TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen "Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi"nin yoğun itirazlara rağmen maddelerinin bir bir kabul edilmesine tepkiler gelmeye devam ediyor.

MTDF Genel Başkanı Öter, yaptığı açıklamada, “26 Aralık 2020 tarihinde gece vakti TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen ‘Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine Dair Kanunu’n bazı maddeleri derneklerin özgürce çalışmalarını ciddi şekilde zorlaştıracağı açıktır. 65 STK bileşeni bulunan Mardin Toplumsal Dayanışma Federasyonu olarak; bazı alanlarda derneklerin insanı ve demokratik çalışmalarını kısıtlayan ve masum bir hata durumunda bile dernekleri ağır cezalarla karşı karşıya bırakan bu kanunun yasalaşmasından sivil toplum örgütleri olarak endişe duyduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Şöyle ki; dernek yönetim kurulunda bir yönetici suç işlerse dernek kapatılabiliyor ve büyük para cezasına maruz kalabiliyor.” dedi.

Oy veren vekillere sorular

Hukuk devletinde suçların bireysel olduğunu ve suç işleyen kişinin kanun çerçevesinde cezalandırıldığını kaydeden Öter, şöyle dedi:

“TBMM’de bir milletvekili suç işlerse meclis kapatılıyor mu, Feshediliyor mu? Bu kanunun TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilmesini sağlayan ve oy veren sayın milletvekillerimize sormak istiyorum; Bir milletvekilinin suçu nedeniyle mecliste bulunan tüm vekillere ceza getiren bir yasayı kabul edip, rıza gösterecek misiniz? Bu kanun mecliste onaylanmadan önce demokratik sistemin kurumları olan ve meselenin birinci derece muhatabı olan sivil toplum örgütlerinin görüşü alınamaz mıydı? Tıpkı toplumun aile yapısını, birliğini tehdit eden 6284 sayılı yasa yani İstanbul Sözleşmesi’nin gece yarısı mecliste kanunlaştığı gibi oldu.”

“Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin amacı insani ve İslami yardımlaşmayı engellemektir.”

MTDF Başkanı Öter, açıklamasının devamında “Dünyayı sömüren ve beş ülkeden oluşan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin bu yasayı üye ülkelere dayatarak yasalaştırmanın altında yatan gerçek neden insanlar arası yardımlaşma kanallarını geliştiren dernek, vakıf gibi STK’ların faaliyetlerini kısmaktır.  Özellikle son yıllarda İslami Dernek ve vakıfların Yoksul Afrika ülkeleri başta olmak üzere, Suriye, Filistin, Arakan ve yardıma muhtaç birçok yere insani yardım ulaştırmak için gönüllü olarak adeta yarışan bu STK’ların önünü kesmek ve yardıma muhtaç insanlarla olan diyaloğunu, iletişimini koparmaktır.”

“Dünyadaki terörün patronu güvenlik konseyinin 5 daimi ülkesidir”

Öter, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni oluşturan beş daimi ülke ABD, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere dünyada ki terör örgütlerini donattıkları, besledikleri herkesçe bilinmektedir. Başta Ortadoğu coğrafyası olmak üzere nerede bir terör örgütü varsa kan döktüğü silahtan, giydiği üniformaya ve kumanyasına kadar hepsi bu 5’li emperyalist güvenlik konseyinin finansmanıyladır. Bunlar gerçekten kitle imha silahlarının yayılmasını istemiyorlarsa çıkarları için kan döken terör örgütlerine finansman sağlamasınlar olur biter.” dedi.

“Bu yasa yürürlüğe girerse birçok dernek kendini feshedecek ve kapısına kilit vuracaktır”

MTDF Genel Başkanı Öter, sözlerini şöyle tamamladı: “Gelişmiş demokratik toplumların temel özelliklerinden biri demokratik kitle örgütlerin özgür olmasıdır. Bu kanun içerisinde derneklerin ağır cezalara maruz kalmaları ve kapatmalarını kolaylaştıran maddelerin çıkarılması ve yeniden düzenlenmesi için Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kanunu veto ederek ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ne geri göndermeleri talep ve temennimizdir.”