15 Temmuz çığırtkanlarını diyorum. Aksi takdirde milleti soğutacaklar, milletle 15 Temmuz arasına mesafe girecek diye korkuyorum.

Unutulmasın ki bu milletin tamamına yakını 15 Temmuz direnişine katılmıştır. Doğusundan batısına herkes ihanetin karşısına dikilmiştir. Oluşturulan direniş cephesi gereği kimileri canlarını feda etmiş, kimileri yaralanmış. Hiç kimse bulunduğu mevziden geri adım atmamıştır.

Gerçekten bu millet 15 Temmuz'da tarihe geçecek bir kahramanlık göstermiş, bu kahramanlık aynı zamanda tahminlerden öte büyük bir ihaneti engelleyip kahr-u perişan etmiştir.

Bugün herkes 15 Temmuz'un yıldönümü münasebetiyle bu başarıyı anma etkinliklerinde kendisine yer bulabilmelidir. Veya bir başka deyişle, bu kutlamalarda millet bizzat kendisini bulmalıdır.

Fakat benim bir endişem var. Bir takım çığırtkanların buna engel olmasından korkuyorum. Milletin tamamına yakınının bu zaferini küçültmelerinden, özelleştirmelerinden, bazı azınlıklara, bir iki partiye, hatta o partiler içinden de küçük gruplara mal etmelerinden korkuyorum.

15 Temmuz'u ihya etme adına sahneye çıkan, ekranları tapulayan, mikrofonlara el koyanlara iyi dikkat etmelidir sayın yetkililer. Halkımız kendisini bulamıyor bu çığırtkanlarda.

Kurtuluş savaşı adına yapılan kutlamaların hiç birisine milletin ciddi bir katılım göstermediğinin sebepleri üzerinde hiç düşündünüz mü?

Söyleyin, Kurtuluş savaşını oluşturan zafer ve başarılardan hangisine insanımız kitleler halinde katılıyor? Çünkü birileri o kutlamaları kendi ipoteklerine almışlar, hedefinden saptırmışlardı.

Mesela 30 Ağustos'ta ülkeyi işgal eden Batılı güçler değilmiş ve sonunda mağlup edilenler de sanki padişahmış, dindar insanlarmış gibi anma törenleri yapıldı hep. Geçit törenlerindeki tankların ve topların namluları bu ülkeyi işgal eden batılılara değil de ülke insanının kendisine çevrili olurdu hep. Sizin anlayacağınız bu bayramlar hep CHP'nin bayramı, Kemalistlerin bayramı oldu ve insanımız bundan dolayı hiç bir zaman kitleler halinde katılmadı. Hazır kıt'a olarak öğrencilerin başında patladı kabak.

Şarlatanların, çığırtkanların, kraldan fazla kralcı geçinenlerin eliyle 15 Temmuz'un başına da benzer bir belanın gelmesinden korkarım.

Gönül ister ki ilk gün bu direnişe katılamayanlar, o gün olup biteni tam anlayamayanlar, ikna olamayanlar bile bugün artık ikna olmuş ve inanmış olarak bu etkinliklere katılmalı, katılım büyüdükçe büyümelidir.

Böyle olması gerekirken meydanlardaki, ekranlardaki ayırımcı, itham edici, kalabalıklar içinden hain arayıcı çığırtkanlar vasıtasıyla bu ateşin söndürülme tehlikesini seziyorum.

Yetkililer bu şarlatanlara, çığırtkanlara kesinlikle yetki vermemeli, hiç bir yerde bunları öne çıkarmamalıdır.

Unutulmasın ki bu şarlatanlar ve çığırtkanlar hep iktidar adına ekranlarda ve mikrofon başlarında olacaklar.