Şehirlerde gecekonduların yoğunlaştığı semt ve mahalleler çarpık yapılaşmanın olduğu, alt yapı sorunlarının en üst seviyede olduğu, kirliliğin dorukta olduğu yerlerdir. Sokaklar dar olduğundan çöp arabaları giremez. Dolayısıyla çöpler yığılır. Alt yapı yetersiz olduğundan çoğu noktada kanalizasyon patlaması olur ve ortalığı lağım suyunun altında bırakır. Geçim genelde karton ve hurda toplama ile yapıldığından her tarafta karton ve hurdalık yığınları vardır.

Bu tür yerler çarpık kurulmuş olduğundan şehir görüntüsünü bozmakta, hem sağlam yapılmadığından depremlerde en fazla hasar görmekte, hem de dere yataklarında kurulduğundan sellerin altında kalmaktadır. Daha bu sene gelen sağanakla beraber birçok yöreyi su bastı. Özellikle dere yataklarında kurulan yerlerde evler sular altında kaldı. Can kayıpları yaşandı. Maddi hasarlar oldu. Özellikle ev eşyaları harap oldu. Hayvanlar telef oldu. Kimi işyerlerinin eşyaları selle beraber akıp gitti. Kimileri aracı ile beraber sulara kapıldı ve cesedi bile bulunamadı.

Adli vakalar, hap ve uyuşturucu satıcılığı, hırsızlık vb. vakalar daha çok buralarda yaşanır. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana ve Diyarbakır gibi illerin yanında birçok il ve ilçelerde böyle semt ve mahalleler mevcuttur. Kimi yerlerde bu tür yerler şehrin tam ortasındadır. İstanbul Yahya Kemal’de daha bir iki yıl önceye kadar bir günde onlarca hırsızlık, kavga vb. adli vaka ile karşılaşılırdı. Burada bir tasfiye ve kentsel dönüşüme gidildikten sonra olaylar büyük oranda azaldı. İstanbul Gaziosmanpaşa, Şişli Kuştepe, Ankara Çankaya ve daha birçok ilde bu tür yerlerde daha gözle görülür elle tutulur bir çalışma yapılmış değil.
Kentsel dönüşüm adı altında başlatılan proje çerçevesinde 16 ilin emniyet müdürü, şehirlerinde suçla anılan bölgelerin kentsel dönüşüm kapsamında öncelikli yıkım bölgesi olarak belirlenmesi amacıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu. Aralarında İstanbul, Ankara, İzmir, Adana ve Diyarbakır gibi şehirlerin de bulunduğu 16 il emniyet müdürlüğü, şehirlerinde adı suçla anılan bölgelere kentsel dönüşüm çalışmalarında öncelik verilmesini talep etti. Bakanlığa ulaştırılan öncelik talebi dosyalarında, söz konusu suç bölgelerinde özellikle terör, uyuşturucu ve asayiş sorunlarının yaşandığına dikkat çekilerek, bölgenin sosyal yapısı ve imar durumu hakkında bilgiler aktardılar.

Kentsel dönüşüm ile beraber bu semt ve mahallerin yeni bir görünüme kavuşacağı, daha sağlam binaların yapılacağı, deprem ve sellerden daha az zarar göreceği kesin. Asayiş sorunlarına da bir nebze fayda sağlayacağı kesin. Ancak bu bölgelerde ki eğitim seviyesi yükseltilmeden, camiler yapılarak semt ve mahalle çocuk, genç ve yaşlılarına Allah’a ve Ahiret gününe iman aşılatılmadan, meleklerin daima bizi gözetlediği ve amellerimizi yazdıkları kavratılmadan, Peygamber ve sahabe ahlakı kendilerine en iyi şekilde belletilmeden iyi bir neticeye ulaşılamaz.

Ketsel dönüşüm çerçevesinde şu sorular da cevap bekliyor:

Bu kentsel dönüşüm hakkaniyet çevresinde yapılacak mı?

Evleri yıkılan ve arazilerine ev yapılanlara metre kareye karşı kaç metre kare yer verilecek?

Mustakil iki katlı bir evi olanlara kaç kat ev verilecek?

Yapılan bu yerleşim yerleri içinde cami, okul, sağlık ocağı, oyun parkı, yeşil alan vb. yerler olacak mı?

Evler ne kadar sürede tamamlanacak?

Evler istenen sürelerde tamamlanabilecek mi?

Verilen sözlere ne kadar güvenilebilir?

Evler yapılıncaya kadar kira yardımı yapılacak mı?

Evlerin taşınabilmesi için taşınma paraları verilecek mi?

Herkesin başını yastığına rahatlıkla koyup afet derdi yaşamayacağı, her türlü alt yapısı gerçekleştirilmiş, camisi, okulu, sağlık ocağı, oyun parkı vb. imkânların olduğu bir eve kavuşması temennisi ile Allah’a emanet olun.