bir tebliğ aracı olduğuna dikkat çeken Erdem, "Tebliğ görevi taşıyan düğünler toplumumuza birçok fayda sağlıyor. Bu düğünleri tercih eden aileler, bu şekilde mutlu günlerinde dahi sevap kazanmış olurlar. Keza bu düğünler vesilesiyle İslami değerlerini unutmuş Müslüman toplumlara yeniden İslami değerleri hatırlatılıyor. Müslümanları İslam'a davet etmek bu çağın en büyük cihad araçlarından birisidir." diye konuştu.

Özellikle son yüz yılda Müslüman toplumun İslami değerlerden uzaklaştırılmaya çalışıldığını hatırlatan Erdem, "Allah, toplumumuzu ifsat şebekelerinden muhafaza buyursun. Toplumumuz Müslümandır ve toplumumuzun dini değerleri unutturulmaya çalışılıyor. Toplumumuz üzerinde ifsat edici planlar yürütülse de halkımız Müslümanlığından vazgeçmemektedir." dedi.

Erdem konuşmasının sonunda, "Toplumsal baskılardan dolayı düğünlerini istediği gibi yapamayan ve böyle düğünleri gören gençlerde, 'Demek ki Rabbimin istediği şekilde düğün yapabilirim.' hissi oluşuyor. Herkes düğününü İslami bir şekilde yapar ve kendi düğününden başlayarak ailesini de Allah yoluna sevk edebilirse sağlıklı bir toplum oluşur." ifadelerini kullandı.

"Gençlerimizin damarlarında dolaşan kan İslam kanıdır"

İslami düğünlerin dinimizin bir tebliğ aracı olduğunu dile getiren Özlem Ajans İlahi ses sanatçılarından Derviş Madsor, gençlerin oynayarak meşru eğlenme haklarının bulunduğuna dikkat çekti.

Madsor, "Toplumumuz alternatif olmadığı zaman eğlenme isteklerini başka ortamlarda ve düğünlerde arayabilirler. Fakat İslami düğünler olduğu zaman gençlerimiz coşkuyla meydanlara iniyor. Düğünler vasıtasıyla bir yandan gençlerimizi coştururken bir yandan da onları Allah bilinciyle uyarmış oluyoruz. Bu vesileyle toplumumuza ve özellikle de gençlerimize Allah-u Teala'yı ve Hazreti Muhammed'i (Sallallahu Aleyhi Vesellem) hatırlatmış oluyoruz. Ülke içinde ve dışında İslami düğünlere talep oluyor. Özlem Ajans sanatçıları olarak bizler birçok programa katılmaktayız." şeklinde konuştu.

"İslami düğünlerin artmasına yönelik muazzam bir bilinç var"

Adana Grup Kervan sanatçılarından Ekrem Özmen, İslami usullere ve değerlere uygun olarak gerçekleştirilen düğünlerin, yeni kurulmaktan olan yuvanın başlangıcı olması nedeniyle hayır ile başlayan bir işin devamının da hayır ile olacağına işaret etti.

İslami düğünleri gören insanların gıpta ile baktıklarını söyleyen Özmen, "İslami düğünlerin artması yönünde muazzam bir bilinç var ve gün geçtikte de artıyor. Halkımız, kadın ve erkeğin iç içe olmadığı bir düğününün yapılabildiğini gördükçe evlatlarına da bu şekilde düğünler yapmalarını tavsiye ediyor. Düğünlerini İslami bir şekilde yapmayıp sonradan bu düğünleri görenler, çok üzülerek 'Keşke ben de böyle bir düğün yapsaydım.' diyorlar ve biz buna çokça şahit oluyoruz." dedi.