Birkaç haftadır MEB'in dershane/kurs yanılgısını yazmak istiyordum, ama arada farklı konuları yazmak gerekince bu yazıyı kaleme almak bugüne kaldı.

Geçen haftalarda basına yansımıştı. MEB velilere 1 Temmuz'dan sonra faaliyetlerinin yasadışı kapsamına girecek olması nedeniyle ilkokul ve ortaokul öğrencilerine yönelik özel etüt merkezleriyle sözleşme imzalamamaları gerektiğini duyurdu. TEOG hazırlık, ödev evi, danışmanlık merkezi, etüt merkezi gibi isimler altında kayıt alma eğiliminde olan kurumlara itibar edilmemesi istenirken, bu kurumlara idari para ve sürekli kapatma cezası uygulanacağı bildirildi.

Yine MEB, dershanelerin, dönüşümün ardından tanımlanan özel öğretim kurslarını da mercek altına aldı. Daha önceden açılıp hâlâ birden fazla ders grubunda faaliyet gösteren özel eğitim kursları 1 Ağustos 2017'den itibaren yapılarını tek bir ders grubunda faaliyet gösterecek şekilde düzenlemek zorunda. Kurslar, faaliyet göstereceği bilim dalı dışındaki branşlardan öğretmen istihdam edemeyecekmiş. Birden fazla derste kurs veren kuruma idari para cezası kesilecekmiş.

İlk başta kulağa hoş geliyor, lakin biraz irdeleyelim, isterseniz:

MEB'in bu anlamsız uygulamaları bana 12 Eylül'ün Kenan Evren mantığını anımsatıyor. Bilenleriniz vardır, Evren'e “Paşam, enflasyon çok yüksek seyrediyor.” demişler, “Bir kanun çıkaralım da düşürelim.” demiş. Anlayamadığım nokta hadi Evren, asker idi, ekonomiden, ülke yönetiminden bihaber idi. Ancak Milli Eğitim'deki yöneticiler bu kadar mı ülke ve eğitim gerçeklerine Fransız!

Bugün sokaktaki vatandaşından sağır sultana kadar herkes çok iyi biliyor ki Hükümet'in, dershaneleri kapatmasının tek sebebi FETÖ ile mücadele idi, kanlı terör örgütünün, ihanet çetesinin ekonomik can damarını kesmek idi. Malumunuz üzere 15 Temmuz'dan sonra habis örgütün sadece dershane/kurs merkezleri değil, bütün eğitim kurumlarına el kondu. Dolayısıyla FETÖ' nün şu an dershane/kurs anlamında herhangi bir faaliyette bulunması söz konusu bile olamaz.

Bu yazıyı kaleme almamdaki gaye; sahipleri, ortakları açısından dershane/kurs merkezlerini savunmak değil. Zira eminim dershane sahiplerinin çoğu, bu gidişattan fazlasıyla memnun. Birkaç yıl önce bir iki bin liraya kaydettikleri bir öğrenciyi, şimdilerde 10.000 lirayı aşan rakamlarla kaydediyorlar.

Bu yazının amacı MEB'in dershane/kurs sisteminin öğrencileri, özellikle yoksul, hatta orta sınıf öğrencileri zor durumda bıraktığı gerçeğini ifade etmektir.

Dershane/kurs merkezleri bir sonuçtur, sebep değil. Büyüklerimizin görmek istemediği nokta bu. TEOG, YGS, LYS gibi sınavlar olduğu sürece daha iyi bir lise/üniversiteye gitmek isteyen öğrenciler, hele okuldaki eğitimden de istediği verimi alamıyorsa, destek ihtiyacı hissedecektir.

TEOG bazında dershane/kurs merkezlerinin kapatılması ile MEB, sadece masum Anadolu çocuklarının önünü kesmiş durumdadır. Eminim, varsa bakan ve danışmanları bile kendi çocuklarına TEOG için özel ders aldırıyorlardır, her birinin özel okullarda okuyor olmaları, görece daha iyi bir eğitim almaları ve binlerce zengin çocukları gibi özel okullarda okuduklarından haklı(!) olarak diploma notlarının 100 rakamına en yakın dilimlerde olmasından söz etmiyorum bile.

Orta sınıf vatandaşlarımıza doğru indikçe, bire bir özel ders olmasa da bir kısmı boğazından keserek çocuğunu özel okulda okutma şansına sahip, bir kısmı da birkaç aile birleşip 3-4 kişilik özel grup öğretmeni tutabilmekte. Ya alt gelir grubu, gariban insanlar? Onların tek çözümü bir iki bin lira ile bir dershane/kurs merkezi idi. MEB bunu ellerinden aldı, bilerek veya bilmeyerek.

Lise düzeyinde iş daha da vahim: Artık her kurs sadece bir dalda eğitim verecekmiş, ne ala mualla. Bunun pratik karşılığı şu: Genel bir kursa 3.000 lira gibi bir para veren yurdum insanı artık Türkçe, matematik, fizik, kimya, biyoloji dersleri için ayrı ayrı bu paraları bayılacak. Bu sistem böyle devam ederse rahmetli Özal'ın önünü açtığı Anadolu insanının ne yazık ki önü tıkanmış olacak, üstelik belki bir kısmı Anadolu çocuğu olan insanlar tarafından.

Ahmet Kaya'nın bir bestesi geliyor aklıma: Nerden baksan tutarsızlık nerden baksan… Tekrar söyleyelim: Dershane/kurs merkezleri bir sonuçtur, sebep değil. İnsanlar keyfinden, dişinden tırnağından artırıp çocuklarını dershane/kurs merkezlerine göndermiyor. TEOG, YGS, LYS gibi sınavlar devam ettiği sürece sizin, kapatıyorum, demenizle kurs merkezleri kapanmaz. Evet, muktedir olarak kapatırsınız, fakat bu durum en çok mazlum Anadolu insanını mağdur eder. Zengin insanlar ise özel okul, özel ders… bir şekilde yolunu bulur zaten.