Mevlana Abdulhamid: Mescid’i Aksa’nın özgürlüğü takva, vahdet ve iyiliği emretmekten geçer

Mevlana Abdulhamid: Mescid’i Aksa’nın özgürlüğü takva, vahdet ve iyiliği emretmekten geçer

​​Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Uluslararası Selahaddin-i Eyyübi Sempozyumu'nda konuşan İran Belucistan Ulema Heyeti Başkanı Mevlana Abdulhamid, takva, gerçek vahdet, iyiliği emretmek ve kötülükten menetmenin önemine vurgu yaptı.

​Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Uluslararası Selahaddin-i Eyyübi Sempozyumu, Selahaddin-i Eyyubi Enstitüsünün ev sahipliğinde çevrimiçi olarak yapıldı.

Sempozyumda bir konuşma yapan İran Belucistan Ulema Heyeti Başkanı Mevlana Abdulhamid, takva, gerçek vahdet ve iyiliği emredip kötülükten menetmenin Müslümanların zaferi için temel konular olduğunu vurgulayarak, İslam toplumunun bu üç konu üzerinde yetişmesinin Mescid-i Aksa’nın kurtuluşunun tek yolu olduğunu ifade etti.

Mescid-i Aksa’nın kurtuluşu için üç önemli konu takva, vahdet, iyiliği emretmek ve kötülüğü neyhetmek

Konuşmasına Ali İmran süresinin 102, 103,104 ve 105'nci ayetleriyle başlayan Mevlana Abdulhamid, "Bu ayetlerden önce Yahudi ve Hristiyanların tuzaklarının Müslümanları yoldan çıkarmalarından bahsedilmiştir. Bu ayetlerde de Allah’u Teala Müslümanlara düşmanın tuzaklarından korunmaları ve dünyanın büyük gücü haline gelmeleri için sosyal ve şahsi hayatlarında uygulamak üzere üç asıl ve önemli konuyu hatırlatıyor. Bu üç önemli konu; takva, Allah’ın kitabına sarılmak ve fitneden uzak durmak ve iyiliği emredip, kötülükten nehyetmektir. Bu üç şey Müslümanların ferdi ve toplumsal hayatında gerçekleşmeyene kadar Müslümanlar arasında gerçek vahdet oluşmayacak ve İslam dünyasında, değersiz olan ‘siyasi ve zahiri vahdet’ kalıcı olacaktır." dedi.

"Müslümanlar vahdeti sağlarsa Mescid-i Aksa özgür olacaktır"

Müslümanların gaflette düşmemeleri gerektiğini vurgulayan Mevlana Abdulhamid, şunları kaydetti:

"Her ne kadar Allah’ın sünnetine göre zalim hükümdarlar Kabe’ye musallat olamayacaklarsa da tarih şahittir ki Müslümanlar gaflete düşüp, Allah’ın dininden uzaklaştıkları zaman, zalim hükümdarlar Beytül Mukaddes’e hakim olmuşlardır. Beytül Mukaddes, haçlıların işgaline uğramıştı. Sultan Selahaddin-i Eyyubi sayesinde özgürlüğüne kavuştu. Ancak Müslümanların arasında günahın yaygınlaşmasından ötürü, bu sefer de Mescid-i Aksa Yahudilerin işgaline uğradı." diye konuştu.

"Umulur ki Rabbiniz size merhamet eder. Eğer yine eski duruma dönerseniz, biz de (cezaya) döneriz. Biz cehennemi kâfirlere bir zindan yapmışızdır." Ayetini hatırlatan Mevlana Abdulhamid, "Eğer Müslümanlar Allah’ın kitabına dönerlerse, bahsettiğimiz üç şeyi hayatlarına katarlarsa ve günah, insanların haklarını yemek ve Allah’ın hakkına göz dikmekten vazgeçerlerse, bu durumda kesinlikle Mescid-i Aksa’yı özgürleştireceklerdir." İfadesini kullandı.

"İslam alimleri ve mütefekkirler Müslümanların uyanışını sağlamalı"

Beytül Mukaddes’in Müslümanlara mesajı tövbe, şeriatı ihya etmek, namaz kılmak ve zekat vermek olduğunu hatırlatan Mevlana Abdulhamid, İslam alimleri ve mütefekkirlerinin görevi, Müslümanları dine dönmeye davet etmek olduğunu vurguladı.

Mevlana Abdulhamid, "Eğer alimler ve davetçiler, İslam dünyasında, İslami uyanışa vesile olsalar ve Müslümanları takva, Allah’ın kitabına sarılma ve fitneden uzak durma, ve iyiliği emredip kötülükten nehyetme etrafında toplasalar, Allah’ın yardımı Müslümanlarla olacak ve Mescid-i Aksa’yı işgalden kurtaracak imanlı ve gayretli bir nesil yetişecektir." diye konuştu.


Mevlana Abdulhamid: Mescid’i Aksa’nın özgürlüğü takva, vahdet ve iyiliği emretmekten geçer

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.