Mevsimlik tarım işçilerinin yaşam mücadelesi
Mevsimlik tarım işçilerinin yaşadıkları sıkıntılarla ilgi açıklamalarda bulunan Adana Ziraat Mühendisleri Odası Şube Başkanı, işçilerin ulaşım, barınma, beslenme ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için gerekli çalışmaların yapılması gerektiğini vurgu
Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden tarımsal faaliyetlerin yoğunlukta olduğu bölgelere çalışmaya giden mevsimlik tarım işçi sayısının yaklaşık bir milyon kişi olduğu belirtiliyor. Resmi rakamlarla mevsimlik tarım işçi sayısı 300 bin kişi iken yaklaşık 800 bin işçinin ise kayıt dışı ve sağlıksız koşullarda düşük ücretle çalıştırıldığı ifade ediliyor.
Çukurova’ya il dışından çalışmaya gelen tarım işçilerinin çoğunluğu ise kamış, bez, naylon ve çuval parçalarından yaptıkları çadırlarda aileleri ile birlikte zor şartlarda yaşam mücadelesi veriyor.
Her bir çadırda ortalama 8-10 kişilik aileler barınırken elektrik, temiz su, banyo ve tuvalet gibi konularda büyük sıkıntılar yaşanıyor. Çukurova’da yaz sıcaklarında tarım işçiliğinin çok zor olduğunu belirten aileler, ekonomik sıkıntılarından dolayı buna katlanmak zorunda oldukların belirtiyorlar.
Çukurova’daki mevsimlik tarım işçilerinin sıkıntılarını İlke Haber Ajansı’na (İLKHA) anlatan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube Başkanı Semih Karademir, mevsimlik işçilerin ulaşım, barınma, beslenme ve çalışma koşullarının bir takım kurallar çerçevesinde düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.
Mevsimlik tarım işçilerinin ağırlıklı olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden diğer tarım bölgelerine giden vatandaşlardan oluştuğunu belirten ZMO Adan Şube Başkanı Karademir, “Mevsimlik tarım işçileri, tarımsal faaliyetlerin artmasıyla beraber Çukurova, Ege, Karadeniz ve İç Anadolu bölgelerine giderek bu alanlarda çalışıyor. Çukurova’da pamuk ve sebze, Ege’de zeytin, Karadeniz’de çay ve fındık, İç Anadolu’da şeker pancarının tüm kademelerinde mevsimlik tarım işçilerinin çalıştıklarını görmekteyiz.” diyerek tarım işçilerinin geldikleri ve çalıştıkları bölgelerden kısaca söz etti.
“Tarım işçilerinin taşınma koşulları denetlenmeli”
Mevsimlik tarım işçilerinin temel sorunlarına dikkat çeken Karademir, bunun başında ise ulaşım sorunu olduğunu ifade etti. Tarım işçilerinin gayri insani bir şekilde taşındığını dile getiren Karademir, bunun mutlaka denetlenmesi gerektiğini söyledi. İşçilerin, traktör römorku ve kamyon kasasında çalışacakları arazilere götürülmesinin ise asla kabul edilemeyecek bir durum olduğunu ifade etti.
“İşçilerin barınma, sağlık, eğitim ve beslenme sorunları var”
Çadır ortamında ailece kalan tarım işçilerinin sağlık ve beslenme sorunlarının yanı sıra barınma konusunda da sıkıntılarının çok ciddi boyutta olduğunu dile getiren Karademir, “Tarım işçilerinin gittikleri bölgelerde barınma sorunları var. Yaptığımız araştırma gezilerinde bu işçilerin barınma koşullarının insanlığa yakışmayacak bir şekilde olduğunu görüyoruz.” dedi.
Bununla birlikte tarım işçilerinin yanlarında getirdikleri çocukların eğitim sorunları olduğunu da vurgulayan Karademir, “Tarım işleri başladığı zaman ne yazık ki bu çocuklar okullarını bırakıp aileleri ile birlikte gitmektedir.” diyerek çocukların eğitim alamadıklarını kaydetti. Okul dönemlerinde Valiliklerin gerekli çalışmaları yapmasını ve bu çocukların eğitimini almasının sağlanması gerektiğini söyledi.
“Suriyeli tarım işçilerinin sömürüldüğünü görmekteyiz”
Son yıllarda Suriyeli mültecilerin de yoğun olarak tarım işçisi olarak çalıştırıldığına da dikkat çeken Karademir, “Ne yazık ki son zamanlarda düşük ücretlerle çalıştırılan Suriyeli tarım işçilerinin bir takım kişilerce sömürüldüğünü görmekteyiz. Bizim yerli tarım işçilerimizin yerine çok daha düşük ücretlerle çalıştırılan Suriyelilerin sömürüldüğü ortadadır.” diyerek bu şekilde bir istihdamın da tarım işçilerinin haklarını tam olarak alamamasına yol açtığını ifade etti.
“Çiftçi kâr etmeyince işçi de kazanamıyor”
Tarım işçilerinin tam olarak haklarının alamamasının altında yatan nedenlere de değinen Karademir, çiftçinin kâr edemediğinden dolayı da bu tür sıkıntıların yaşandığını söyledi. Hükümetin tarımı ve çiftçiyi geliştirecek politikalara yönelmesi gerektiğini ifade etti. Karademir, tüm tarım işçilerinin ulaşım, barınma, beslenme ve çalışma koşullarının bir takım kurallar çerçevesinde düzenlenmesi gerektiğini belirterek sözlerini sonlandırdı.
Mevsimlik tarım işçileri: Çalışmak zorundayız
Memleketlerinde iş bulamadıklarından ve maddi sıkıntılarından dolayı çalışmak için Adana’ya geldikleri ifade eden mevsimlik tarım işçileri ise Çukurova’da yaz aylarında çalışmanın çok zor olduğunu söylediler.
Kendisinin tarım işçileriyle birlikte çalışmak için Batman’dan Adana’nın Karataş ilçesine geldiğini belirten Mehmet Salih Gezici, “Buraya 15 amelemle birlikte geldim. Şu an iş yok, bir gün çalışıyoruz 5-6 gün boş kalıyoruz. Temiz su sıkıntımız var. Biz sıcak su içiyoruz. Tuvalet yok, banyo yok.” diyerek sıkıntılarını dile getirdi.
Günlük yevmiyelerinin de az olduğunu dile getiren Gezici, “Suriyeli işçiler burada 15-20 TL’ye çalışıyor. Biz 40 TL dersek kimse bizi tarlasına götürmüyor.” diyerek son yıllarda emeklerinin karşılığını tam olarak alamadıklarını söyledi.
“Karın tokluğuna çalışıyoruz”
Kurdukları çadırda ailesi ile birlikte kaldığını belirten İsmail Erdem de, memleketinde iş bulamadığı için mecburen Çukurova’ya gelip tarım işçiliği yaptığını söyledi. Pamuk, mısır, yerfıstığı, karpuz gibi ürünlerin ekildiği tarlalar ile bahçelerde ailece çalıştıklarını ifade eden Erdem, özellikle yaz mevsiminde havaların sıcak olmasından dolayı çok sıkıntı çektiklerini belirtti.
“Fazla çalıştığımız halde hakkımızı tam alamıyoruz”
Erdem, “Çok çalışmamıza rağmen az ücret alıyoruz. Sabah erken mesaimize başlayıp 10-12 saat hiç durmadan güneş altında zor şartlarda çalışıyoruz. Suriyeli mültecilerin tarım alanlarında çalışmasının ardından tarım işçilerinin ücretleri yarı yarıya düştü. Bazı vicdansızlar düşük ücretle Suriyelileri köle gibi çalıştırıyorlar. Bu durum bizi de olumsuz etkiliyor. Daha fazla çalıştığımız halde eskisi gibi hakkımızı tam alamıyoruz. Şu anda karın tokluğunu çalışır olduk.” dedi. (Ayhan Kaya - İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.