Malezya'da Kuala Lumpur Forumu'nun beşincisi düzenleniyor, malum. 2014 Kasımında düzenlenen ilk toplantıdan bugüne, şimdiki tesiri olmamıştı, kuşkusuz. İhtimaldir ki, düzenleyiciler de şu an biçilen rolü tahmin etmemişlerdir. En azından, bu te'sirle.. 

Zira ikincisi 2015 Kasımında Malezya'da, üçüncüsü 2016 Kasımında Sudan'da ve de dördüncüsü 2018 Nisanında İstanbul'da düzenlenen ve yılda bir olması öngörülen toplantıların hiçbiri bu kadar dikkat çekmemişti.

Siyonizm ve emperyalizmin, baş düşmanlarından gördüğü önemli İslami hareketlerin başını çektiği foruma, Cumhurbaşkanı Erdoğan da dahil bazı önemli Müslüman devletlerin başkan ve idarecilerinin katılması tek değildi, bu denli ilgiye sebebiyet veren şey. Tam da bu süreçte "Müslüman Ülkeler Birliği" anlamına gelebilecek söylem ve adımlar idi elbette, muhatapları ürküten.

Zira Suud merkezli eksen, girişimi 'ciddi bir tehlike' addediyor. Bu girişimin İslam İşbirliği Örgütüne alternatif olmasından çekiniyor. Malum, Filistin işgaline karşı Müslüman devletlerin ortak hareket etmesi ihtiyacı, o zamanki ismi ile İslam Işbirliği Konferansı örgütünün kurulmasını gerektirmiş, lakin zamanla sadece Suud'un tahakküm ettiği ve onun belirlediği siyasetle sınırlı kalan bir kuruma dönüşmüştü.

İşte bu alternatif olma ihtimali bile Suud'un öfkelenmesine, hızlıca atraksiyonlar yapmasına yetti. Önce, iki senedir boykot ettiği Katar ile "musalaha" adıyla görüşüp vazgeçirmeye çalışan Suud, istediğini elde edememiş olsa da Pakistan, Endonezya gibi ülkelerin temsil düzeyini etkilemeyi başarmışa benziyor. Özellikle de Pakistan Başbakanı İmran Han'ı katılmaktan vazgeçirerek..

Kulislere göre, görüşmede Veliaht İbni Selman, 'yardım' kartını ileri sürmüş. Petrol gibi büyük servetler bunların elinde olduğu süre boyunca bu tarz kısmi ve geçici "başarıları" da onlara çok görmeyivermek gerek! Hani, akla Hz Musa'nın, Firavun ve ileri gelenlerin malları ile ilgili Allah Teala'ya: "Rabbimiz! Sen Firavun ve kavmine dünya hayatında zinet ve nice mallar verdin. Rabbimiz! İnsanları senin yolundan saptırsınlar diye mi?... Rabbimiz! Onların mallarını yok et, kalplerine sıkıntı ver!." şeklindeki münacâtı da gelmiyor değil..

Lakin, görünen o ki, bu devasa servet de hızlıca tükeniyor. Hele, Hamas başta olmak üzere hatırı sayılır bazı İslami hareketlerin temsilcilerinin üst düzey iştiraki bunların gayzını, bizlerin de ümidini artırıyor. Kuala Lumpur Forumu'nun bu seneki toplantısının bu denli önemli sonuçları olur mu, ilerleyen süreçte hep beraber göreceğiz inşaallah.

Ama siyonistleri, emperyalistleri ve uşaklarını bu kadar ürkütmüşse, işler yolunda gidiyor demektir.