Küçük Ammar’ın tek isteği arkadaşları gibi koşup oynamak video foto
Suriye’deki iç savaştan kaçarak Mardin’in Kızıltepe ilçesine yerleşen Suriyeli aile, ayak kasları gelişmediği için tekerlekli sandalyeye mahkûm olan oğullarının tedavisi için yetkililerden yardım bekliyor.
Suriye’nin Haseki kentinden 2,5 yıl önce, Eşi Zeynep Musa (36), çocukları Ammar İsmail (13), Henadi İsmail (10), Lorin İsmail (7), Ahmet İsmail (3) ile gelerek Kızıltepe'ye bağlı Büyük Boğaziye (Boğaziya Mezın) Mahallesine yerleşen İsmail Muhammed (41) ayak kasları gelişmediği için yürüyemeyen oğlu Ammar'ın tedavisi için yetkililerden ve hayırseverlerden yardım bekliyor.
4 çocuk babası Suriyeli İsmail Muhammed, köyde sulama işi yaparak ailesini geçindiriyor. Oğullarının yürümeye başladığı zaman hastalığını fark ettiklerini belirten çaresiz anne-baba maddi imkânsızlıktan dolayı çocuklarını donanımlı hastanelere götüremediklerinden dert yandılar.
Oğullarına “ayak kasları gelişmiyor” teşhisi konulduğu ve orada tedavisi yapılamadığı maddi imkânsızlıktan dolayı başka bir yere götüremediklerini belirten acılı anne-baba, ilk yıllarda çocuklarının yürüdüğünü ifade ederek, yaşı ilerledikçe çocuğunun hastalığının da ilerlediğini söyledi.
“Oğlum yürümeye başladığında hastalığını fark ettik”
Maddi imkânları olmadığı için oğlunu tam teşekküllü bir hastaneye götüremediğini belirten baba İsmail Muhammed, “Suriye’de yaşanan iç savaştan sonra maddi imkânsızlıktan dolayı eşim ve 4 çocuğumla birlikte Suriye’nin Haseki kentinden Kızıltepe’ye bağlı Büyük Boğaziye köyüne yerleştik. Oğlum Ammar yürümeye başladığında yürümesinde anormallik vardı. Doktora götürdük. Doktorlar, ayaklarındaki kasları çalışmıyor dediler. Bu hastalığın tedavisi yok dediler. Bizim de maddi imkânlarımız olmadığı için daha donanımlı bir hastaneye götüremedik. İlk başta zorlanarak da olsa yürüyordu. Ama yaşı ilerledikçe hastalığı da ilerledi şimdi ise hiç yürüyemiyor.” diyerek dert yandı.
“Oğlumu Diyarbakır’a götürdüm her defasında farklı sorunlarla karşılaştım”
Türkiye’ye geçiş yaptıktan sonra oğlunu birkaç defa Diyarbakır’a götürdüğünü her defasında sorunlarla karşılaştıklarını belirten çaresiz Baba, “Türkiye’ye geldikten sonra ilk önce oğlumu Mardin’e götürdüm. Bizi Diyarbakır’daki Fakülteye sevk ettiler. İlk gittiğimizde sevkiniz yok dediler. İkinci defa gittiğimizde doktor yok dediler. Üçüncü defa gittiğimizde ise artık Suriyelilere bakmıyoruz dediler. Biz de yabancı olduğumuz için geri döndük.” diyerek çaresizliğini dile getirdi.
Oğlunun tedavisi için yetkililere seslenen Suriyeli Baba, “Oğlumun tedavisi için onu İstanbul ya da Ankara’ya götürmek istiyorum ama maddi imkansızlıktan dolayı götüremiyorum. Cumhurbaşkanından, Başbakandan ve hayırseverlerden oğlumun tedavisi için yardım bekliyorum.” dedi.
“Paramız olmadığı için oğlum tekerlekli sandalyeye mahkûm oldu”
Maddi imkânsızlıktan dolayı oğlunun tekerlikli sandalyeye mahkûm olduğunu ve gözyaşları içerisinde çaresizliğini dile getiren Suriyeli anne Zeynep Musa, “Oğlum ilk yürümeye başladığında zorlanıyordu doktora götürdük. Kasları çalışmıyor dediler. Hastalığı teşhis edilince paramız olmadığı için onu donanımlı hastanelere götüremedik. Ve böyle kaldı. Şimdi ise hiç yürüyemiyor. Tekerlekli sandalyeye mahkûm oldu. İhtiyaçlarını ben karşılıyorum ama artık büyüdüğü için babası evde olmasa ihtiyaçları için onu kaldıramıyorum.
“Oğlum arkadaşları gibi koşup oynayamadığı için kahroluyor”
Ne dışarı çıkabiliyor ne de kardeşleri veya arkadaşlarıyla oynayabiliyor. Sürekli kendini ezik hissediyor. O da ikide bir bana soruyor, “anne neden böyle oldum? Niçin ben de kardeşlerim gibi yürümüyorum? Neden oynayamıyorum?” onu bu halde gördüğümde kahroluyorum. Bazen tekerlekli sandalyeyle dışarı çıkarıyoruz çocuklar onunla alay ediyorlar bazıları onu dövüyor kendini savunamıyor. Hayırseverlere sesleniyorum lütfen oğlumun tedavisi için bize yardım etsinler.” Dedi.
“Bir an önce iyileşip arkadaşlarım gibi koşup oynamak istiyorum”
Küçük Ammar ise, bir an önce iyileşip arkadaşları gibi koşup oynamak istediğini belirterek, “Arkadaşlarım top oynadığı zaman onlara baktığımda çok üzülüyorum. Ben de onlar gibi oynamak istiyorum ama oynayamıyorum. Bazen beni dövüyorlar kendimi savunamıyorum. Bir an önce iyileşip arkadaşlarım gibi koşup oynamak istiyorum.” dedi.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.