Netanyahu Gazze Şeridine özel bir savaşa girebilir
Hamas yetkilisi Mühendis Münir Said, işgalci Netenyahu'nun seçimleri kazanmak veyahut seçimlerin ertelenmesini sağlamak için askeri kızışmaya yönelebileceğini ve Gazze Şeridine özel bir savaşa girebileceğini söyledi.
Afrika Asya Meclisi Başkanı ve Hamas yetkilisi Mühendis Münir Said, önümüzdeki günlerde gerçekleştirilecek seçimlerle alakalı yapılan seçim anketlerine göre işgal rejimi başbakanı Netanyahu'nun seçimleri kaybedeceğini gördüğünü, bu nedenle askeri kızışmaya yönelebileceğini belirtti.
Afrika Asya Meclisi Başkanı ve Hamas Yetkilisi Mühendis Münir Said, Filistin gündeminin ana başlıkları olan Geri Dönüş Yürüyüşleri, siyonist zindanlarında esaret altındaki Filistinliler, Gazze ablukası, siyonist seçimleri, Lübnan Hizbullah'ı ile siyonistler arasında meydana gelen çatışmalar ve diğer konuları İLKHA'ya değerlendirdi.
"Gazze Şeridi üzerinde 2007 yılından beridir sert bir siyonist abluka hâkim"
Siyonist ablukanın Gazze'yi olumsuz yönde etkilediğini söyleyen Said, "Gazze Şeridi üzerinde 2007 yılından beridir sert bir siyonist abluka hâkim. Tabi bu da insanlara yönelik çok sorun ve sıkıntılar yarattı. Bunların en önemlisi de hayati sorunlardır. Elektrik, su, ilaç, yolculuk, gıda malzemesi temini ve diğer hizmetler gibi insanların esas ihtiyaçları… Onların günlük hayatına etkisi oluyor. Bu çağda insanlık değerlerine zıt olan bu boğucu abluka halen değişmiş değil ve halen büyük devletler ve herhangi bir insan tarafından bu konuda bir hareketlenme olmamıştır. Bize, Peygamber Efendimize yapılan ablukayı hatırlatıyor. O zaman da Arapların cahili akrabalık duyguları bunu kabul etmemiş ve bu ablukayı durdurmuştu. Ancak bugünkü ilerlemiş insan medeniyeti hala buna sessiz kalıyor. Çünkü bu ablukayı uygulayan siyonistlerdir." dedi.
"Siyonistler her an hücum tehlikesiyle karşı karşıya olma korkusuyla yaşıyorlar"
Said, "Geri Dönüş Yürüyüşleri esas olarak Gazze'de devamlı sürüyor. Özellikle cuma günleri daha yoğunluklu oluyor. On binlerle halkımız sınıra dayanarak 70 yıldan beridir sürüldükleri topraklarına dönmek için rağbetlerini ve isteklerini ortaya koyuyorlar. Bununla birlikte bu yürüyüşler, Filistinliler tarafından geri dönüş haklarını korumak için ve siyonistleri telaşa ve sıkıntıya koymak için yapılıyor. Çünkü siyonistler sözde sınırlarının güvenli olmasını ve bu sınırlara hâkim olduğunu göstermek istiyor. Böylelikle siyonistler aziz Filistin halkının evlatları tarafından sınırlarının ve kurdukları teller ve engellerin her an hücum tehlikesiyle karşı karşıya olma korkusuyla yaşıyorlar. Yürüyüşlerin silahlı olmamasına rağmen ve siyonistlerin her defasında gerçek mermilerle onları yaralaması ve şehid etmesine rağmen sürüyor. Yüzlerce Filistinli bu yürüyüşlerde yaralandı." ifadelerine yer verdi.
"Direniş, siyonist işgalcilerle esir takası anlaşması yapmaya çalışıyor"
Zindanlarda esir edilen Filistin evlatlarının durumunu da anlatan Said, "Bilindiği üzere siyonistler binlerce Filistinliyi tutukladı ve bu tutuklamalar devam ediyor. Bazıları herhangi bir suçu olmadan tutuklanıyor. Hiçbir suçu olmadan tutuklanıyor ve yılarca zindanda tutuluyorlar. Uluslararası düzende ve kanunlar çerçevesinde bir karşılığı olmayan uygulamalarla esir ediliyorlar. Siyonistler buna rağmen halkı esir ediyor ve onlara dünyayı dar etmeye çalışıyor ve kanuni olarak onlara verilmesi gereken haklardan mahrum bırakıyor. Tabu bu durum esirlerle dayanışmayı gerektiriyor. Filistin hükümeti veyahut Filistin güçleri ve direniş kanadı olsun bu taraflardan esirlerin özgürleştirilmesi için gayrete ihtiyaç var. Burada dünyanın birçok yerinde esirlerle dayanışmak ve serbest bırakılmalarını talep etmek için devamlı bir gayret ve halksal bir hareket var. En önemli şey direniş, siyonist işgalcilerle Filistinli esirler arasında esir takası anlaşması yapmaya çalışıyor. Allah'tan umarız ki bu yakın bir zamanda binlerce esir kardeşimizin esaretten kurtulmasını gerektirecek bir esir takası anlaşması gerçekleşir."
"Tıbbi ihmalkârlık yüzünden şehid olan esirler var"
Tıbbi ihmalkârlık yüzünden şehid olan esirlerin olduğunu belirten Said, "Filistin halkının mücahitlerinden olan ve uzun bir süredir kansere yakalanan Bessam Essaih kardeş, siyonistler tarafından tedavi olmaktan ve ilaçtan men edildi ve sonuçta şehid oldu. Filistinli esirler dışarıdaki kardeşlerinin destekleriyle de açlık grevlerini giriyorlar ki cezaevi koşullarını güzelleştirmek ve üzerlerindeki baskıyı azaltmaya çalışıyorlar. Bununla birlikte şunu belirtmek isterim ki Filistin halkı zindan kurtulmaları için ve en azından yaşam koşullarının güzelleştirilmesi ve ailelerinin ihtiyaçlarını karşılamak için topyekun esirlerin arkasındadır. Bu halkımız ve ümmetin üzerinde büyük bir mesuliyettir. Hadisi şerifte buyrulduğu üzere 'Ğazi Ğazveye gittikten sonra kim arkasında ailesine göz kulak olup ihtiyaçlarını giderirse o da Ğazveye gitmiş gibidir.' Bunların hepsi mücahittir. Hepsi ümmetin mukaddesatları için ömürlerini feda ettiler." şeklinde konuştu.
"Filistin Uzlaşısı maalesef tökezler durumda"
Filistin dâhilinde taraflar arasında girişilen uzlaşı adımlarının durumundan bahseden Said, "Maalesef Filistin Uzlaşısı tökezler durumda. Bazen kuvvetleniyor bazen de zayıflıyor. Burada aracı taraflar tarafından bazı girişimler var. Özellikle Mısır tarafından Fetih Hareketi ve Hamas tarafları arasında uzlaşı sağlama girişimleri oluyor. Bu uzlaşı her zaman Filistin yönetimi ve Fetih Hareketiyle bağlantılı olan siyasi projeyle çarpışıyor. Onlar açısından Siyasi Açılım noktasında bir umutları olduğu sürece barış duruyor. Fakat gerçek manada bir uzlaşma için gerekli şartları sunacak bir hazırlık henüz yok. Çünkü gerçek bir uzlaşı ortak programlar ve Filistin halkının genel çıkarını öncelemek üzere kurulmayı gerektiriyor. Maalesef yıllardan beridir birçok sıkıntıların birikmesiyle oluşan çekingenlik ve ilişkilerin kopması durumu var. Ayrıca Filistin Yönetiminde tarafların çok olması ve bu taraflardan hiçbirinde bu uzlaşının oluşmasında herhangi bir rağbetin olmadığı görülüyor. O yüzden bu uzlaşı başarısız oluyor, her zaman duruyor yâda bazı adımlar atılıyor sonra sekteye uğruyor. Neticede şu ana kadar da bir yumuşama olmuş değil. Umarız her iki taraf ortak parçalar olarak birleşirler ve bu birleşme onlara akrabalık şekillenmesi imkânı verir ve neticede Filistin halkı birleşir ve inşallah hedef ve gidişat bir olur." ifadelerine yer verdi.
"Umarız ki Ümmet direnişin ihtiyaçlarını Filistin halkına sunmada yeterli olur"
Ümmetin Kudüs davasına desteğinin önemine değinen Said, "Kudüs ve mukaddesatımıza, özellikle Mescidi Aksa'ya yönelik büyük tehlikeler var. Günümüzde bu tehlikelerin sebebi Amerikan'ın siyonist akımı destekler nitelikteki siyasetidir. Hatta siyonistlerin istediği şekil üzere kurulmuş bir siyaset anlayışı var. Bundan dolayı siyonistler son süreçte Mescid-i Aksa'ya operasyonlarını, baskınlarını ve ele geçirme girişimlerini ve Mescid-i Aksa'nın kapılarında Yahudileştirme çalışmalarını arttırmış ve Mescid-i Aksa'da bir bölümün kendilerine ait olması için birtakım çabalar içerisine girmeye başlamıştır. Bu çalışmaları halen devam ediyor. Burada onlarca siyonist müessese, bu hedef üzere kurulmuş ve çalışma yürütüyor. Hatta siyonist rejim ve sinagoglarıyla beraber bu amaçlar üzere çaba sarf ediyor. Bu hedeflerini gerçekleştirmelerine engel olan şey Filistin halkının direnişidir. Mescid-i Aksa etrafında kadını erkeğiyle murabıt ve murabıtalar, Yahudilerin bu hayallerini ve umutlarını bertaraf etmek için gece gündüz mücadele gösteriyorlar. Bundan dolayı başta Allah'a olan teslimiyetimiz ve Filistin halkının siyonist projelere karşı gösterecekleri dik duruşa olan güvenimiz tamdır. Umarız ki Ümmet direnişe gerekli sebepleri Filistin halkına sunmada yeterli olur ki Filistin halkı bu rolünü devam ettirebilsin. Çünkü halkımız bu mücadeleyi Kudüs ve Mescidi Aksa'nın mukaddesatını korumayı İslam ümmetine niyabeten yapıyor." şeklinde konuştu.
"Netanyahu gerilimi yükselterek seçim savaşına girmek istiyor"
Son olarak yapılacak siyonist seçimlerini değerlendiren Said, "Bana göre Netanyahu ve siyonistler gerilimi yükseltmek ve Irak, Suriye ve Lübnan'da gibi hedefleri vurarak bunun üzerinden bir seçim savaşına girmek istiyor. Hatta Gazze'de de provokasyon girişimlerinde bulunuyorlar. Netanyahu siyonistlere kendisi dışında bir israil düşünülemez ve onsuz olmayan bir başkan olduğunu gösterme çabası içerisine girmiş durumda." dedi.
"Netanyahu başbakanlıktan düşerse yolsuzluktan tutuklanmayla yüz yüze kalır"
"Netanyahu siyasi yolsuzluk skandallarıyla gündemde ve bu suçlarla anılıyor. Ayrıca eğer başbakanlık görevinden düşerse tutuklanmayla yüz yüze kalmış." diyen Said, "O tekrar başbakan olarak kalmaya devam etmek istiyor. Bu son günlerde yayınlanan seçim anketlerine göre bu görevde artık kalmayacağı görülüyor. Bundan dolayı o kendisini destekleyecek halk gücünü kuvvetlendirmeye ve arttırmaya çalışıyor." ifadelerini kullandı.
"Netanyahu seçim için Gazze Şeridine özel bir savaşa girebilir"
Said, "Biz şu an tehlike arz eden günleri, bir haftayı yaşıyoruz. Netanyahu seçimleri kazanmak veyahut seçimlerin ertelenmesini sağlamak için askeri kızışmaya yönelebilir ve Gazze Şeridine özel bir savaşa girebilir. Öyle görünüyor ki o bu seçimleri kazanmayacağını anlamış. Bundan dolayı gerçekten de durum tehlike arz ediyor. Ancak Hizbullah'ın siyonistlere verdiği cevaptaki performansı gayet iyiydi. Verilen güçlü bir cevaptı. Bu da gösteriyor ki direniş Filistin'de olsun Lübnan'da olsun vardır ve bölgede geniş bir alana yayılmış ve derinleşmiş direniş ekseninin geniş bir halk desteği vardır. Direniş bu düşmanı püskürtmeye; Netanyahu'yu ile siyonistlerin, ümmetin zayıflığını bahane ederek emellerini gerçekleştirmeye çalışanları engellemeye ve geçersiz kılmaya kadirdir inşallah." ifadelerini kullandı.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.