“Kürd” isminin kökeni ve anlamı hakkında çok sayıda görüş ve teori bulunmaktadır. Hepsinin de kendince tutarlı tarafları vardır. Bu teorilerin çoğunu saygıyla karşılıyoruz ama biz Kürd lafzının Arapçadaki manası üzerinden konuyu ele alarak bazı hususları izah etmeye çalışacağız. “Kürd” isminin Arapça olduğunu iddia etmiyoruz. Arapçanın bir araba gibi her dil ve kültüre sirayet edici kabiliyeti olduğu gerçeğinden hareketle bu açıdan bir pencere açmak istiyoruz. Kürd lafzı kök olarak Arapça'da geçiyor. Biz de bunun üzerinden bir izah getireceğiz.

Arapçada “Kürd” kelimesi temel olarak iki mana ifade etmektedir:

Ecnebileri kovmak ve tart

Boyun ve boğaz

Arapçadaki manası ile Kürd lafzı, bu simi taşıyan halkın sosyal ve psikolojik kodlarını acayip bir şekilde izah ediyor ve bugünkü durum ve şartlarla harika bir uyum arz ediyor.

Genel olarak sarp dağlık bir bölgede ve derin boğazlarda yaşayan Kürdler hem kendileri hareket halinde olmuş hem de ecnebileri bölgelerinde kabul etmemiştir. Dikkat edilirse ecnebilerden söz ediliyor. Gerçekten Kürdler ecnebileri bölgelerinde kabul etmemiştir. Zira Kürdlerde “ecnebi-yabancı” tanımı inanç esaslıdır. Kürdler tarih boyunca ecnebileri kabul etmemiş, bunları kovalamış ve tart etmiştir.

Kürdler, özgürlüklerine ve doğal fıtrata olan düşkünlükleri nedeniyle dağlık bölgelerde yaşamı tercih etmiş ve her zaman kritik boğazları tutarak ecnebilerin boyunduruğunu reddetmiştir.

Kürdler bugün yine isimlerinin kodlarını taşıyor. Birileri “ecnebi” mefhumu üzerinden kodlarındaki bu saklı enerjiyi harekete geçirmeye çalışıyor. Birileri onların(Kürdlerin) İslâm ümmetinin unsurları olan Arapları ve Türkleri “ecnebi” olarak algılamaları için çalışıyor.  Bunların yerine Kürdlerin her zaman ecnebi ve cünüp olarak bilinen Amerikalıları, Rusları yerli gibi kabul ettirmeye çalışıyor. Fakat bu asla tutmayacaktır. Çünkü “Kürd” isminin kodları ilahidir. Bir kavme ismini bir ayet olarak Allah verir. Dolayısıyla bu isme layık görülen Kürdler kodlandıkları şekilde hareket edecektir. Ecnebiyi ecnebi; yabancıyı yabancı görecek, yakın ve dost olanı da net ve kesin bir şekilde ayırt edecektir. Çünkü Kürdlerin kodları çok kolay bir şekilde kimin kovulması gerektiğini, kimin tart edilmesi lazım geldiğini tespit eder. Kodlarıyla cünüp olan ile olmayanı çok rahat bir şekilde belirleme basiret ve ferasetine sahiptirler. Kürdlerin kodları asla Arapları ve Türkleri “ecnebi” olarak algılamaz. Asla bunlara karşı düşmanca bir tavır içine girmez. Evet, hakkını hukukunu talep edebilir. Ama bu yabancılaşma ve ecnebileşme kodları üzerinde olmaz, olamaz.

Birileri Kürd isminin kodlarıyla oynayarak ecnebi ve boyun üzerinden bir şeyler tezgâhlıyor ama bu beyhude bir çabadır. Evet, Kürdlerin kodları ecnebileri kabul etmez. Onları dost ve kardeş olarak algılamaz, derhal onlara karşı teyakkuza geçer. Onları tart eder. Boynunu onlara teslim etmez.

Kürd isminde boğaz önemli bir şifredir. Bugün Kürd coğrafyası çok stratejik bir boğaz hükmündedir. Birileri Kürdlerin kodlarında “ecnebi hatta cünüp” olarak algıladığı güçleri bu stratejik boğazdan geçirmeye çalışıyor ama bu plan hiçbir zaman tutmayacaktır. Eğer ecnebiler bu boğazdan geçecek olursa bu ümmetin bütün unsurları boğazı sıkılmış, boyunduruk altına alınmış olacaktır. Bu nedenle Kürd halkı böyle bir hesabın parçası olmayacaktır.

Kürd ismi kovar, tart eder. Boğazının sıkılmasını, boyunduruk altına alınmayı kabul etmez. Bu onun isminin gizli kodlarındandır. Onun gizli savunma mekanizmasıdır. Kimse Kürdlerin isminin ana harfleri olan “k-r-d-Kürd” harflerinin yer değiştirerek  “k-d-r-keder” olmasını beklemesin. Ecnebiler kederdir. Kürd zaten özgürdür. Onun özgürlüğü kodlarında saklıdır.

Malum şer güçler bu kodlarla oynuyor. Ama bu o kadar kolay değildir. Çünkü Hak Teâlâ'nın verdiği ismin kodları değişmez, bu, Allah'ın ayeti ve sünnetidir.