Allah’ın adıyla

Nimetler bahşeden, bize lütuf üstüne lütuf sunan Allah’a ne kadar hamd ve sena edersek az gelir.

Nasıl az gelmesin ki? O Zatı Zülcelâl ki yokluktan, hiçlikten bizi varlığa çıkarmış; varlığa çıkardıklarının da en üstünü kılmış. Bu da yetmemiş insanlardan da kendisine iman edenlerden kılmış; imanın ateşten bir gömleğe döndüğü bu ahir zamanda Allah’ı ve Peygamberini kendisine ve ulaşabildiklerine yegâne dava, yegâne sevda bilen muvahhidlerden kılmış. Yarattıklarının, yağmur damlalarının, güneş ışıklarının, gökteki yıldızların, yerdeki zerrelerin, ağaçlardaki yaprakların ve tüm nefes alıp verenlerin alıp verdikleri nefesleri sayısınca ey Rabbimiz! Sana hamd olsun, Habibin Muhammed Mustafa’ya salât ve selam olsun.

Evet, Peygamber Sevdasıyla baharı soludu diyar, dünya alem de artık biliyor ki Muhammed Mustafa –aleyhissalatu vesselam-‘dır kalbimizdeki Yar, önümüzü aydınlatan Serdar.

Malumunuz olduğu üzere bir önceki “Milyonların Sevdasından Bize Ne?” başlıklı- yazımızda da Muhammedî Sevda’yı ele almış. Genelde tüm basının özelde İslami basının Peygamberi Sevdayla aşka gelen milyonların karşısında kör, sağır ve dilsizleri oynamasına anlam veremediğimizi belirtmiş ve “Peygamberî Sevdaya kör, sağır ve lal kesilenler bu sevdanın rahmet dalgaları tarafından kuşatılmayı ve zamanında bu sevdayı görmemezlikten gelmenin ezikliğini yaşayacağı günleri beklesinler. Allah her şeye kadir değil mi? O dilerse hâkimleri mahkûm, mahkûmları hâkim kılar” diyerek bitirmiştik.

İşte o günler Allah’ın izniyle geliyor. Nasıl ki Kürdistan’ın kalbi Diyarbakır, Peygamberî Sevdayla ‘Ameda Muhammed’ (Muhammed’in Diyarbakır’ı) olduğunu ilan ettiyse; batının kalbi konumundaki İstanbul da Peygamberî Sevdayla İslambol olduğunu İslambol olacağını ilan etti bile.

Evet, 6 Mayıs 2012 Türkiye tarihi açısından bir dönemin başlangıcıdır Allah’ın izniyle. İlleri, ilçeleri, beldeleri ve köyleriyle Türkiye’nin doğusunu baştanbaşa saran Muhammedî Sevda artık Marmara’nın meydanlarına demir atmıştır. İstanbul Kazlıçeşme’deki Kutlu Doğum etkinliğiyle Peygamber Sevdalıları Peygamberî Sevdayla üç maymunu oynayanlara rağmen adeta “Ey İstanbul, ey batı, ey Türkiye! Sen yerinde dur biz geliyoruz. Biz sana geliyoruz. Muhammed Mustafa –aleyhissalatu vesselam-‘ın şefkat ve merhametiyle geliyoruz. Tüm illerine, ilçe ve beldelerine bahar namına geliyoruz. Geçmişindeki, özündeki, hücrelerindeki Allah ve Peygamber aşkına ruh vermeye geliyoruz” diyerek bir yeni dönemin kapısını aralamışlar.

Muhakkak yine üç maymunu oynayanlar olacaktır, bunu saptıranlar olacaktır. Kimi de bunu abarttığımı düşünecektir. Olsun, herkes kendisine yakışanı yapıyor, herkes heybesindekini gösteriyor. Kimin sermayesi neyse onu kullanıyor.

Fakat kalplerinde endişeden ve korkudan kuleler bina edenler! Biliniz ki endişenin, korkunun ecele faydası yok. Hilelere, darbelere, iftiralara, desiselere de bu sevdadan tadanların karnı tok. Bir kere Marmara meydanlarına Peygamber-i Sevda’nın mayası katıldı. Bu yolun dönüşü yok. Bu sevdadan tadan da bir tattı mı, hep tatmaya koşar. Hatta başkalarının da bu cennetimsi tatlı tattan mahrum kalmaması için koşuşturmaya başlar.

Hem tekrar belirtelim ki endişelenenler ve korkuya kapılanların endişelenmesine ve korkmasına gerek yoktur. Gerçekten dalga dalga, katlana katlana gelen bu sevda, baharın müjdecisidir. Bu sevdayla bahar gelecek, Allah’ın izniyle. Güneydoğu’ya, Doğu Anadolu’ya, Akdeniz’e köşe bucak güllerin, lale ve karanfillerin kokusunu veren bu sevda diğer tüm bölgeleri de illeri ve ilçeleriyle bağrına basacak. Muhammed Sevdasıyla onlara umut ışığı olacaktır. Onlarla saadetli ebedi bir hayat için sırt sırta, omuz omuza verecektir.

Bu minvalde sadece Peygamber Sevdalıları Platformu, yüz otuz yerleşim yerinde etkinlik düzenledi. Önümüzdeki sene Allah’ın izniyle sayı iki yüzü aşacaktır. Artık Kürdistan’ın dindar insanları bu sevdayla meydanları hıncahınç doldurduğu gibi; Anadolu’nun dindar insanları da bu sevdayla meydanlarını, Kazlıçeşme’yi doldurdukları gibi dolduracaktır. O gün uzak değil. O günlerin startı Kazlıçeşme’yle verildi. Marmara semalarında tekbir ve salâvat sesleri, yankılandı. Marmara, Kazlıçeşme’de Peygamber Sevdasını ispatladı. Karadeniz, İç Anadolu ve Ege’nin de salonlardan meydanlara taşacağı gün yakındır. Muhammed Mustafa –aleyhissalatu vesselam-‘a olan sevdalarını, O’na olan bağlılık ve düşkünlüklerini haykıracakları gün o gündür.

Her zaman ve her yerde Peygamberî Sevdayla koşuşturanlardan olmak temennisiyle.

Doğruhaber Gazetesi