İrem SUDAN
Neye, Nasıl Bakmalıyız?
Bakış eşittir hayat, hayat eşittir bakış… İnsan dünyaya geldi geleli her şeyi bakış denilen pencereden izlemekte ve bu pencerede gördüğü birçok şeyi hayatına ve ahlakına yansıtmaktadır. Burada dikkat etmemiz gereken husus şudur ki; madem bakış, hayatımızı, ahlakımızı değiştiriyor, bazen hayatımızı zehirli, bazen tatlı hale getiriyor, o halde bizler hayatı bakışlarımızla değiştirmek yerine bakışlarımızla hayatımızı değiştirmeyi tercih etmeliyiz. Bakışımızı değiştirmemizde bizlere yardımcı olacak olgular şunlardır:
-RAHMAN'A BAKIŞ: Rabbimize olan bakış açımız bütün her şeyi kapsamakta ve hayatımızın her alanında bizlere öncü olmaktadır. O halde Rabbimizi hakkıyla tanımalı ve ilim ile O'na olan bakış açımızın en güzelini ona vermeliyiz.
Rahmanı tanımak her şeyi anlamak ve kavramaktır. Allah-u Teala şöyle buyurmaktadır; “Ben, kulumun hakkımdaki zannı gibiyim”(Buhari, tevhid 15; 35)
-NİYET: Peygamberimiz (s.a.v) bir hadisinde şöyle buyurmaktadır “Ameller niyetlere göredir”. Hayatın her alanında devreye giren niyet ibadetlerimizi sahih hale getiriyorsa neden hayatımızı da doğru hale getirmesin ki! Düşünüp cevaplayalım: İki asker düşünün birinin niyetinde komutanın verdiği görevleri yapıp bir an önce onlardan kurtulma çabası var. Bir diğeri ise komutanını razı etmek için elinden gelen çabayı göstermeyi görev bilinci addeder. Sizce hangisi daha başarılı ve daha mutlu? Ben şöyle cevap vereyim: Birinci asker de ikinci asker de görevini yapmakta ama birinci asker bir an önce sorumluluktan kurtulma çabasıyla görevini yaptığı için ne kendini ne de komutanını razı edecektir. Yalnızca niyetinin karşılığını alır. İkinci asker ise efendisini razı etme çabasında olduğundan hem kendini hem de komutanını razı etmekte. Evet, bir niyet her şeyi değiştirebilir. Bakış açımızı değiştiren en önemli unsur niyettir. Bizlerin Halik'i olan Rabbimize bakış açımız, Rabbimizi de bizleri de razı etmekte.
-İNSANLARA BAKIŞ: Hayat'a olan bakış açımız insanlara da yansımaktadır. Bizler hayatı boş ve anlamsız gördüğümüz zaman insanları da aynı şekilde nitelendiririz, ama hayatı dolu ve yaşamaya değer gördüğümüz zaman, insanların da sevilmeye değer olduklarını görürüz. Evet, hayat eşittir insan, insan eşittir hayat. Hem bizlerin düsturu “ yaradılanı sev yaradandan ötürü” iken bizler hayata ve insanlara nasıl boş ve anlamsız bakabiliriz ki? Bizleri kardeş yaratıp bunun önemini ayetlerle beyan eden Rabbimiz kardeşlerimizi boş ve anlamsız görmemize razı olur mu ?.
Evet, son olarak hayata olan bakışımızı değiştiren olguları, günlük hayatımızda tatbik etmeliyiz. Hayatımızı, ibadetlerimizi, ahlakımızı, yaşantımızı değiştiren bakış açımızı İslam'a uyarlayarak hayatımızın hedeflerini bu sayede belirleyebilir ve mutluluğu, huzuru elde edebiliriz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.