Mısır'da bilinmeyen gerçekler
Mısır'a girişi yasaklanan İhvan-ı Müslim Cemaati yetkililerinden Prof. Dr. Muhammed Said, Mısır'da darbeci cumhurbaşkanı Abdulfettah el- Sisi'nin seçim öncesi ve seçim sonrası neler yaptığını anlattı.
BURSA - Mısır’da darbeci ve gayri meşru cumhurbaşkanı Abdulfettah el- Sisi’nin seçim öncesi ve seçim sonrası neler yaptığını anlatan Prof. Dr. Muhammed Said çok önemli bilgiler verdi. Mısır cuntasının, kadınlara askerler ve baltacılar tarafından tecavüz ettirdiğini dile getiren Prof. Said, İhvan’ın binlerce şehide tahammül edeceğini ama bayanlara tecavüz gibi alçakça hareketlere tahammül etmeyeceğini ifade etti.
Mısır’da tutuklanma kararı çıkınca Türkiye’ye geldiğini ifade eden Said, ‘kardeşlerim zindanda iken ben rahat olamam’ deyip Mısır’da yaşanan olayları anlatmak için burada olduğunu söyledi.
İşte Mısır’a girişi yasak olan İhvan-ı Müslim Cemaati ve Alem-i İttihad Müslüman Alimler Birliği üyelerinden Prof. Dr. Muhammed Said ile yaptığımız o röportajın detayları.
HALKI SANDIK BAŞINA ZORLA GÖTÜRDÜLER
Sayın Said Mısır’da yapılan seçimin öncesini ve seçim zamanını bize anlatabilir misiniz?
Mısır’ın hali, Sisi öncesi gizlenilmiyordu. Ve Sisi seçimlerden sonra Mısır’ın gayrı meşru cumhurbaşkanı oldu. Biz bu konuşmamızı kimseden gizlemiyoruz. Biz bu konuşmamızı Hıristiyanlara ya da Mısırlılara da yapmıyoruz. Öncelikle Müslümanlara ve özellikle; İhvan-ı Müslim’in Cemaatine, Sisi karşıtlarına, cezaevlerindeki kardeşlerimize, idam cezası almış olanlara, baltacı gruba ve polislere yapıyoruz.
SİSİ ÖNCEDEN CUMHURBAŞKANI OLMUŞTU ZATEN…
Böyle bir seçim kararı alınınca Mayısın 26. ve 27. Günlerinde, seçime katılanların sayısı sadece yüzde 5’ti. Yani 7 milyon civarında bir katılım oldu. Mısır’ın Fedaiye kanalında da çıktı ki; seçim yerleri genelde boştu. Nüfusu böyle büyük bir ülkede seçime katılımın böyle az olması sebebiyle, polisler ve baltacılar sokakları dolaşarak hoparlörlerle halka hitaben; ‘aşağı inin ve sandığa gidin’ şeklinde tehdit ettiler.
İlk iki gün boyunca kimse gitmedi. Normalde seçimler iki gün sürmektedir, ama sahtekarlar seçimi uzattılar. 3. günde kimse katılmayınca Sisi ve yandaşları ne yaptılar, halkı seçime gitmeye zorladılar. Ve seçimlere katılanların sayısı 24 milyonu buldu. Nasıl oluyor da ilk 3 gün boyunca seçimlere katılım sadece 7 milyon iken 24 milyona ulaşır. Seçimlerde gözcüler ve sandık görevlileri yoktu. Sisi önceden Cumhurbaşkanı olmuştu zaten. Seçimler göstermelikti. Sözde Sisi Mısır’ın törene dayalı Cumhurbaşkanı oldu.
“15 GENÇ KIZIMIZA TECAVÜZ ETTİLER”
Peki seçim esnasında ve sonrasında neler yaşandı? Özellikle sizin de dediğiniz gibi göstermelik yapılan bu seçimlerin göstermelik galibi Sisi nasıl bir tavır sergiledi?
Evet, göstermelik seçimin göstermelik galibi Sisi, Mısır’ın yeni firavunu oldu. Ve seçimlerden sonra Tahrir Meydanı’nda kutlamalar başladı. Normalde Tahrir Meydanı kapalıdır. Ama Sisi yandaşlarına açık. İhvan’a ve oradaki halka giriş yasak. Ve kutlamalar, dans, içki ve uyuşturucuyla devam etti. Tahrir Meydanı’na haram olan şeyleri soktular. Bu törende bir günde bir buçuk milyar Mısır parasını sadece gösteriler için harcadılar. En önemli mesele de, ne yazık ki, ordu ve Sisi yandaşları çok azıttı. 15 genç kızımıza orada yani Tahrir Meydanı’nda tecavüz ettiler. O kızlar da bizimle beraber Sisi’ye karşı olanlardı. Ve bunu da Tahrir Meydanı’nda yaptılar. Bu zalimler bu genç kızların ayıplarını açtılar.
İHVAN BİNLERCE ŞEHİT VERİR AMA…
İhvan Cemaatinin hassasiyetlerinden bir tanesi de hiç şüphesiz bayanlardır. Böyle hassas ve önemli bir konuda Cemaatin tavrı ne olur sizce? Ve yapılanlar ne anlama geliyor?
Sisi ordusu ve taraftarları resmen intikam alıyorlardı. Ve böyle yaparak İhvan’ın çok hassas bir noktasına dokundular. Çünkü İhvan binlerce şehit verir ama böyle hassas bir konu, böyle hassas bir mesele bizi başka yerlere çeker. Bizi silahlı mücadeleye çekmeye çalışıyorlar. Ve tutuklulardan üniversiteye giden genç kız kardeşlerimiz de var. Polisler cezaevlerine girerek onlara çok kötü işkenceler yaptı. Demirlerle başlarına ellerine ve hassas yerlerine yani rahim bölgelerine vurdular. Daha sonra elbiselerini çıkartıp onları banyo ve tuvaletlere attılar. Şuanda İskenderiye Cezaevi’nde 750 civarında çocuk bulunmaktadır. Sebepleri ise çantalarının üzerlerinde Rabia işaretinin bulunması ya da gösterilere katılmalarıdır. Hâkim karşısına çıkarılmadan cezaevlerine atılmışlardır. Ve cezaevi müdürünün emriyle, çocuklar arkadan elleri bağlanmak suretiyle yere yatırılıp 2 gün boyunca öylece bekletildiler. Asker botlarıyla da sürekli tekmelendiler. Çocuklar hücrede tutuluyor ve nefes almakta çok zorlanıyorlar. Anneleri çocuklarının halinden dolayı feryat ediyorlar.
HALK KORKMADAN ‘SİSİ SEN KATİLSİN’ DİYEBİLİYOR
Diğer bir önemli mesele Mısır’da verilen idam cezaları. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz orada olan bitenlerden bahseder misiniz?
Evet sizin de dediğiniz gibi Mısır’ın en önemli meselelerinden bir tanesi de idam cezası alan 10 alimin daha idam cezasının onanması. Yaşları 70 veya 80’nin üzerinde ve yürümekte zorlanıyorlar. Toplamda 1212 tane idam cezası var. Mesela Muhammed Bedii’ye 2 defa idam cezası verildi. Muhammed Salah Sultan ve Abdullah Şami ise 200 gün oldu yemek yemiyorlar. Şuan Mısır’da gösteriler günde 3 defa olmak suretiyle devam ediyor; sabah, öğle ve akşam olmak üzere. Korkmadan, ‘Sisi sen katilsin, sen suçlusun, sen firavunsun’ deniliyor. Mısır’dan da çıkışlar devam ediyor. Çünkü ekonomi çok zayıf, hayat şartları çok zor, elektrikler her gün gidip geliyor, her şey de pahalanmış durumda.
Vermiş olduğunuz değerli bilgiler için çok teşekkür ediyoruz. Allah yar ve yardımcınız olsun.
Bana kardeşlerimin derdinden bahsetme imkânı tanıdığınız için ben sizlere ve tüm çalışanlarınıza teşekkür ediyorum. Rabbim sizleri ve Mısır halkıyla birlikte olan tüm Müslümanları muzaffer eylesin! (Zeki Aras - Veysi Siyah / İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.