Muharrem denilince akla Kerbela ve Hz Hüseyin gelir

Muharrem denilince akla Kerbela ve Hz Hüseyin gelir

Savaşın yasaklanmış olduğu haram aylardan biri olan Muharrem ayını değerlendiren Vanlı kanaat önderleri ve âlimler, Muharrem ayı denilince akla Hz Hüseyin ve Kerbela geldiğini ifade ettiler.

VAN - Allah'ın ihsan ve kereminin bollaştığı, bolluk ve bereketin arttığı Muharrem ayı, Hicri takvimin ilk ayıdır. Hıristiyanlar ve Yahudiler tarafından da kutsal sayılan Muharrem ayının, Yüce Rabbimizin bizlere af ve mağfiret dilememiz için verdiği bir imkân olduğunu belirten Vanlı âlim ve kanaat önderlerinden Molla Abdurrahim Timurtaş, Molla Salih Yücel ve Emekli İmam Asım Karaalp, Muharrem Ayı ile ilgili sorularımızı yanıtladı.

 

Muharrem ayında vuku bulan hadiseler…
Allah'ın (cc) ayeti kerimede bir seneyi 12 ay olarak yarattığını ve bu aylardan 4 tanesinin haram aylar olarak bilindiğini belirten Molla Abdurrahim Timurtaş, Muharrem ayının özellikle Aşura günü yani Kerbela olayıyla bilindiğini belirterek, "Allah'u Teâlâ bu ayda birçok Allah düşmanını helak etmiş peygamberlerine ise lütuf ve ikramda bulunmuştur. Bunların en meşhur olanları; Hz Nuh'un (as) kavmi bu günde suda boğulmuş, Hz Nuh ve beraberindekiler gemiye binmek suretiyle kurtulmuştur. Sonrasında Âd Kavmi yine aynı şekilde bu ayda mahvolmuş ve haritadan silinmiştir. Hz Hud (as) inananlarla birlikte hem o kavmin zulmünden hem de o fırtınadan kurtulmuştur. Yine Semud Kavmi aynı şekilde, Hz İbrahim (as) bu ayda Nemrud'un zulmünden kurtulmuş ve Hz Musa (as) bu ayda Firavun'un zulmünden kurtulmuştur. Bununla birlikte Muharrem ayının 10'unda benzer birçok olay yaşanmıştır. Bunlardan en büyüğü ve en son yaşananı ise Hz Hüseyin (ra) ve Ehl-i Beyt'in şehadete kavuşmasıdır." dedi.

 

"Muharrem denilince akla Kerbela ve Hz Hüseyin gelir"
Bu ayda yaşanan Kerbela olayının İslam alemine büyük bir ders verdiğini belirten Molla Timurtaş sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bu ders ayağa kalma kıyam dersidir. Zalimin karşısına dikilme ve zalime boyun eğmeme dersidir. Aynı zamanda bu ay hicri yılbaşıdır. Bu vesile ile hicri yılbaşının tüm Müslümanlara hayırlı olmasını ve Rabbimizin bu mübarek ayı tüm dünya Müslümanlarının kurtuluşuna vesile kılmasını niyaz ediyoruz."

 

Muharrem ayının 9,10 ve 11 tutulan Aşura orucuna da değinen Timurtaş, Allah Resulünün Aşure orucu tuttuğunu ve sırf Yahudilere benzememek için bunu 3 gün tutmak istediğini ifade etti.

 

Öte yandan Aşurenin ifrat ve tefrite kurban edildiğini ifade eden Molla Timurtaş, "Şia üzüntüden kendilerine zincirlerle vurup kendi kanlarını akıtıp kendilerine zarar verirken bazıları ise bu günde eğlence ve sevinç günleri ilan ediyor bu ikisi de ifrat ve tefrittir. Bizler burada orta yolu seçeceğiz. Bu günde oruç tutacağız ve günümüzü de normal şartlarda geçireceğiz. Lübnanlı alimlerden Şeyh Sadullah ne güzel söylemiştir. 'Ey Şia alemi kendi kanınızı değil düşmanlarınızın kanını akıtın' demiştir" şeklinde konuştu.

 

"Muharrem ayının 9,10 ve 11'i oruçla geçirilmeli"
Hicri yılbaşını içerisinde bulunduran Muharrem ayının birçok olaya tanıklık ettiğini ifade eden Molla Salih Yücel de, Hicret'te değinerek, Hz. Ömer tarafından hazırlanan takvimde yılbaşı olarak 1 Muharrem'in kabul edildiğini belirterek, "Muharrem denildiğinde akla ilk gelen şey şüphesiz Hz. Hüseyin ve Ehli Beyt'in Kerbela çölünde şehid edilmesi olayıdır. Bu ay biliyorsunuz haram aylardandır bu ayda savaş haramdır. İslam da Aşura geleneği falan yoktur. Daha sonra İslam'a giren bir ırk adettir Aşura. Yahudilerin ve ehli kitabın o gün oruç tuttuklarını biliyoruz. Peygamber efendimizin de Medine'ye hicret ettiklerinde bu günde oruç tuttuğu fakat seneye bu güne ulaşması halinde Yahudilere muhalefet için üç gün oruç tutacağı yönünde rivayetler vardır." şeklinde konuştu.

 

"Muharrem ayı Hicret ve Kerbela olayını hatırlatmalı"
Muharrem deyince aklına şu 2 olayın geldiğini belirten Molla Yücel sözlerini şöyle sürdürdü: "Muharrem denildiği zaman birincisi Peygamber efendimizin Mekke'den Medine'ye hicret edişi ve bunun günümüze taşınması ile 10 muharrem Kerbela olayı aklımıza gelmelidir. Bu aya özel bir ibadet şekli ya da ibadet yoktur ancak Aşura orucu olarak bilinen ve Muharrem ayının 9,10 ve 11'ni oruçla geçirmek sünnettir. Ecri ve sevabı fazladır." diye konuştu.

 

"Hicret tarihi bir başlangıcıdır"
Emekli İmam Asım Karaalp da hicretten kısa bir şekilde söz ederek, hicretin bir tarih değişimi olduğunu belirterek, hicret yani 622 yılı zorlu olan Mekke döneminin son bulmasıdır. Biliyorsunuz Mekke döneminde Müslümanlara çok büyük zulüm ve işkenceler yapılmıştı. Bunun üzerine 622 yılında Peygamber efendimiz Medine'ye hicret etmiştir. Buradaki asıl gaye ise İslam'ın yayılmasını sağlamaktır. Hicret bir tarihin başlangıcıdır." dedi.

 

Muharrem ayının Kerbela başta olmak üzere birçok manayı içerisinde barındırdığına değinen Asım Karaalp, "Müslümanlar bu ayda daha çok tövbe ve istiğfar etmeli ve aşure orucunu tutmayı da ihmal etmemelidir" diye konuştu. (Murat Dalgın - İLKHA)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.