"Öğretmenler hizmet içi eğitimden geçirilmeli"
Yeni müfredatla ilgili değerlendirmelerde bulunan Öğ-Der Gaziantep Şube Başkanı, yeni müfredatın öğrencilere daha iyi anlatılabilmesi için öğretmenlerin hizmet içi eğitimden geçirilmesi gerektiğini belirtti.
Şuurlu Öğretmenler Derneği Gaziantep Şube Başkanı Levent İlhan, 2017-2018 Eğitim-Öğretim yılında uygulamaya konulacak olan yeni müfredatla ilgili değerlendirmelerde bulundu. İlhan, yeni müfredatı uygulayacak olanların öğretmenler olduğuna işaret ederek, öğretmenlere yeni müfredatın daha iyi bir şekilde anlatılması ve uygulama noktasında destek verilmesini talep etti.
Yeni bir eğitim-öğretim dönemine sayılı günler kalırken, eğitim politikaları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan İlhan, karma eğitim, yeni müfredat, seçmeli dersler ve öğretmen atamaları ile eğitimde yaşanan sorunlara değindi.
Yeni eğitim-öğretim yılının bütün öğretmen, öğrenci, veli ve eğitim camiasına hayırlara vesile olmasını dileyen İlhan, "2017-2018 eğitim-öğretim yılının 5 Eylül itibariyle öğretmenler birlikte başlamış olup 18 Eylül'de de bütün öğrencilerimizle birlikte başlayacaktır. Yeni eğitim-öğretim yılının öğrencilerimize, velilerimize, öğretmenlerimize, eğitim yöneticilerimize, tüm eğitim çalışanlarına ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum." dedi.
Yeni müfredatı uygulayacak olanların öğretmenler olduğuna işaret eden İlhan, bu yeni müfredatın öğrencilere daha iyi anlatılabilmesi için öğretmenlerin hizmet içi eğitimden geçirilmesi gerektiğini belirtti.
İlhan, “Yalnız bazı daha iyi olmasını istediğimiz taleplerimiz var. Bu yeni müfredatı uygulayacak olan sonuçta öğretmendir. Öğretmen arkadaşlarımıza yeni müfredatın daha iyi bir şekilde anlatılması ve uygulama noktasında da öğretmenlerimize destek verilmesini istiyoruz. Bu müfredat eski müfredat gibi insanların önünü açmasını, milli ve manevi değerlerimizi ayaklar altına alınmasını istemiyoruz. Biz bu noktada çalışmalarımızla Milli Eğitim Bakanlığına destek verdik. Şu anda yapılan çalışmanın başarılı olduğunu görüyoruz. Özellikle ‘değerler eğitimi’ adı altında yapılan bu yeni müfredat çalışmalarının yenilenmesini de olumlu buluyoruz. Tabi bunu engellemek isteyen bazı art niyetli kişilerde olacaktır. Ama biz işimizi yaparız, gerisine bakmayız. Biz Şuurlu Öğretmenler Derneği olarak öğretmenlerimizin de öğrencilerine bu milli ve manevi değerleri daha iyi bir şekilde vermesini istiyoruz. Bundan dolayı öğretmenlerimizin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hizmet içi eğitimle bu değerlerin nasıl daha üst seviyede ve iyi bir şekilde verilmesiyle ilgili bir eğitimden geçirilmesini talep ediyoruz.”ifadelerini kullandı.
"Yüzde 99 Müslüman olan bir ülkede bunu ana sınıftan üniversite son sınıfa kadar insanlar dinini öğrenmeli"
Türkiye’nin dışındaki yabancı ülkelerde din kültürü ahlak bilgisi dersinin isminin ‘İslam dersi’ olarak geçtiğini ve bu dersin de ‘İslam dersi’ olarak verilmesini istediklerini belirten İlhan, şöyle konuştu:
“Peygamber efendimizin hayatını konu alan temel dini bilgiler ve siyer konusuyla ilgili dersleri olumlu olarak görüyoruz. Ama bizim asıl önerimiz bunu seçmeli ders olarak değil. Avrupa’da, Amerika’da ve Türkiye’nin dışındaki yabancı ülkelerde din kültürü ahlak bilgisi dersi yerine ismi ‘İslam dersi’ olarak geçiyor. Biz bu dersin ‘İslam dersi’ olarak verilmesini istiyoruz. Bu konu altında diğer dini bilgilerde ve dinlerde tanıtılabilir. Ama yüzde 99 Müslüman olan bir ülkede bunu ana sınıftan üniversite son sınıfa kadar insanlar dinini öğrenmelidir. Bunu birileri istemiyor diye vazgeçmemeliyiz. Biz kendi dinimizi öğretiriz. Öğretmen arkadaşlarımızda bunu en iyi şekilde yerine getirir.”
Karma eğitimden tamamen vazgeçilmesi gerektiğini ve Avrupa'nın birçok ülkesinde de karma eğitimin zorunlu olmadığını anımsatan İlhan, “Karma eğitim konusunda değişik çalışmalar hazırlayıp bakanlığa sunduk. Olumlu gelişmeler var. Ama yeterli değil. Örneğin imam hatiplerde kız-erkek okulları ayrıdır. Bazı imam hatip ortaokulların da kız-erkek sınıfları ayrı. Her ne kadar okul bir olsa da sınıflar ayrılıyor. Biz istiyoruz ki buluğ çağına ermiş gençlerimizin bu konuda kendini tamamen eğitime, bilime ve ilime vermesi adına bu etkileşimden uzak kalıp diğer liselerde, ortaokullarında karma eğitimden tamamen vazgeçilmesini istiyoruz.”şeklinde konuştu.
Okullarda karma eğitim sisteminin dayatılmasına tepki gösteren İlhan, karma eğitim zorbalığına son verilmesi gerektiğini belirterek, “Özellikle de farklı görüşteki insanların hep batı ve Avrupa’yı örnek gösteriyorlar. İngiltere’de isteyen karma okuluna, isteyen karma olmayan okula gidebiliyor. Fransa’da laikliğin uygulandığı bir ülkede yine aynı uygulama var. Amerika’da da kız ve erkek okulları aynı değil. İsteyen kişi karma okula gidiyor. İsteyen kişide karma olmayan okula gidiyor. Bu konuda biz sadece meslek liselerinde karma eğitimden vazgeçiliyormuş gibi kız meslek ve imam hatip liselerini olumlu karşılıyoruz. Ama biz istiyoruz ki bu ülkede insanlar istediği zaman çocuğunu inancına uygun bir okula göndermesini istiyoruz. İsteyen çocuğunu karma okuluna gönderebilir. Ama mutlaka bunun alternatifi olmalıdır. Batı ve Avrupa artık karma eğitimden vazgeçiyor. Başarının karma okullardan gelmediğini görüyorlar.” diye konuştu.
"Türkiye’de yaklaşık 200 binin üzerinde öğretmen adayı atama bekliyor"
Türkiye’de atanan öğretmenlerin sayısının yeterli olmadığını da dile getiren İlhan, 40 bin öğretmenin daha atanmasını talep ettiklerini belirterek, son olarak şunları kaydetti:
“Gaziantep’e yeni atanan öğretmenlerimize, il dışından gelen öğretmenlerimize yeni eğitim-öğretim yılının başarılı geçmesini temenni ediyorum. Ama Türkiye’de atanan öğretmenlerin sayısının yeterli olmadığını görüyoruz. Bu sene 40 bin öğretmenin daha atanmasını talep ediyoruz. Öğretmen açığının kapanmasını istiyoruz. Bu ihtiyacından giderileceğini düşünüyoruz. Biz 2018 yılında kadar öğretmen atamasının olmayacağı açıklamasına üzüldük. Benim okulumda 16 öğretmen açığım var. Burası bir ilkokul ve buna rağmen de Türkiye’de yaklaşık 200 binin üzerinde öğretmen adayı atama bekliyor. Böyle bir durumda hem 15 Temmuz olayından dolayı 50 bin civarında öğretmenin ihraç edilmesi ve 10 bin civarında öğretmenin açıkta beklemesinden dolayı biz bu son 20 bin öğretmen atamasını az buluyoruz. Bir 20 bin öğretmenin atanmasını istiyor ve bu sene verilen sözlerin yerine getirilmesini bekliyoruz.” (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.