İşte Mısır'da ipi göğüslemesi muhtemel altı aday

İşte Mısır'da ipi göğüslemesi muhtemel altı aday

Mısır'da cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Abdulmunim Ebulfutuh, Muhammed Mursi, Hamdin Sabahi, Amr Musa, Ahmed Şefik ve Selim el Avva'nın adı öne çıkıyor

Abdullah Aydoğan Kalabalık/ Dünya Bülteni - Kahire

Mısır Cumhurbaşkalığı seçimlerine sayılı saatler kaldı. 7 bin yıllık bir tarih ve medeniyete sahip olan Mısırlılar, ilk kez yöneticilerini demokratik yöntemlerle seçmeye hazırlanıyor.

Bu zamana kadar seçimle ilgili yapılan kamuoyu yoklamalarının tamamında Abdulmunim Ebulfutuh ve Amr Musa ipi göğüsleyen isimdi. Bu nedenle televizyon kanallarında da bu iki güçlü aday canlı yayında tartıştı.

Mısır dışında yapılan oylamalarda, tahmin edildiği gibi Abdulmunim Ebulfutuh birinci sırada yer aldı. Müslüman Kardeşler'in adayı Muhammed Mursi Suudi Arabistan ve Kuveyt'te yaşayan Mısırlıların oylarını alarak sürpriz yaptı ve ikinci sıraya yükseldi.  Hamdin Sabahi üçüncü olurken, Amr Musa ancak dördüncü olabildi.

Farklı kurum ve kuruluşlarda yayınlanan kamuoyu yoklamaları arasında uçurumlar var. O nedenle ikinci tura kimin kalacağını öngörmek oldukça zor. Parlamento seçimlerinde de aynı şeyi gördük. Müslüman Kardeşler'in yöneticileri bile, parlamentoda yüzde 47 oy alabileceklerini tahmin edememişlerdi.

Anketler ve Mısır dışında yapılan oylamalarda 6 adayın ilk sıralarda yer aldığını gördük. Bunlar sırasıyla Abdulmunim Ebulfutuh, Muhammed Mursi, Hamdin Sabahi, Amr Musa, Ahmed Şefik ve Selim el Avva.

23 ve 24 Mayıs 2012 tarihlerinde Mısır'da yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde en fazla oy almasını tahmin edilen adayların birincisi ise Abdulmunim Ebulfutuh. İkinci sırada Müslüman Kardeşler'in adayı Muhammed Mursi, üçüncü sırada ise tahminlere göre Amr Musa yer alacak.

Abdulmunim Ebulfutuh ile Muhammed Mursi'nin ikinci tura çıkması durumunda, Ebulfutuh'un ikinci turda diğer kesimlerin de oyunu alarak seçimi kazanmasına kesin gözüyle bakılıyor. Ancak, birinci turda Muhammed Mursi yüzde 40'ın üzerinde oy alırsa, Mursi'nin de ipi göğüsleme ihtimali yüksek.

Amr Musa veya Hamdin Sabahi'den birisinin, Ebulfutuh'un karşısında ikinci tura çıkması durumunda. Ebulfutuh'un zaferinin kesin olacağı söylenebilir.

1- Abdulmunim Ebulfutuh

Arap Doktorlar Birliği Birliği genel sekreterliği ve Müslüman Kardeşler İrşad Bürosu üyeliğinde bulundu. Mısır Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde en fazla oy alması beklenen isim.

15 Ocak 1951 tarihinde dünyaya geldi. Kahire Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni 1976 yılında bitirdi. Aynı Üniversite'nin hukuk fakültesinden de mezun oldu. Ayrıca Helvan Üniversitesi'nde hastane yönetimi konusunda master yaptı.

Öğrenciliği esnasında 1973 yılında Kasr el Ayni Tıp Fakültesi'nde öğrenci birliği başkanlığına seçildi. 1975 yılında ise, Kahire Üniversitesi öğrenci birliği başkanı oldu. Daha sonra Mısır üniversiteleri medya genel sekreterliği görevine getirildi. Zamanın Cumhurbaşkanı Enver Sedat ile yaptığı tartışma nedeniyle Tıp Fakültesine asistanlığı reddedildi. Enver Sedat'ın Kahire Üniversitesi'ni ziyareti esnasında Sedat'a 'etrafında dalkavuklar var' demiş, bunun üzerine Sedat sinirlenmiş, Ebulfutuh'u ailenin reisi ile konuştuğunu hatırlatmış ve saygıya çağırmıştı.

Ebulfutuh, Cemaati İslamiye'nin önde gelen kadrolarından Isam Iryan ve İbrahim el Zagfarani gibi şahısların Müslüman Kardeşler saflarına katılmasında önemli bir rol oynadı. Ebulfutuh Ihvan'ın en yetkin kurumu olan İrşad Bürosu üyeliğine kadar yükselmiş bir isimdi. Müslüman Kardeşler'in reformcu kanadında yer aldı ve sivil devlet söyleminden hareket eden Cumhurbaşkanı adayı olarak öne çıktı.

Hıristiyanlar ve diğer azınlıklar konusundaki düşüncesinin vatandaşlık temeline dayandığını söylüyor. İnsanları din, dil, ırk ve cinsel olarak ayırmadıklarını işaret eden Ebulfutuh, ülkede laik ve komünist parti olmasında hiç bir sakınca görmediğini ifade etti. Barışçıl olduktan sonra bütün fikir ve görüşlerin özgürce ifade edilebilmesinin gerektiğini defalarca dile getirdi.

Diğer dava arkadaşları gibi Ebulfutuh da defalarca tutuklandı. İlk kez 1981 yılı Eylül ayında tutuklandı ve askeri mahkemede yargılandı. 1996 yılında tekrar tutuklandı ve beş yıl hapse mahkum oldu.

Müslüman Kardeşler'in içinde diğer gruplarla diyaloğa açık şahsiyeti ile bilinen Ebulfutuh, aynı zamanda cesaret ve gözü kara olmakla tanınmış reformcu yöneticilerden biriydi. 25 Ocak Tahrir Devrimi sonrasında, 2011 yılında Mısır Cumhurbaşkanlığı için aday olduğunu açıkladı. Bu kararı ülkedeki farklı siyasi ve sosyal çevreler tarafından memnuniyetle karşılandı. Ancak Müslüman Kardeşler İrşad Bürosu tarafından adaylığına itiraz edildi. Cemaatin itiraz gerekçesi ise, Müslüman Kardeşler'in Cumhurbaşkanlığına aday çıkarmama kararıydı. Cemaat Genel Mürşidi Muhammed Bedii, aday olmak isteyenlerin Ihvan'dan bağımsız hareket etmeleri gerektiğini ilan etti.

Bunun üzerine adaylığını açıklayan Ebulfutuh, Müslüman Kardeşler'den bağımsız olarak hareket etmeye başladı. Sonraki süreçte Müslüman Kardeşler'in Ebulfutuh'un çizgisine geldiğini ve önce Hayrat el Şatır'ı, ardından da Muhammed Mursi'yi aday gösterdiğini gördük. Seçimlerde büyük ihtimal Müslüman Kardeşler'in bu iki ileri gelen yöneticisi kapışacak.

2- Muhammed Mursi

20 Ağustos 1951 yılında Şarkiye Vilayeti Heyha İlçesi'nde dünyaya gelen Muhammed Mursi, halen Müslüman Kardeşler'in siyasi kanadı Hürriyet ve Adalet Partisi'nin başkanıdır. Müslüman Kardeşler İrşad Bürosu eski üyesi ve cemaatin ileri gelen yöneticilerinden birisidir. 2000- 2005 yılları arasında milletvekilliği yaptı. Öğretim görevlisi olan Mursi, uzun bir müddet Zekazig Üniversitesi Mühendislik Fakültesinde ders verdi.

Çifçi bir ailenin evladı olan Mursi'nin dört oğlu ve bir kızı var. Kahire Üniversitesi  Mühendislik Fakültesi mezunu olan Mursi, master ve doktorasını Güney Kalifornia Üniversitesi'nde 1982 yılında tamamladı ve 1982'den 1985'e kadar aynı üniversitede derslere de girdi. 1985 – 2010 yılları arasında ise Zakazig Üniversitesi'nde görev yaptı.

Mürsi, 1977 yılında Müslüman Kardeşler fikriyle tanıştı. 1979 yılında ise örgüte girdi. Kurulduğu 1992 yılından bu yana cemaatin Siyasi Kanadı üyeliğine geçti ve orada görev aldı. 2000-2005 yıllarındaki milletvekilliği döneminde Meclis'te Müslüman Kardeşler grubunun resmi sözcülüğünü üstlendi.

2004 yılında Dr. Aziz Sıdkı tarafından kurulan Milli Değişim Cephesi'nde ve 2010 yılında Muhammed el Baradey tarafından kurulan Milli Değişim Cemiyeti'nde yer aldı.

30 Nisan 2011 tarihinde Müslüman Kardeşler Şura Meclisi tarafından Hürriyet ve Adalet Partisi başkanlığına seçildi. Kardeşler'in Hayrat el Şatır'ı 2012 Cumhurbaşkalığı seçimlerine aday göstermesinin ardından, yaşanan yasal problem ihtimaline karşı, 7 Nisan 2012 tarihinde Şatır'ın yerine yedek olarak Cumhurbaşkalığına aday oldu. Yüksek Seçim Kurulu'nun 17 Nisan 2012 tarihinde Şatır'I yarış dışına itmesinin ardından Ihvan'ın tek adayı olarak öne çıktı.

Bir ay öncesine kadar kamuoyu araştırmalarında adı dördüncü beşinci sıralarda yer alan Mursi, seçimlere  iki hafta kala, Ihvan'ın propaganda makinalarını harekete geçirmesinin ardından, atak yaparak, rakiplerini geride bıraktı ve Abdulmunim Ebulfutuh'un ardından ikinci sıraya yükseldi.

Sakin kişiliği ile bilenen Muhammed Mursi, bir cemaat adamı karekteri sergiliyor. Duygularını mimiklerine fazla yansıtmadığı gözlenen Ihvan'ın adayı, 'yedek aday' şeklindeki söylemlere de hiç takılmadığını ifade ediyor.

2005 seçimleri sonrasında yapılan gösterilerde Müslüman Kardeşlerden tutuklanan 500 kişi arasında yer aldı. 25 Ocak Devrimi esnasında 28 Ocak 'Öfke Cuması' sabahı tutuklanan 34 Ihvan yöneticisi arasındaydı. 30 Ocak'ta hapishane sorumlularının görev yerlerini terk etmeleri üzerine, halk tarafından hapishaneden arkadaşları ile birlikte çıkarıldı.

3- Amr Musa

En yaşlı Cumhurbaşkanı adayı olan Amr Musa, 3 Ekim 1936 yılında dünyaya geldi. Kahire Üniversitesi Hukuk Fakültesini 1957 yılında bitiren Musa, bir yıl sonra hariciyeye girdi. Musa BM daimi Mısır temsilciliği görevinde bulundu. 1991 ve 2001 yıllarında Mısır Dışişleri Bakanlığı yapan Musa, iki dönem de Arap Birliği Genel Sekreteri görevini yürüttü.

Musa'nın yıldızı, dışişleri bakanlığı döneminde parladı. Mübarek'in bu durumu farkettiği ve Musa'yı Arap Birliği Genel Sekreterliği için aday gösterdiği söylenmektedir. Mısırlılar o tarihlerde, Mübarek'in kendisine rakip olabileceği ihtimalinden dolayı Musa'yı daha pasif bir göreve yönlendirerek, onu etkisiz hale getirdiğini ifade ediyor. Mısırlılar o dönemde; 'Mübarek Musa'yı buzdolabına koydu' diyordu.

Mübarek rejiminin adamı olmakla eleştirilen Musa'nın, ülkenin içinde bulunduğu süreci ve geçiş dönemini, bunca yıllık diploması tecrübesi vasıtasıyla iyi idare edeceği, parlamento ve asker arasındaki dengeyi iyi koruyabileceği söylenmekte.

Musa halk ayaklanması esnasında Tahrir Meydanı'na gitmiş ve gençlerle buluşmuştu. Ancak, gösteriler ve devrim konusunda taraf olmadı. Gençlere vatanseverliklerinden dolayı teşekkür etti. Mısır'ı takip eden bazı Türkler tarafından 'durumu idare etme' konusunda Demirel'e benzetilmektedir.

4- Hamdin Sabahi

Kefr el Şeyh Vilayeti Baltım şehrinde 1954 yılında dünyaya geldi. Nasırcı olarak bilinen Sosyalist grupları temsil eden Sabahi, solcu ve fakir tabakaların oylarını almayı hedefliyor.

İletişim Fakültesinde öğrencilik yıllarında Mısır Üniversitelerinde Nasır Fikir Kulüpleri Birliği kurulması konusunda katkı sağlamış bir aksiyon ve siyaset adamı olarak bilinmektedir. Öğrencilik yıllarında, yetmişlerde Sedat muhalifi gençlerin etrafında toplandığı, Nasırcı gençler tarafından çıkarılan 'Et Tullab' (Öğrenciler) adındaki derginin sorumluluğunu yaptı. 1977 yılında üniversiteden mezun olan Sabahi, Arap ülkeleri medyası alanında master yaptı.

Keramet Partisi kurucu başkanlığı ve aynı ismi taşıyan gazetenin genel yayın yönetmenliği görevlerinde de bulundu. 2000 – 2005 yıllarında Kefr el Şeyh Vilayeti El Berlis ve El Hamul bölgeleri milletvekilliği yaptı.  Roman, hikaye ve şiir yazan Sabahi, müzik ve sanatla da yakından ilgili bir isim.

Seksenli yılların ortalarında Nasırcılık hayallerini hayata geçirmek için Arap Sosyalist Parti kurma girişiminde bulunan Ferid Abdulhakim ile birlikte hareket eden Sabahi, 1987 yılında Mısır'da sosyalist devrim yapma hedefiyle harekete geçen Muhmud Nuruddin'in grubuna katıldı. Mahmud Nurddin o tarihlerde Siyonist Yahudi gruplara karşı silahlı operasyon düzenleyen grubun başındaydı. Sabahi Mısır polisi tarafından, 'silahlı devrim örgütünün siyasi kanadı yöneticilerinden birisi olma' suçlamasıyla tutuklandı.

25 Ocak Tahrir Devrimi'ne başından beri destek veren Hamdin Sabahi, seksenli yıllarda da Mısır'da silah zoruyla devrim yapma girişiminde bulunma suçlamasıyla tutuklanmıştı.

1990 yılında Saddam'ın Kuveyt'i işgalinin ardından, Irak'a saldıran ABD kuvvetlerinin içinde Mısır ordusunun da yer almasını protesto eden öğrencileri gösterilerini organize eden örgütlerin başında, Nasır Düşüncesi Klüpleri yer alıyordu. Sabahi, bu gösterileri düzenleyenlerin ileri gelenlerindendi. Gösterilerin ardından tutuklanmıştı.

1993 yılında Kahire Üniversitesi'nde verdiği bir konferansın ardından, öğrenciler gösteriler düzenlemişti. Ardından Sabahi'ye suikast girişiminde bulunuldu. Suikast girişiminden kısa bir süre sonra Sabahi, yönetime baş kaldırma ve bir polis şefini öldürmekle suçlanacak ancak, Mısır mahkemeleri Sabahi'yi suçsuz ilan edecektir.

Nasırcılık hedefinden şaşmayan Sabahi, 1992 yılında kuruluşu resmen kabul edilen Nasırcı Demokratik Arap Partisi kurucuları arasında yer aldı.

Sabahi, 1995 yılında partisinden milletvekili adayı oldu ancak kaybetti. 1997 yılında Mısır hükümetinin toprak sahiplerine, toprağı işleme ve mülkiyet hakkını tekrar vermesi üzerine, çiftçilerin haklarını savunmak için harekete geçti. Ardından tekrar tutuklanan Sabahi, Mübarek rejimi tarafından işkenceye maruz bırakıldı. Hapisten çıktıktan sonra Mübarek yönetimi aleyhindeki duyguları daha da güçlenecektir.

Hapisten çıktıktan kısa bir sure sonra arkadaşları ile birlikte 1999 yılında Onur Partisi'ni kurmak için müracaat etti. Ancak müracaat kabul edilmedi. 2002'deki müracaat ta geri döndü.

Hamdin Sabahi, Cumhurbaşkalığı adaylığına katılımcı gerçek bir demokratik sistem kurma ve serveti halka adil bir şekilde dağıtma sloganıyla başladı. Çiftçilerin, işçilerin, memurların haklarını korumayı ve fakir - fukaranın yanında yer almayı vadediyor.

5- Ahmed Şefik

Mübarek döneminde 2002 yılından, 28 Ocak 2011 'Cuma Öfkesi' gösterilerine kadar sivil havacılık bakanlığı yaptı. Cuma Öfkesi'nin aradından Ahmed Nazif hükümetini görevden aldığını duyuran Mübarek, 29 Ocak 2011 tarihinde yeni hükümeti kurması için Ahmed Şefik'i görevlendirdi. Şefik, 3 Mart 2011 tarihine kadar bu görevde kaldı. Mübarek rejimi kalıntısı 'fülül' olarak isimlendirilmekte ve Mübarek taraftarları tarafından desteklenmektedir.

1941 yılında dünyaya gelen Şefik, 1961'de Hava Kuvvetleri Fakültesinden mezun oldu. Bir müddet Mısır hava kuvvetlerinde pilot olarak görev yaptı. Uzay Stratejileri konusunda doktora yapan Şefik, 1984 – 1986 yılları arasında Mısır'ın İtalya Büyükelçiliği'nde askeri ateşe görevinde bulundu. 1996 yılında Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na getirilen Şefik, bu görevi 6 yıl yürüttü.

Aralık 2010'da Ahmed Şefik'in adı, Wall Street Journal tarafından yayınlanan 'Mübarek'in yerine geçebilecek isimler' arasında yer aldı. Yaklaşık bir ay sonra da Mısır'da halk ayaklanması başlayacak ve Mübarek, kitleleri durdurabilmek için Kahire'de bir Türk firmasına yaptırdığı havaalanı ile başarı grafiği yükselen Şefik'i, yeni hükümeti kurmak için görevlendirecektir.

11 Şubat 2011'de Mübarek'in devrilmesinin ardından Yüksek Askeri Konsey, yeni hükümeti kurma görevini yine Ahmed Şefik'e verdi. Ancak askerin bu tutumu, değişim hareketleri ve siyasilerin tepkisine neden oldu. 6 Nisan Hareketi, Mübarek'in ardından kalıntılarını da devirmek üzere, 4 Mart 2011 tarihinde, gösteri yapacağını açıklamasının ardından Şefik, 3 Mart 2011 tarahinde istifa etmek durumunda kaldı.

Devrim esnasında gençleri hafife almış ve Tahrir Meydanı'ndaki göstericiler için 'onlara şeker getireceğim' (Ecibhum Bumbuni) şeklindeki sözü tepki toplamıştı.

Mazbut ve tasavvuf ehli bir aileden geldiği bilenen Ahmed Şefik'e, Mısırlı Kıptiler oy vereceklerini açıkladı. Bazı sufi grupların da oyunu ona verme ihtimalinden söz ediliyor. Ülke dışında yaşayan Mısırlıların sandık başına gittiği 40 ülkede Ahmed Şefik, 13 aday arasında beşinci sırada yer aldı.

6- Muhammed Selim el Avva

İslam düşünürü ve kanun adamı meşhur avukat Selim el Avva, entelektüel birikimi ve başarılarla dolu bir geçmişe sahip, İslam dünyasının yetiştirdiği ender şahsiyetlerden birisi olarak bilinir. 22 Aralık 1942 yılında dünyaya gelen El Avva, Dünya Müslümanlar Birliği Genel Sekreterliği ve Mısır Diyalog ve Kültür Cemiyeti başkanlığı görevlerinde bulundu. Arap Müslüman – Hıristiyan Diyaloğu kurucuları arasında yer aldı. Halen Arap Dili Kurulu ve İKÖ İslam Fıkhı Kurulu üyeliği de yapmaktadır.

Dünyanın çeşitli yerlerinde onlarca konferansa katılan, İslami, kanuni ve kültürel makaleler kalame alan El Avva doktorasını, Londra Üniversitesi'nde yaptı. Doktora tezi 'karşılaştırmalı kanun felsefesi' idi. Farklı alanlardaki faaliyetleri ve çabalarından dolayı onlarca ödüle layık görüldü.  Selim el Avva, Aralık 2011'de Mısır Cumhurbaşkalığı için aday olduğunu açıkladı.

Fas 5. Muhammed Üniversitesi'nde 1985 yılında İslami ve Arapça dersleri programlarının hazırlanması konusunda müsteşarlık yaptı.

Kahire, Ayn eş Şems ve Riyad Üniversitesi'telerinde İslam Hukuku ve karşılaştırmalı kanun konusunda master ve doktora tezleri hocalığı yaptı.

İslam Bankaları ve Ekonomisi Enstitüsü uygulayıcı meclis üyeliği görevinde bulundu. Bahreyn'de Haliç Üniversitesi'nde görev yaptı.

Mısır Faysal Bankası kanun kurulu üyeliği görevinde bulunan El Avva,  Sudan'da Cafer Numeyri Hükümeti'nin düşmesinin ardından kurulan, İslam Kanunları Kontrol Komisyonu üyeliğinde de bulundu.


HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.