Mısır'ın başkenti Kahire'deki Rabiatül Adeviyye ve Nahda meydanlarına geçtiğimiz çarşamba günü düzenlenen kanlı baskını protesto etmek için dün sokaklara dökülen yüz binlerce darbe karşıtı, yine polis şiddetine maruz kaldı. Kahire başta olmak üzere, ülkenin diğer büyük kentleri İskenderiye, İsmailiye, Dimyat, Feyyum, Tanta ve diğer merkezlerde düzenlenen protesto gösterileri sırasında insanların üzerine ateş açan güvenlik güçleri, 129 kişinin ölümüne bin 500 kişinin de yaralanmasına yol açtı. En büyük can kaybı 81 kişiyle Kahire'deki Ramses Meydanı'nda gerçekleşirken onu İskenderiye ve İsmailiye izledi.
Çarşamba günü yaşanan katliamların ardından, dünü "Öfke Cuması" olarak isimlendiren darbe karşıtları, güvenlik kuvvetlerinin sert müdahale tehditlerine rağmen ülkenin 27 kenti ile 15 büyük ilçesinde sokakları doldurdu. Kahire'de büyük meydanlara giden yolları zırhlı araçlarla kapatan Mısır ordusu insanların kitlesel olarak oturma eylemi yapmasına izin vermezken, polisin Ramses Meydanı'na müdahalesi oldukça şiddetli ve sert oldu. Meydan ve çevresinde eylem yapmak isteyen darbe karşıtlarına karşı gerçek mermi kullanan polis, en az 81 kişinin hayatını kaybetmesine 300'ü aşkın kişinin yaralanmasına yol açtı.
İsmailiye, 8, Dimyat 7, Feyyum 7, İskenderiye 6, Kahire'nin Giza bölgesi 4, Mühendisin bölgesi 1, Sohac 2, Port Said 3, Kuzey Sina 2. Olaylarda 377 kişi aralandı. El Ariş kentinde 1 gösterici ile 7 askerin öldüğü 10 kişinin de yaralandığı belirtiliyor.

BALTACILAR İŞ BAŞINDA
Kahire'deki 15 Mayıs Köprüsü ile 6 Ekim Köprüsü'nde toplanan göstericiler, polis ve "Baltacı" diye tabir edilen suç gruplarının saldırısına uğradı.
Önceki geceden beri ülkenin dört bir yanında protesto gösterileri devam ederken, darbe karşıtları canları pahasına sokakları terk etmeyeceklerini bir kez daha tekrarladı. Eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin görevine iade edilmesine kadar evlerine dönmeyeceklerini kaydeden göstericiler, hiçbir şekilde şiddete başvurmayacaklarını da ifade etti.
Müslüman Kardeşler ve Muhammed Mursi karşıtı bir tutum alan Mısır medyası ise, yaşananlardan tamamen Müslüman Kardeşler'i sorumlu tutan yayınlar yapıyor. Dün yayımlanan Mısır gazetelerin çoğunda, hayatını kaybedenlerden 'terörist' şeklinde bahsedilirken, gazetelerin, olaylarda ölen az sayıda asker ve polisi öne çıkardıkları gözlendi. Dünkü çatışmaları zaman zaman canlı yayımlayan Mısır devlet televizyonu, ekrana da "Mısır, terörizme direniyor" logosunu yerleştirdi.
Muhammed Mursi'nin devrilmesi sürecinde önemli rol oynayan Ulusal Kurtuluş Cephesi ise, dün önemli bir istifayla sarsıldı. Müslüman Kardeşler'e sert eleştiriler yöneltmesiyle bilinen grubun sözcüsü Halid Davud görevinden istifa etti.

BAKANLIĞA GÖRE TERÖR
Mısır İçişleri Bakanlığı da darbe karşıtlarına polisin kanlı müdahalesini "terörizme karşı savaş" olarak yansıtan açıklamalarda bulundu. Son 48 saatte 64 asker ve polisin hayatını kaybettiğini duyuran bakanlık, yaşananlardan Müslüman Kardeşler'i sorumlu tuttu. İçişleri Bakanlığı, halkı çatışma bölgelerinden uzak durmaya çağırarak, yeni kanlı müdahalelerin gerçekleştirilebileceğine dair işaret verdi.
Mısır'da kimliği belirlenemeyen gruplarca, 5 kiliseye saldırı düzenlendi. Kahire'nin Hadaig, Hilvan ve Turra bölgesindeki 3 ayrı kiliseye düzenlenen saldırılarda ölen ya da yaralanan olmadı. El-Minye ilinin Melva kentinde de 2 kilisede hasar meydana geldi.

BİNA ATEŞE VERİLDİ
Ramses Meydanı'nda bulunan Arap Müteahitler Binası çatışmalar sırasında ateşe verildi. Kısa süe içinde pek çok katı alevlere teslim olan bina itfaiye ekiplerinin yoğun çalışmalarına rağmen saatlerce yandı.

'4', DİRENİŞİN VE ÖLÜMLERİN SİMGESİ
Rabiatül Adeviyye'deki katliamın anısına, "4'üncü" anlamına gelen Râbia kelimesinden havaya kalkmış 4 parmak eylemlerin simgesi....