İSTANBUL - Özgür-Der, hükümetin yayınladığı "okullardaki kılık kıyafet yönetmeliği" kapsamında başörtüsü yasağının devam etmesini protesto etti. Fatih postanesi önünde toplanan çok sayıda kişi attıkları sloganlarla yönetmeliği protesto ederek hükümetin atılan yanlış adımlardan derhal geri dönmesini istedi. Saat: 13.00'te başlayan basın açıklamasında Özgür-Der Genel Başkan Yardımcısı Kenan Alpay, İHH İnsani Yardım Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Gülden Sönmez ve Muztazaflar Hareketi kurucu üyelerinden Said Şahin konuştu.

Cuntacıları Rahatsız Etmemek Adına Hazırlanmış Bir Yasa
Basın açıklamasında ilk konuşmayı yapan Kenan Alpay, hükümet ve Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'e eleştirilerde bulundu. "Kıyafete özgürlük, başörtüsüne yasak mantığı her alanda özgürlük iddia eden hükümet için izah edilebilir bir durum değildir!" diyen Alpay öğrencilerin İmam Hatip Liseleri dışında başörtüsü takmasına müsaade etmeyen yönetmeliği Türkiye'deki cuntacıları rahatsız etmemek adına hazırlanmış bir yasa gibi göründüğünü ifade etti.

Başörtüsü Sadece Okullarda Değil, Her Yerde Serbest Olsun
Başörtüsünün serbest kalmasının Taksim' e ya da Çamlıca'ya cami açmaktan daha önemli olduğunu belirten Alpay, özgürlükçü bir ortamı oluşturma iddiasında olan Hükümet'in, şimdilerde hesaba çektiği darbecilerin taleplerine göre hazırlanmış bir yönetmelik çıkartmasının mantık dışı olduğunu söyledi. Alpay, sadece okullarda değil bütün kamu kurum ve kuruluşlarında başörtüsünün serbest bırakılmasını gerektiğinin altını çizerek, yasakçı yönetmeliğin bir an önce iptal edilmesi gerektiğini kaydetti.

Müslüman Camia Başörtüsünden Asla Vazgeçmeyecek
Ardından konuşmasına başlayan Av. Gülden Sönmez, Başörtüsü ve tesettürün bir kılık kıyafet meselesi olmadığını hatırlatarak, Müslüman camianın başörtüsünden vazgeçmeyeceğinin altını çizdi. Dünyada sömürgeci zihniyetin olduğu birkaç ülke dışında, her yerde dini özgürlüklere göre düzenlemelerin yapıldığını belirten Sönmez, Batı'nın giyim kuşamdan, eğitim sistemine ve tatil günlerine kadar dini inançlarını göz önünde bulundurarak kurallar çıkarttığını ifade etti. Türkiye'de ise, Müslümanların çoğunluğu oluşturduğunu ve azınlık olsa dahi devletin haklarını koruması gerektiğini vurguladı.

Azgın Azınlığın Rızası Aranarak Çıkarılmış Bir Yasak
Son olarak bir konuşma yapan Sait Şahin ise, ders müfredatlarına Kur'an dersi koyan bir sistemin başörtüsüne karşı yasakçı bir tavır almasının mantıksız olduğunu ifade etti. Müslüman halkın din özgürlüğü konusunda güvendiği hükümetin bu halka karşıt bir politika yürüttüğünü söyleyen Şahin, 'azgın azınlığın' rızası aranarak çıkarılan yasanın iptal edilmesi gerektiğini vurguladı. Özellikle okullarda başörtüsünün yasaklanmasının bütün bir genç nesli ilgilendirdiğini belirten Şahin, "Allah'ın emri ile yönetmelikler arasında sıkışan çocuklarımız kimliksizleşiyorlar" dedi. Bu yasak tablosunun hala darbeci zihniyetin etkin olduğunun göstergesi olduğunu kaydeden Şahin, kamuoyu ve basını bu konuda girişimde bulunmaya çağırdı.

Çocuklar Bizimdir Devletin Değil
Ayrıca eylem boyunca, "Başörtüye Her Yerde Hemen Şimdi Özgürlük!", "Hükümetin Yasası Darbecinin Rüyası!", "Kemalizm'in Değil Rabb'imizin Kuluyuz!", "Herkes İçin Adalet Başörtüye Özgürlük!", "Müslüman Uyuma Öğrencine Sahip Çık!", "Yasakçı Hükümet İstemiyoruz!", "Çocuklar Bizimdir Devletin Değil!", "Yasakçılar Halka Hesap Verecek!" sloganları atıldı.



Eylemin sonunda ise yasakların derhal kaldırılması için Başbakanlık ve Milli Eğitim Bakanlığı'na bir mektup gönderildi. (Mehmet Erkan Yavuz- İLKHA)