"İsrail malı satanın vicdanı yoktur''
2010 yılından beri İsrail malı zirai ilaç ve tohum satışlarını durdurduğunu söyleyen Muşlu esnaf, "Bunca olaydan sonra İsrail malı satan kişinin vicdanı yoktur." dedi.
MUŞ - Yıllardır ziraat ilaç ve tohum satıcılığı yapan Ziraat Teknikeri M. Şahin Yılmaz, İsrail mallarını yıllardan beri boykot ediyor. 2010 yılından beri başlatmış olduğu boykotla beraber Çok ciddi sıkıntılar çekmesine rağmen yine de İsrail malı satmamaya karalı olduğunu ifade eden Yılmaz, Filistin’de yaşanan katliama rağmen halen İsrail malı satanların vicdanının olmadığını söyledi.
“İsrail mallarını satanın vicdanı yoktur’’
Aldığı İsrail malı tüm tohumları geri iade ettiğini belirten Yılmaz; “Sezon olarak 4. ayda tohumları aldım. 5. aydan sonra hepsini geri iade ettim. Sadece bir kaç tane karpuz çekirdeği kutusu kaldı. Onları geri vermememin sebebi ise kronik alışkanlığı olan bazı çiftçilerimiz var. Bu çekirdekleri onlar için geri iade etmedim. O karpuz çekirdekleri halen yanımda duruyor. Allah izin verirse seneye ben bu dükkânda yine kalırsam kesinlikle İsrail ürünü satmayacağım. Bunca zulümden sonra İsrail mallarını satanın vicdanı yoktur." dedi.
“Bu tohumlarda geri dönüşüm yok ve sağlığa zararlı’’
İsrail malı tohumlardan sadece domates tohumu satışları hesapladığında Muş’ta, 300 bin TL civarında bir tüketim olduğunu söyleyen Yılmaz, “Bu tohumların hepsi tek ekimliktir. İsrail ürünü olan tohumların hiç birisinden bir çekirdek alamazsınız. Bu tohumların genleriyle oynandığı için sağlık açısından da riskli tohumlar. Bizim kendi yerli ve çok kaliteli tohumlarımız var. Tarım bakanlığının bunun üzerine önemli çalışmalar yapması lazım. İsrail ürünü olan tohumların insan sağlığı üzerinde çok olumsuz etkileri var. Çiftçinin tekrar bu (İsrail) tohumlara dönme şansları yoktur. Bu ürünlerden tohum aldıkları zaman verimde düşüş oluyor." şeklinde konuştu.
“Filistin'deki insanların yerine kendinizi koyun’’
Hiçbir korku ve tereddüt göstermeksizin boykotu devam ettireceğini kaydeden Yılmaz, “Benim bu konuda hiç bir korkum ve tereddüdüm yok. Ben meslek hayatımda hep vicdanen konuştum, vicdanen hareket ettim ve doğru bildiğimi söyledim. İsrail’in aracını, gerecini, tohumunu satan ve alanlar (farkları yoktur) bunlar insan ve Müslüman olarak kendilerini sorgulasınlar. Eğer bu insanlar kıbleye dönüp namaz kılıyorsa, Ramazan ayında oruç tutuyorsa kendilerini sorgulasınlar. Hepimiz bu memleketin insanıyız. Filistin'deki insanların yerine kendinizi, kendi ailenizi, çocuklarınızı, manevi değerlerinizi ve ne kadar kutsal değerleriniz varsa hepsini koyacaksınız ve ona göre karar vereceksiniz." ifadelerini kullandı.
“Biz İsrail'e ait ürünleri alarak İsrail'e güç veriyoruz’’
İsrail’e ait alınan her bir malın Filistin halkına sıkılan bir mermi anlamına geldiğini vurgulayan Yılmaz, “Biz İsrail'e ait ürünleri alarak İsrail'e güç veriyoruz. Bu ürünleri alan ve satan her kimse oraya atılan her mermide, bombada ve çekilen her acıda katkısı vardır. Eğer aksini savunan varsa kendi evladı kurşun yediği zaman, binası başına yıkıldığı zaman, hürriyeti, namusu, bayrağı elinden alındığı zaman otursun ve düşünsün ve ona göre hareket etsin, kararını da ona göre versin." dedi. (M. Şirin Çağlayan - İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.