Musul Valisi Nuceyfi: Komutanlar uçağa binip kaçtı

Musul Valisi Nuceyfi: Komutanlar uçağa binip kaçtı

Musul Valisi Nuceyfi, IŞİD'in kenti işgal etmesinde kentteki güvenlik güçlerinin de sorumluluğu olduğunu söyledi. Nuceyfi komutanların uçağa binerek kaçtığını ve kentin güvenliğinin çöktüğünü söyledi

Musul Valisi Useyil Nuceyfi, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD)'in Musul'u işgal edip çevre bölgelerine saldırılar düzenlemeye başlamasıyla ilgili olarak bir basın toplantısı düzenledi.

Nuceyfi, basın toplantısında IŞİD'in bölgeyi kolaylıkla işgal etmesinde Irak ordusunun da etkisi olduğunu söyledi. Aynı zamanda Meclis Başkanı Usame Nuceyfi'nin kardeşi olan Musul Valisi Nuceyfi ordu komutanlarının IŞİD'e direnmediğini, uçağa binip kentten kaçtığını ileri sürdü.

Nuceyfi'nin basın açıklamasından satırbaşları şu şekilde;

"Güvenlik güçlerinin halka karşı kötü tutumu halkın devlet ile işbirliği yapmasını engelledi.

IŞİD’in saldırısı anında kentin içindeki bazı gruplar da harekete geçerek örgüte destek verdi.

Musul’daki üst düzey komutanlar kentin düşmesinden bir saat öncesinde bile bize yanlış bilgiler verdiler.

Ondan sonra da uçağa binerek kaçtılar. Bunun ardından kentteki güvenlik mekanizması çöktü. IŞİD ve ona destek veren diğer gruplar kenti ele geçirdi.

Bizler Musul halkını koruyan yeni bir emniyet kurumunu oluşturmalıyız.

Maalesef kentte geçmiş emniyet kurumuna yolsuzluk hakim olmuştu. Yeni bir Güvenlik kurumu inşasına başladık. Bu çerçevede halk ile işbirliği içerisinde “Halk Komiteleri” kurduk. Bizim düşmanımız terördür.

Hedefimiz IŞİD’i bölgenin dışına atmak. Bizler terör grupları ile halkı birbirinden ayırabilecek güçteyiz. Onları karıştırmıyoruz.Bölgeden kaçan on binlerce insan için bölgesel ve uluslalararası yardım kuruluşları ile görüşmelerimiz devam ediyor.

Musul dışında bir yönetim merkezi oluşturduk. Buradan sosyal hayatı ve sivil hizmetleri yönetmek istiyoruz. Musul halkı kendini koruyabilecek kudrettedir. Terör gruplarını kentin dışına atmak için mücadele etmelerini istiyoruz. Bağdat ve başbakan uyarılarımız dikkate almadı. Maliki, sadece kendi çevresinde bulunan komutanların verdiği bilgilere güvendi. Biz içişleri bakanına da durumu defalarca ilettik. Fakat onlar bizim verdiğimiz bilgileri önemsemediler. Kendi kaynaklarına güvendiler. Hatta bu durumdan Kürdistan bölgesi yönetimini de haberdar ettik. Kürdistan bölgesel yönetimi ile Bağdat yönetimi arasında ortak güvenlik anlaşması var. Bu çerçevede yardım edecekler. Bazı yetkililer durumu başbakana iletmekten çekindiler. Çünkü kendi mevkilerindeki bu zaafiyetin ortaya çıkmasını istemediler. Hatta öyle ki olaylar gece saat 1’de başladı.

Biz durumu ilettik. Fakat Irak Başbakanı Nuri el Maliki'den ancak 4 saat sonra güvenlik güçlerine müdahale emri geldi."

KENTİ KORUMAK İÇİN HALK KOMİTELERİ KURACAĞIZ

Nuceyfi'nin açıklamaları şöyle devam etti; "Bazı bankalar teröristlerin eline geçti. Oradan alınan malların hacmini Merkez bankasına sormak gerekiyor. Ninova’daki tüm komutanların askeri mahkemeye çıkarılmasını talep ediyorum. Kürdistan yönetimi başkanı Mesut Barzani ve Kürt Bölgesel Yönetimi Neçirvan Barzani’nin ilk saatlerden itibaren ortaya koydukları yaklaşım kardeşçe idi. Bizi Bağdat’tan daha çok arayıp sordular. Bundan sonraki dönemde ekonomik ve güvenlik alanında Kürdistan bölgesel yönetimi ile dayanışma içerisinde olmamız gerekiyor. Çünkü aynı bölgeyi paylaşıyoruz. Teröristler Suriye’den çöl bölgesi üzerinden geliyorlar. Cezire bölgesinde kampları vardı. Biz hükûmetten burasını bombalamasını talep ettik. Fakat onlar hiçbir şey yapmadılar ve Irak’ın içine gelmelerini beklediler. IŞİD’in Suriye rejimi ile ilişkisi olduğuna dair elimizde işaretler var. Irak ordusunun terörle mücadelede başarısız olmasının en büyük nedeni işi menfaate dökmüş olmalarıdır. Birçok komutan şahsi çıkar sağladı. IŞİD aslında çok güçlü bir yapı değil. Fakat devletin güvenlik teşkilatı çöktü. Aynı zamanda Maliki’ye muhalif olanlar da bu gruplara destek verdi. Sanıyorum Şii liderler bu olaya daha fazla hassasiyetle yaklaşıyorlardır. Çünkü mesele sadece Musul’un düşmesi değil. Tüm ülke tehdit altında.Bizler “Muttehidun” grubu olarak olağanüstü hal çağrısını desteklemiyoruz. Olağanüstü hali yine başarısız yetkililer uygulayacak. Biz artık kenti korumak için Halk Komiteleri kurarak savunacağız. Bağdat hükümetine ihtiyacımız yok. Onlara mecbur değiliz."

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.