Adıyaman'ın Samsat ilçesinde pamuk üretimi yapan çiftçiler pamukta kullandıkları gübre ve ilaçlara gelen aşrı zamların yanında elektrik faturalarının da çok kabarık gelmesinden dolayı dert yanarak yetkililere seslendi.

"Devlet bu işin hesabını-kitabını biliyor!"

Devletin çiftçinin durumundan haberdar olduğunu ve çiftçinin ne sıkıntılar çektiğini bildiği halde hiçbir girişimde bulunmadığından dert yanan pamuk üreticisi Hüseyin Ateş, "Bu sene pamuk verimi hiç yok. Hiçbir Allah'ın kulu çıkıp da pamuk veriminden memnun olduğunu söyleyemez. 600 kilo verim aldığımız yerden 200 kilo verim aldık bu sene. Devlet bu işin hesabını, kitabını biliyor. Devlet aldığımız ilacın ne kadar olduğunu da görüyor. Devlet bu işin hesabını bildiğine göre, bin 200 liralık masrafım karşılığında 600 liraya denk gelen 200 kilo pamuk elde ediyorsam bu işin altından nasıl çıkacağımı da söylesin." dedi.

Vatandaşların taleplerinin dikkate alınmadığını vurgulayan Ateş, "Milyonlarca insan sokaklara dökülüyor, dertlerini anlatıyor, twitler atıyor ama hiç bir Allah'ın kulu ya da yetkililerden biri çıkıp ne istiyorsunuz demiyor. Zarardan ziyade bu durum karşısındaki sessizlik bizi üzüyor. Bugün Şanlıurfa'nın 14 milletvekili var. Hiçbirinden çıt ses yok. İnsanlar yanarken onlar kendi keyiflerinde, zevklerindedirler. Bunu desinler Vallahi memnun oluruz." ifadelerini kullanarak dert yandı.

"Faturayı ödeyemeyince tefecinin eline düşüyoruz"

Elektrik faturalarının çok yüksek gelmesinin kendilerini sıkıntıya düşürdüğünü belirten Ateş, "Her ay 200 bin liralık elektrik faturası geliyor. Gününde ödemediğimizde kesinti oluyor. Bu faturayı ödeyemeyince ister istemez tefecinin eline düşüyoruz. Tefeci de babasının hayrına para vermiyor. 200 bin lira için ekstra 20 bin lira verdiğimizde, yıl içinde gelen 4 faturanın sadece faizi 80 bin lira ediyor. Otomatikman 80 bin lira borçlanıyorum. Bu da sadece tefeciye olan borç oluyor. Bu durumlara düşmememiz için devletin verdiği desteklemeyi banka üzerinden direk elektrik borcumuza vermesini istiyoruz. Ben direkt destekleme istemiyorum. Desteklemeyi elektrik kurumuna versin beni yormasın." şeklinde konuştu.

Pamuk alımında belli bir fiyatın olmamasının da kendilerini endişelendirdiğini ifade eden Ateş şöyle devam etti:

"Bu sene henüz belli bir fiyat yok.  ÇUKOBİRLİK'e herkes pamuğunu direkt veremez. Devletin böyle bir hazırlığı olmadığından ÇUKOBİRLİK de bu kadar pamuğu işleyemez. Devlet 3 ve 4'üncü ayda verdiği desteklemeyi şuanda verse, çiftçi de borcunu kapatsa çiftçi biraz kendine gelir. Devlet çiftçinin sorunlarını biraz dert edip benim bu vatandaşım ne istiyor dese ve desteklemeyi biraz artırsa rahatlayacağız. Bu vatandaşım niye caddelere dökülüyor diye birisi çıkıp söylese Vallahi gönlümüz hoş olacak. Cumhurbaşkanı çiftçi dediğinde bütün çiftçiler televizyona yöneliyor acaba ne diyecek diye. Fındıktan bahsediyor. Fındık çiftçisi kadar pamuk çiftçisi de var. Bütün çiftçilerin hakkının verilmesi lazımdır."

"Pamuk ekecek çiftçi kalmayacak"

Sürekli gelen zamların ve desteklemenin ihtiyaç duyulan aylarda ödenmemesinden şikâyet eden Osman Ateş ise, "Bizim durumuz ortadadır. Dönüm başına 300 kilo pamuk elde ediyoruz. Bunun da 100 kilosunu tarla sahibine veriyoruz. Bize 200 kilo kalıyor. 200 kilo da 600 lira ediyor. Biz bu 600 lirayı gübreye mi verelim, pamukta kullandığımız zehire mi verelim? Herkes biliyor bu sene zehir almış başını gidiyor. Kısacası çifçti perişan olmuş. Gelecek sene pamuk ekecek çiftçiye yüzde 10 dahi kalmayacak. Devletin desteklemeyi artırması gerekiyor. Destekleme artarsa çiftçi kendini toparlar ve borcunu öder. Bu şekilde olursa belki pamuk ekimine devam eder. Desteklemenin de erken verilmesi gerekiyor ki önümüzü görebilelim. Fiyat konusunda da kesin bir şey yok! Kimisi 3 lira, kimisi 2 lira 90 kuruş diyor." dedi.

İLKHA