Mehmet Ali GÖNÜL
MEB, Eğitim ve Müfredat
Malumunuz “eğitim” her ülkenin vazgeçilmezidir. Sanayi, savunma, ekonomi gibi alanlarda gösterilen ilerlemeler “eğitim” olmadan serseri bir mayın gibi zararlı olabilir. Demek ki “eğitim” terakkinin ölçüsü ve toplumun inşası için olmazsa olmazdır.
Hükümetin sağlık ve ulaştırma bakanlıkları hemen hemen hiç değişmedi diyebiliriz. Neden? Başarılı ve girişimci olmaları sebep olarak gösterilebilir. Peki Milli Eğitim böyle miydi? İsterseniz bakalım: 2002'den bu yana 5 bakan değitirildi.
İlk olarak bir hukukçu olan Erkan Mumcu göreve getirildi. Mumcu sadece 4 ay görev yapabildi. Daha sonra edebiyat fakültesi mezunu Hüseyin Çelik, bakanlığa getirildi ve 6 yıl görev yapıp 2009'da ayrıldı. Bu defa yine hukukçu olan Nimet Çubukçu, bakan oldu. O da 2 yıl görev yaptı. Çubukçu'dan sonra işletme ve iletişim mezunu Prof. Dr. Ömer Dinçer, 1,5 yıl görev yaptı. İdari bilimler ve İletişim mezunu olan Nabi Avcı da 3,5 yıl Milli Eğitim Bakanı olarak görev yapan son bakan oldu. Milli Eğitim Bakanı olarak şu an görevde olan İsmet Yılmaz ise hukuk fakültesi mezunudur.
Kim bilir geriye doğru gittiğimizde acaba MEB Bakanı olarak görev yapanlardan kaçı bir eğitimci olarak karşımıza çıkar. Anlaşılan “eğitim” bu memleketin öncelikli ehemlerinden değildir. Mühim işlerimiz vardır; ancak “eğitim” ehem/en önemlisi olmalıdır.
Bu tesbitlerden sonra acaba diyorum ki; hükümetin 14 yıllık icraatı içinde istikrarlı bir “eğitim” polikasının olmaması sağlık ve ulaştırma bakanlıklarındaki gibi ehil birinin olmamasından mı kaynaklanıyor? Bu memlekette ya da 550 milletvekilinin içinde bir eğitimci çıkmadı mı? Dışardan da mı atanamadı? Bu memleket bunu hak etmiyor. Hükümet bu konuda istikralı bir eğitim politikası için hiç bir gerekçeye sığınmamalı, acilen oturaklı ve sürdürülebilir bir politika göstermeli.
Ebette “Cumhuriyet”in tüm “eğitim politikası”nın günahını hükümete yüklemek doğru değil. Lakin 14 yıllık gecikmenin de göz ardı edilmemesi, hükümetin bundan sonraki yalkaşımlarında kendini gösterecek ve hep birlikte buna şahit olacağız.
Bu yazıyı neden yazdım diye düşünenler için söylüyorum: Lütfen internette arama moturuna “Meb müfredat” diye yazın. MEB'in velilerin de hizmetine açtığı 2017 ve sonrasında okullarda uygulanacak ders müfredatına dair konuların olduğu siteye gireceksiniz. Çocuklarınıza hangi konuların ders olarak verileceğini göreceksiniz. Bu müfredatta bağendiğiniz veya uygun görmediğiniz başlıkları yazabilir, eklemelerde bulunabilir, görüş belirtebilirsiniz. Okuyucularımızın duyarlılığını bildiğim için hatırlatmayı borç biliyor, herkesi daha duyarlı olmaya çağırıyorum ki; bir yıl sonraki ders kitaplarına artık biz de müdahil olalım..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.