"Kimse Şeyh Said'in davasını, İslam'dan başka yönlere çekmesin''
Bölge alimlerinden Molla Yahya Yılmaz, Şeyh Sait kıyamının İslam ve iman davası olduğunu ve Allahın dinine hakaret edildiği için yapıldığını belirterek, "Kimse Şeyh Said'in kıyamını İslam ve İman davasından başka yerlere çekmeye çalışmasın" dedi.
MUŞ- Bölgenin saygın alimlerinden Molla Yahya Yılmaz Hoca,Cumhuriyetin kurulduğu yıldan beri, temeli İslam'a dayalı bir sistem olmadığından, insanları rahatsız ettiğini, özellikle de Kürdistan'daki alimler, Cumhuriyetin baskılarından son derece rahatsız olduğunu belirterek, Şeyh Said kıyamının, Cumhuriyetin baskıları sonucu meydana geldiğini söyledi.
"Şeyh Sait hazretlerini kıyamı sadece İslam ve Allahın şeriatını muhafaza etme davasıydı.''
Şeyh Said'in, kıyama kalkınca çeşitli iftiralara maruz kaldığını dile getiren Yılmaz Hoca, "Aynen günümüzde Müslümanlara, İslam düşmanları tarafından iftiralar atıldığı gibi, Şeyh Sadid de, İngiliz ajanı olmakla itham edildi ve 'İngilizlerden para almış' gibi iftiralara maruz kaldı. Tarihten ve büyüklerimizin bize anlattıklarından öğrendiğimiz kadarıyla, Şeyh Said'in kendisine isnat edilen bu iftiralarla uzaktan yakından hiç bir ilgisi yoktur. Allah kendisinden razı olsun. O sadece İslam için kıyam etti. Cumhuriyetin kurulmasıyla beraber insanlara dayatılan kanunların İslam'la bir alakasının olmadığını söylemiş ve buna karşı kıyam etmiştir'' ifadelerini kullandı.
Dağıstanlılar daŞeyh Said kıyamına destek verdiler
Kıyamım başladığı dönemlerde bu bölgede yaşayan Dağıstanlıların da (Çeçen halkı) kıyama desek vermek üzere Şeyh Said ile görüşmeler yaptıklarını ve bizzat kendi babasının, bölgeler arası geçişlerinde Şeyhe destek olduğunu belirten Yılmaz Hoca," Bölgede yaşayan Dağıstanlılar, Varto'da şeyh ile görüşmeye giderler. Aralarında Molla Zahit adında bir alim de vardır ve bu zat Türkçe bilmeyen biridir. Şeyh Said de Çeçence bilmediğinden, Arapça konuşurlar ve bu görüşmenin neticesinde Şeyh, halktan tam bir destek alır. Fakat Çeçenler azınlık oldukları için, Varto'da Şeyh ile bir araya gelmekten çekinmişlerdir. Bununla beraber Şeyh Said'ten desteklerini çekmemişlerdir.''dedi.
Şeyh Sait'e desteklerinden dolayı babam nezarete atıldı
Yılmaz Hoca konuşmasının devamında, "Şeyh Said, İran'a geçmek istediğinde eniştemiz olan Şeyh Mahmut'tan, kendilerini Murat nehrinden geçirmesini istemişti. Çünkü karşı tarafta kendisine tuzak kurulduğunun bilincindeydi. Şeyh Mahmut'ta durumu babama izah ediyor. Hal böyle olunca civar köylerdeki muhtarlar Şeyh Mahmut'u şikayet ediyorlar ve neticede asker, babamın kayığını nehrin ortasına salıp, taşlarla doldurup batırıyor. Devlet babam ile Şeyh Said arasındaki münasebeti öğrenince, Şeyh Mahmut ile hanımını alarak Güroymak'a (Norşén) gidiyorlar ve orada tutuklanarak cezaevine konuluyorlar. Babam Şeyh Mahmut'a sadece para karşılığında rehberlik yaptığını ve Şeyhten parasını almak istediğini ifade ederek, kendisinin serbest bırakılmasını istiyor ve bir şekilde serbest bırakılıyor. Daha sonra Şeyh Mahmut'un tavsiyesi üzerine, Bitlis'teki ileri gelen kişiler devreye sokularak Şeyh Mahmut kurtulup Suriye'ye geçiyor." sözlerine yer verdi.
Vicdan ve insaftan yoksun olanlar bu davayı farklı yönlere çekmeye çalışmaktadırlar.
Şeyh Sait kıyamını bu yönüyle anlatmasının sebebinin, bölgede yaşayan Çeçenler olarak, yapılan kıyamın sadece İ'la-i Kelimetullah için olduğuna ve buna bizzat kendi babasının şahit olduğunu vurgulamak amacının yattığını belirten Yılmaz Hoca, "Vicdanı tam olan insanlar şunu iyi bilsinler ki, Şeyh Said, sadece İslam dini için kıyam yapmıştır. Çünkü şeyh Said kıyam ettiğinde, dünyevi olarak sahip olduğu her şeyinden vazgeçmiştir. Fakat vicdan ve insaftan yoksun olanlar, bu davayı farklı yönlere çekmeye çalışmaktadırlar." dedi.
Dünya ve Ahret'in saadeti İslam dinindedir
Konuşmasının son bölümünde Müslüman halka vahdet çağrısında bulunan Yılmaz Hoca, "Benim kıyam hakkında bölge halkına mesajım şudur; Dünya ve ahretin saadeti İslam dinindedir. Resulullah bu dünyadan göçerken bize Kuran ve Sünneti emanet bırakmıştır. Bizler Kuran ve sünnete yapıştığımız sürece yolumuzu asla şaşırmayacağız. Allah (cc) bize ve tüm dünya Müslümanlarına, Kuran ve Sünnet üzerinde birleşmeyi nasip etsin.'' diye konuştu. (M. Şirin Çağlayan-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.