7 Mayıs'ta yapılan ilk saldırı sonrasında İstanbul başta olmak üzere birçok ilde protesto gösterileri yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor. Ramazan ayının 28'inci gününde (10 Mayıs) büyük baskın planlarını gerçekleştirmek üzere çağrıda bulunan tapınak enstitüsü bu sabah yaklaşık 2 bin fanatik Yahudi ile Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi.

Yapılan baskını lanetlemek üzere siyonistlerin İstanbul başkonsolosluğu önünde bir araya gelen STK'lar ortak bir basın açıklaması düzenleyerek işgalci rejimi lanetleyip Kudüs ve Mescid-i Aksa'ya destek çağrısında bulundular.

"Filistinli kardeşlerimizi yalnız bırakmayacağız"

Açıklamada, "Sabah namazı sonrası havai fişeklerle saldırıya hazırlık yapan işgal kuvveti saat 08.10 sularında Mescid-i Aksa'mızın içinde bulunan Filistinli Müslüman kardeşlerimize şiddetli saldırıya başladı. Bu saldırı sonucu maalesef yüzlerce Filistinli yaralanırken şehit haberleri de gelmeye başladı. Siyonist israil bu pervasız zulmüne devam ederken dünya kamuoyu sessiz kalmaktan yana taraf oldu. Dünya kamuoyunun bu tavrına rağmen bizler asla Filistinli kardeşlerimizi haklı davalarında yalnız bırakmayacağız." denildi.

"Tüm halkımızı da bu çirkin saldırılara karşı durmaya davet ediyoruz"

Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın asla yalnız olmadığı vurgusu yapılan açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

"İşgalci Siyonistler bilmelidir ki, Kudüs asla yalnız değildir. Zira Mescidi Aksa bizlerin ilk kıblesi, göz nuru, peygamber mirası olması hasebiyle namusumuz kadar önemlidir. Ve iman meselesidir.  Kudüs Müslümanlarındır ve Müslümanların kalacaktır. Ramazan'ın başından bu yana çeşitli argümanlarla Müslümanlara baskı ve şiddeti arttıran İsrail baskı ve saldırılarını bu sabah itibariyle son 25 yılın en şiddetli saldırısı haline getirerek çizgiyi çoktan aşmıştır. İşgalci Siyonist İsrail bilmelidir ki, vicdan sahibi her bir kimse dini, dili, ırkı ne olursa olsun zulmün karşısında dimdik duracaktır. Buradan Kudüs'te tüm Müslümanlar adına direnen kardeşlerimize selam gönderiyor ve direniş yolunda daima onların yanında duracağımızı belirterek tüm halkımızı da bu çirkin saldırılara karşı durmaya davet ediyoruz. İsrail bu zulmü durdurana dek bizler meydanlardan ayrılmayacağız ve konsolosluk önünde Ribat ve cihat görevimizi yapmaya devam edeceğiz. Tüm halkımızı bu Ribat ve Cihad hareketimize davet ediyoruz."