MEB, Anadolu Lisesi öğretmenliğinde, kurşunu kendi ayağına sıktı
MEB, Anadolu Lisesi öğretmenliğinde, kurşunu kendi ayağına sıktı
MEB’in son zamanlardaki suskun, sorunların çözümü yerine erteler, yeni sorunlar yaratır tavrı yüzünden işler karışmaya devam ediyor. Öyle bir karışıklık ki çıkabilirsen çık işin içinden. Aylardır Anadolu Liselerine öğretmen ataması ne zaman yapılacak, en azından süreci açıklayın. Yapmayacaksanız da yapmayacağız açıklaması yapın diyoruz fakat dinletemiyoruz. Kafaların karışıklığını bırakın işler o kadar karıştı ki nasıl çıkılacak merak ediyorum.
Mart ayında sınav yapılmamış olsa idi sınavsız atama olacak diyecektik fakat bir sınav sonucu var ortada ve kazanan on binlerce öğretmen. Bunlar atama bekliyorlar haklı olarak.
İl içi, il dışı atamalardan önce bu işin halledilmesi gerektiğini vurguladık yine de dinletemedik. Biz en iyisini biliyoruz demiyoruz sadece ve sadece aklın yolunun bir olduğu gerçeğinden hareketle öneri koyuyoruz.
İl içi yer değiştirme duyurusu yapıldı ve burada gördük ki Anadolu Liselerine Anadolu lisesi öğretmeni olmayanlar tercih edemediler. Buradan anladık ki Anadolu Liselerine Anadolu Lisesi öğretmeni olanlar atanacak, boş kalan yerlere de sınavla atama yapılacak.
İş bu noktada iken sorunu çözmeyen MEB’in halini anlatmak için espri ile karışık Anadolu Lisesi öğretmenliği tam Aziz Nesin’lik dedik.
Bu arada il dışı yer değiştirmeler yapılacaktı. İl dışı yer değiştirmelerde bırakın Anadolu Liselerini Fen ve Sosyal Bilimler liseleri dahi listedeydi. Bunun üzerine;
MEB, il dışı yer değiştirmeyi yanlış açtı. dedik ve MEB durumu düzeltti.
Bu düzeltmeyi de;
MEB sessiz sedasız hatayı düzeltti
başlığıyla ele aldık.
Düzeltme Fen ve Sosyal Bilimler Liselerindeydi. Anadolu Liselerinde yoktu.
Anadolu Liseleri o kadar karışıktı ki bir mantığa da dayalı değildi. Çözmeye çalıştık çözemedik. Çünkü bazı Anadolu liseleri tüm öğretmenlere açılırken bazı Anadolu Liseleri sadece Anadolu Lisesi öğretmenlerine açılıyordu.
İller arası yer değiştirmede sisteme yansıyan Anadolu Lisesi branş ve kurum sayısı 1894 idi. Bunlardan 655 tanesine tüm öğretmenler başvurabilirlerken geri kalanına sadece Anadolu Lisesi öğretmenleri başvurabiliyorlardı. Bu sayılara Anadolu türü meslek liselerinin dahil olmadığını belirtelim.
Dediğimiz gibi mantığı çözmeye çalıştık fakat hiçbir mantığa oturtamadık bu durumu.
Yeni dönüşen dönüşmeyen ayrımıdır dedik olmadı,
Öğretmen bulunamayan okullar, çok bulunan dedik olmadı,
Hizmet bölgesi ayrımına göredir dedik olmadı,
Branş durumuna göredir dedik olmadı
Yani hiçbir kriter yoktu bir kısmının ayrılmasında.
İşte il içinde tercih hakkı vermeyip il dışına bazı okullara da olsa tercih hakkı verilmesiyle MEB kurşunu ayağına sıkmış ve işi çıkılmaza sürüklemiştir.
Şimdi soruyoruz:
A- Sınava Dayalı Atama Yapmayacaksanız
1- Neden sınav açtınız? 80,00TL para talep ederek.
2- İl içi yer değiştirmelerde neden Anadolu Liselerini herkese açmadınız
3- İl dışında neden bazı okulları herkese açarken bazı okulları sadece Anadolu Lisesi öğretmenlerine açtınız?
4- Sınavla atama yapılacak diye düşünerek yer değiştiren öğretmenleri neden mağdur ettiniz?
…
B- Sınava Dayalı Atama Yapacaksanız:
1- İl içi yer değiştirmelerde sınavsız Anadolu Liselerine atanan öğretmenleri neden uyarmadınız?
2- İl dışında neden bazı okulları herkese açarken bazı okulları sadece Anadolu Lisesi öğretmenlerine açtınız?
3- Ne zaman yapacaksınız ve nasıl bir yol izleyeceksiniz.
4- İl dışından sınavsız gelen insanların durumu ne olacak?
Şimdi MEB’den açıklama bekleniyor desek olmayacak. Çünkü yine açıklama gelmeyecek. Bu kadar zamandır açıklama yapmayan MEB’in çözümü olduğunu düşünmüyoruz.
Son olarak il dışı ve il içindeki anlamsız ve işi karıştıran, eşitliğe aykırı uygulamalardan sonra MEB kendi ayağına kurşun sıkmıştır. Halen de suskunluğunu korumaktadır.
Bu suskunluğun sebebi olarak aşağıdaki sözlerden hangisinin uygun olacağına kamuoyu ve muhatapları karar versin;
1- Söz gümüşse, sükut altındır,
2- Aynası iştir kişinin lafa bakılmaz,
3- Biliyorsan konuş ibret alsınlar, bilmiyorsan sus ki adam sansınlar
Bu sözlerin seçiminden sonra diyoruz ki oturulan koltuklar halkın koltuklarıdır boş oturmak değil icraat yapmak, çözüm üretmek üzere oturulur.
Çözümü olmayanlara bir söz söylemiyoruz fakat onlara sayın Ömer DİNÇER’in kendi kişisel Web sitesinde de yer alan Konfüçyüs’ün;
“Makam sahibi olmamaktan korkma, bir makam elde edince yerleşip kalmaktan kork. Kimsenin seni tanımayacağından korkma, tanınmaya değer olmamaktan kork.”
Sözlerini hatırlatıyoruz.
Öğretmenlerin geçen bunca zamandan sonra en azından bir açıklama beklemeye hakları olduğunu düşünüyor, bu hakkın gereğinin yerine getirilmesini bekliyoruz…
Saygılarımla…
Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi
Memurlar.Net
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.