Büyük şeytan Amerika ve yandaşları siyonist çetenin önünü açmak, büyük israil’e zemin hazırlamak, mukaddes Kudüs’ü necis çetenin ebedi başkenti haline getirmek, Filistin halkını kendi topraklarından kalıcı olarak çıkarmak adına “Yüzyılın Anlaşması” dedikleri hain planlarını uygulamaya çalışıyorlar.

Adına anlaşma dedikleri bu ihanet planı gerçekleşirse siyonist çete İslam topraklarında kalıcı olacak. Kalıcı olmakla kalmayacak büyük bir devlete dönüşecek. Ümmetin mukaddes toprakları ümmetin en azılı düşmanlarına yurt olacak. Ümmetin kalbine paslı bir hançer saplanacak. Ümmetin düşmanları ümmet topraklarının göbeğinde çok güçlü ileri bir karakola sahip olacaklar ve buradan ümmete yönelik fitne politikalarını hayata geçirecekler. Buradan ümmetin vahdetine, özgürlüğüne, kardeşliğine, hatta varlığına ölümcül saldırılar gerçekleştirecekler. Ümmet coğrafyalarında, İslam beldelerinde İslam düşmanı kesimlerin, grupların hâkimiyeti için gizli saklı bin bir tuzak kuracak, hain planları devreye sokacaklar.

Bu hain projeyi durduracak olanlar kuşkusuz mücadeleci Müslümanlar ve tüm İslami hareketlerdir. Bağımsız olma kararlılığında olan İran ve Türkiye’nin birlikteliğidir. O yüzden İslami hareketler ve bağımsızlık mücadelesi veren bu ülkeler özellikle son iki yıldır yoğun bir saldırı altına alındılar. Türkiye’ye yönelik darbe girişimi ve yaptırımlar ile İran’a yönelik savaş tehdidinin ve ölümcül ekonomik yaptırımların nedeni de budur. Amaç zayıf düşürmek ve siyonist çeteyi mukaddes topraklarda kalıcı kılacak hain plana karşı elini kolunu bağlamaktır.

İran’a gözdağı veriliyor. Amerika ve yandaşları İran’a, “Rahat dur. Projelerimize direnme, bize ayak bağı olma. Bak biz devasa bir güce sahibiz. Seni perişan ederiz. Gerekirse nükleer silahlarla şehirlerini cehenneme çeviririz. Seni haritadan sileriz. Ayağına doladığımız Suriye fitnesinden ötürü İslam dünyası da sana öfkeli. Kimse sana sahip çıkmaz. Bak haftalardır seni vurmakla tehdit etmemize rağmen hiçbir İslam ülkesinden ciddi bir tepki gelmedi. Sen kendi derdine düş. Biz Yüzyılın Anlaşması projesiyle büyük israil’i kuracağız. Buna engel olmaya çalışma. İşimizi zorlaştırırsan seni yakarız.” Diyor.

Bu zavallılar İran’ı, Osmanlının torunları olan Anadolu’nun halklarını ve Şeyh İzzettin El Kassam, Ömer Muhtar gibi direniş önderlerini rehber edinmiş Müslüman Arap halklarını tanısaydılar böyle yüksekten tehditler savurmazlardı. Bu zavallılar Müslümanların tarihini hiç okumamışlar. Allah’a sarıldıkları takdirde hiçbir şeytani gücün ümmetin öfkesi karşısında tutunamayacağını bilmiyorlar.

Kudüs ve mukaddes Filistin Siyonist çeteye yurt değil ancak mezar olur. Ümmetin namusu ekber-i olan Kudüs hiçbir zaman düşmeyecek! Kudüs’ü asla düşürmeyeceğiz! Amerika ve yandaşları kurdukları hayallerle birlikte cehennemi boylayacaklar. Ümmetin direnişçi çocukları ümmetin kalbine saplanmış ve ümmetin arasında sürekli fitne, tefrika ve karmaşa yaratmak için çalışan Siyonist çeteyi tarihe gömecekler.

İsrailin zevali yakındır. İsrail yok olmaya mahkûmdur. O gün her zamankinden daha yakındır. Kâfirlerin tuzakları Allah’ın tuzağı karşısında pek zayıftır. Ümmet olarak yeter ki Allah’a dönelim, Onun yüce emirlerine kulak verelim. Safımızı netleştirip Kudüs’e, Kudüs davasına sahip çıkalım.

Ümmetin kurtuluş ve vahdetini arzulayan Müslümanlar olarak Kudüs davası etrafında birleşmek için Kudüs Gününde meydanları hınca hınç dolduralım. Kudüs’ün büyük namus olduğunu ve onu asla düşürmeyeceğimizi, bu uğurda bütün dünya ile savaşmaktan çekinmeyeceğimizi haykıralım. Kudüs’ü, Filistin’i İslam ümmetinden çalmak isteyen azgın düşmanı hayal kırıklığına uğratalım.