Şanlıurfa'da farklı modellerdeki binlerce araç,çeşitli sebeplerden dolayı el konularak Yediemin garajlarına çekilip çürümeye terk ediliyor.

Devlet tarafından el konulan araçların belli bir süreden sonra ihaleye çıkarılması gerektiğini ve bununla ilgilenecek bir komisyonun kurulmasını isteyen görevliler yetkililere çağrıda bulundu.

Şanlıurfa dışındaki diğer illerde, el konulmuş olan araçların 1 yıldan sonra ihale yoluyla tekrar satışa çıkarıldığını söyleyen görevliler, Şanlıurfa’da da bunun uygulanmaması durumunda yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söylediler.

Konu hakkında İLKHA’ya konuşan Sivil Toplumu İzleme Platformu Başkanı Faruk Akbaş ve Yediemin otopark görevlisi Emin Beyaztaş, milli sermayenin heba olduğunu söyledi.

Akbaş, “Buradan Cumhurbaşkanımıza ve Başbakanımıza, Bakanlarımıza ve milletvekillerimize sesleniyorum. Yediemin oto araç garajlarında çürüyen katrilyon değerindeki milli servetimiz heba oluyor. Biz yaklaşık 2 yıldır bunun araştırmalarını yapıyoruz. Hepiniz görüyorsunuzdur birbirinden farklı modellerde motorlu vasıtalar çeşitli nedenlerden dolayı devlet tarafından el konulmuş, yağmurun ve çamurun altında çürümeye terk edilmiş durumdadır. Kanunun emrettiği gibi devlet tarafından herhangi bir nedenden dolayı el konulmuş olan araçların belli bir zaman diliminden sonra mutlaka ihale yoluyla satılması, milli servetimizin çürümemesini sağlayacaktır. Şu an yapılan uygulamada el konulan vatandaşların araçları, 10-15 yıl yağmurun altında bekletildikten sonra hurda olarak hurdacılara satılmaktadır. Bu bizim vicdanlarımızı sızlatmaktadır. Bu araçlar hepimizin malıdır. Çok zengin bir ülke değiliz. Böyle bir israf yapma hakkımız yoktur. Bu konuda yetkili kim ise göreve davet ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

300 bin TL’lik araçların 10-15 yıl sonra 2 bin TL karşılığında hurdacılara satıldığına dikkat çeken Akbaş, “Yediemin oto araç garajında yaptığım gezide sadece yan yana bulunan 4 aracın piyasa değerinin 300 bin TL olduğunu tespit ettim. Bu 4 aracımız 10-15 yıl sonra bin ya da 2 bin TL karşılığında hurdacıya satılacaktır. Ne olur bunları çürütmeden ihalesini gerçekleştirelim. Esas sorunlarımız bunlardır. Eğer bu konuda adım atılmazsa, hangi yetkili olursa olsun Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunacağız.” dedi.

Şanlıurfa’da 15 yıldır bunun ihalesinin yapılmadığını sözlerine ekleyen Akbaş, şöyle devam etti:

“Diğer illerimizde bunun uygulaması var. 1 yıldan sonra teslim alınmayan araçların ihale yoluyla satıldığını görmekteyiz. Ama Şanlıurfa’mızda 15 yıldır henüz bir ihale yapılmamıştır. Yediemin garaj sahipleri yer darlığından dolayı çok büyük mağduriyetler yaşamaktalar. Bu mağduriyetin giderilmesi için yetkililerimizi göreve davet ediyoruz. Umuyoruz bu sorun biran önce çözülür.”

Araç sahiplerinin gümrük tarafından el konulmuş araçlarını mahkeme yoluyla bile alamadığını söyleyen Akbaş, son olarak şöyle konuştu:

“Araç sahiplerinin birçoğu el konulma gerekçesinden dolayı bu araçlarını geri alamıyorlar. Ya kesilen cezaların çok olmasından dolayı, ya da gümrük tarafından el konulmuş araçları mahkeme yoluyla alamıyorlar. Zaten kanunun burada emredici hükümleri var. Belli bir süre zarfından sonra alınmayan araçlar, mahkeme kazansa dahi onun şartları yerine gelecek ve vatandaş mağdur edilmeyecek. Ama biz diyoruz ki, siz belli bir süreden sonra ihalenizi yapın, bu parayı ya devlete irat kaydedin, eğer hak sahibi hakkını kazanmışsa hak sahibine teslim edin. Bu araçları orada çürütmeyin. O araçların orada çürümesinin ne devlete ne de vatandaşlarımıza faydası vardır.  Hepimizin gözleri önünde çürüyen bu servetimiz gerçekten vicdanlarımızı sızlatmaktadır.”

Milli Emlak Müdürlüğü’nün bir komisyon kurmasını talep eden Yediemin otopark görevlisi Emin Beyaztaş, “Trafikçe otoparklarda terkedilen araçlar çıkmadığı zaman çürümeye terk ediliyor. Bu da milli servetin heba olmasına, milletin zararına sebebiyet veriyor. Ayrıca otoparklarda yer sıkıntısı oluyor, çıkmayınca da biz bunun ücretini tahsil edemiyoruz. Burada Mili Emlak’ın bir an önce bu konuyla ilgilenmesi lazım.  Gerekirse bir komisyon kurulması ve trafik, Mili Emlak kurumların, bunların tasfiyesine gitmesi lazımdır. Tasfiyeye giderse hem vatandaş kazanacak hem biz bu külfetten kurtulacağız. Hem de devletin kasasına para girecektir. Yoksa bu araçlar burada çürüyor.” dedi.

“Şanlıurfa’da 2-3 bin tane araç, 10-15 bin civarında da motosiklet var”

Milli Emlak Müdürlüğü’ndeki görevlilerin işlerini takip etmediğini söyleyen Beyaztaş, “Şanlıurfa’da aşağı yukarı 2-3 bin tane otoparklarda duran araçvar. 10-15 bin civarında da motosiklet var. Bunlar değerlendirilirse ekonomiye, hem katkı sunmuş olur, hem de milletin, vatandaşın sıkıntıları, ayrıca otoparkçının da mağduriyeti giderilmiş olur. Batı’da bu işlere biraz daha esnek davranılıyor ve o işlemi takip ediyorlar. Burada takip eden yok. Milli Emlak’ta bir kişi bırakmışlar, işle ilgilendiği yok, işe baktığı da yok. Başka başvuracağımız merci yoktur. Valiliğe de daha önceden müracaat ettik. O anda Milli Emlak’ı aradı, defterdarlığı aradı ama bir sonuç çıkmadı. Biz de bu şekilde bekliyoruz.” ifadelerine yer verdi.

Vatandaşın ise cezaların çok fazla olmasından dolayı araçlarını çıkarmak istemediğini söyleyen Beyaztaş, “ Vatandaş aracını  çıkarmak istediğinde biz yardımcı oluyoruz. Resmi fiyattan kalan parayı hesaplamaya kalkışırsak,  3 tane araç satılsa parası ödenemez. Bunu bildiğimizden dolayı gelenlere yardımcı oluyoruz. Ama vatandaş da haklı olarak 3-5 sene yatan bir aracı çıkarmak istemiyor. Milli Emlak’tan, trafik müdürlüğünden ya da bu işle ilgilenen kurumlardan isteğimiz, bir komisyon kurmaları, bu araçları  milli ekonomiye kazandırmaları, bizim de mağduriyetimizin önlenmesidir. Bu şekilde hem vatandaş, devlet kazansın, hem de biz bu külfetten kurtulalım.” şeklinde konuştu.

İLKHA