‘Şubat Ayı Şehadet Ayı’ etkinlikleri kapsamında İtalya'nın Como kentinde yaşayan Müslümanların, Mevlana Camiinde düzenledikleri programda, şehadet ve şehit konulu bir sunum yapıldı.

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda, İbrahim Buzrul gecenin anlamına binaen bir konuşma yaptı.

Buzrul,  “Allah ve Resulü bizlere şehadet kavramı hakkında neler söylüyorsa, bizlerinde şehadete o manayla bakmamız lazım. Şehit, Şehadet edendir. Allah-u Teâlâ ayeti kerimede, 'Allah yolunda öldürülenleri ölüler sanmayın aksine onlar diri olup Rableri katında rızıklandırılmaktalar.’ demiştir. Şehit odur ki, Allah'ın davasını dert edinmiş, yeri geldiği zaman canından vazgeçmiş kişidir.” dedi.

“Batıl davalar uğruna ölen kimse Şehit değildir.” diyen Buzrul, “Şehitlik kutsi bir davadır. Allah Resulü (sav) de şehitliği arzulamıştır. Peygamber efendimiz şehitliğe olan özlemini şöyle dile getirmiştir; “Muhammed'in nefsi elinde olan Allah'a yemin ederim ki Allah yolunda cihad edip öleyim. Sonra tekrardan cihad edip öleyim. Sonra yine cihad edip öldürüleyim.”

Şehitlerin ruhlarını teslim ettikleri anda acı çekmediklerini belirten Buzrul, “Şehit ölüm acısnı diğer insanlar gibi çekmez. Hatta hiç hissetmez diyebiliriz. Kanı yere dökülür dökülmez tüm günahları af olunur. Kanı tertemizdir. Sorgusuz sualsiz cennete gider. Bütün bu sıkıntılardan arınır. Allah'ın huzuruna tertemiz çıkar. İşte bu güzel makama erişmek için canımız feda etmemiz gerekir.” şeklinde konuştu. (Yunus Can-İLKHA)