Mazlum-Der'den ANF'ye yalanlama
Mazlum-Der Van Şube Başkanı Yakup Aslan, dün ANF'de yer alan "Mazlum-Der: Özgür-Der'in değil Kürt halkının yanındayız" başlıklı haberin yorum olduğunu ve kendisine ait böyle bir ifadenin olmadığını söyledi.
VAN - Mazlum-Der Van Şube Başkanı Yakup Aslan, dün PKK'ye yakınlığıyla bilenen ANF başta olmak üzere birçok internet sitesi ve gazetede yer alan "Mazlum-Der: Özgür-Der'in değil Kürt halkının yanındayız" başlıklı haber ilgili basın açıklaması yaptı.
Dernek binasında "Barış Hepimiz İçin Gereklidir" başlığıyla yapılan açıklamada dün ANF de yer alan haberin yorum olduğu ve kendilerinin böyle bir cümle sarf etmedikleri belirtildi.
Aslan: Böyle bir ifademiz olamaz
"Herhangi bir STK'nın yanında ya da karşısında değiliz" diyen Aslan, "Mazlum Der, Rojawa konusunda yaptığı açıklamalarda Rojawa halkının meşru taleplerini desteklediklerini ve Rojawa halkının yanında olduğunu belirtiyor. Ancak Mazlum-Der ilkeleri gereği bir STK'nın yanında olmak ya da olmamak gibi bir şey ifade edemez. Bu belki de daha önceki duruşumuzda ya da yaptığımız konuşmalardan yapılan bir yorumdur ve bundan ciddi rahatsızlık duyulmuştur. Bizim Mazlum-Der olarak hiçbir zaman böyle bir duruşumuz olamaz, böyle bir ifademiz de olmaz yani o söz yanlış anlaşılmış ya da yanlış yorumlanmıştır. Yapılan haberde Özgür Der'in resmen hedef gösterilmiştir" dedi.
"Kürt Sorunu"nda tarafların vardığı ve adına çözüm süreci dedikleri şeyin, onlarca yıllık savaş ve özellikle savaşın gayri meşru çocuğu olan şiddet ile daha fazla sürdürülebilir olmadığını belirten Aslan, "Tarafların bu temayülü, maşeri vicdana olduğu kadar savaştan vazgeçenlerle savaşmanın ahlaki olmadığı yönünde tecelli eden ilahi emre de uygundur. Öyleyse PKK ve Devlet arasında varılan çözüm süreci mutabakatının elverişli kılınması için çaba harcaması gereken tarafların ve bağımsız sosyal ve politik varlıkların ihtiyatla hareket etmesi gerekmektedir. Hassaten Suriye'de Rojawa ve muhalifler arasında yaşanan gelişmelerin de çözüm sürecini sabote edecek ve yeni bir şiddet olgusu inşa edecek tarzda ele alınmaması gerekmektedir. Suriye'de Rojawa ve Muhalifler arasında yaşanan çatışmaları provokatif keskin açıklamalar ve molotofkokteyli saldırılarla çözüm sürecini yükseltmeye çalışan toplumsal zeminlere aktarmak ihtiyatla hareket etmesi gereken sorumlu sosyal ve politik unsurların kaçınması gereken bir yaklaşım biçimidir. Aksi davranış, akla uygun olan tecrübelerle değil de gerçekliği ve sağlayacağı yararı kendinden menkul duygularla hareket eden acemilerin veya kötücül unsurların işidir" şeklinde konuştu.
"Saldırılar şiddetin açık göstergesidir"
Özgür-Der'in Van Şubesine ve ardından Diyarbakır'da Özgür-Der Bağlar temsilciliğine yapılan molotofkokteyli saldırıları şiddetin açık bir göstergesi olduğunu aktaran Aslan, "Hukuksal misyonumuz gereği olarak kınıyor ve benzeri ihtiyatsız açıklamaların ve saldırıların yaşanmaması konusunda tarafları dikkatli, itidalli olmaya, topraklarımızın ve halklarımızın huzuru ve barışı adına çağırıyoruz.
Şiddetin her yerde olduğu gibi bu topraklarda da insan yaşamına zarar vereceğine ve hiç bir soruna çözüm olmayacağına inandığımız gibi şiddetin gelmesi ihtimalini umursamayan ve toplumsal faydayı dikkate almayan ihtiyatsız açıklamaları da yanlış bulmaktayız. Çözüm sürecine zarar verecek ve yeni bir şiddet olgusunu inşa etmekten başka hiç bir şeye hizmet etmeyecek tutum ve davranışlardan kaçınmayı tüm sosyal ve politik unsurlara önerir ve son olarak şunu taraflara hatırlatırız. En temel dini ve insani ilkelere ters davranarak işleri bozan sosyal ve politik unsurlar, tecrübenin verdiği faydayı kendisine haram eden ve dolayısıyla toplumun mağduriyetine ve dinin istismarına bulaşan unsurlardır" dedi. (Murat Dalgın-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.