Prof. Muzaffer Denli: Anız yakmak hem toprağa hem de çevreye ciddi zararlar vermektedir
Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muzaffer Denli, anız yakmanın toprağa ciddi zararlar verdiğini belirterek bir sonraki hasat döneminde girdi maliyetlerinin artmasına neden olduğunu söyledi.
Tarlada biten hasat işleminden sonra çiftçiler tarafından verimliliği arttırma düşüncesiyle neredeyse her gün anız yakma olayları yaşanıyor.
Anız yakmanın verimliliği arttırmanın aksine toprağa ciddi zararlar verdiğini belirten Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muzaffer Denli, bu işlemin toprakla beraber doğaya verdiği zararı aktarırken yakmadan anızı topraktan uzaklaştırmanın mümkün olduğunu dile getirdi.
Prof. Dr. Muzaffer Denli
Anızı, bitkiler hasat edildikten sonra toprakta kalan gövde ve kök kısımlarına verilen genel isim olarak tanımlayan Prof. Denli, "Çiftçiler, tarlayı daha iyi sürebilmek ve kolay ekim yapabilmek için anız yakıyorlar. Ancak anız yakmak toprağa ciddi zararlar verebilmektedir. Çünkü toprak bünyesinde çeşitli organik maddeleri bulundurduğu gibi aynı zamanda bazı canlıları da bulundurur. Bulundurduğu bu canlı ve bitkiler toprağın verimliliğini arttırmakta, daha iyi ve kaliteli ürün almamızı sağlamaktadır." ifadelerini kullandı.
"Anız yakma, yeni ekim dönemlerinde daha fazla girdi kullanmamıza neden olmaktadır"
Anız yakma olayında verimlilikle beraber canlıların da yok edildiğine dikkat çeken Denli, "Bunların yok edilmesi demek çevreye çok çeşitli şekillerde zarar vermektedir. Birincisi toprağın verimliliğini azaltmakta ve niteliğini düşürmektedir. Yeni ekim dönemlerinde daha fazla girdi kullanmamıza neden olmaktadır. Bu da çevreye fazla miktarda kimyasal bırakılması anlamına gelmektedir. Anız yakılması sonucu birtakım gazlar çevreye yayılmakta, doğa ve atmosfere ciddi zararlar verdiğini görmekteyiz. Diğer bir önemli zararı orada yaşayan canlıların yok olmasına neden olmaktadır. Bazen endemik olarak bazı canlılar bazı yerlerde yaşayabiliyorlar. Bu da onların yok olması anlamına gelmektedir." dedi.
Anızın değerlendirilmesi durumunda enerji kaynağına dönüştürülebileceğini söyleyen Denli, şu ifadelere yer verdi:
"Aslında anız bir enerji kaynağıdır. İyi değerlendirilebilirse yani yakıt olarak kullanıldığında enerji kaynağına dönüştürülebilir ve enerji kazanımı sağlanabilir. Mekanizasyon çok gelişmiş durumundadır. Uygun alet ve ekipmanları kullanarak anızı topraktan uzaklaştırmak mümkündür. Yani anızı yakmadan da bu işlem rahatlıkla yapılabilir ve tarla daha iyi bir sürümle yeni verim dönemine hazırlanabilir."
"Ceza kanunumuzda anız yakmanın bir müeyyidesi var, bunun uygulanması gerekir"
Anız yakmanın önüne geçilmesine yönelik yapılan çalışmaları değerlendiren Prof. Denli, "Çiftçilere, tarım il ve ilçe müdürlükleri ve gerekirse de fakülteler üzerinden bilinçlendirmenin tam anlamıyla reel bir şekilde yapılması gerekir. Ceza kanunumuzda anız yakmanın bir müeyyidesi var, bunun uygulanması gerekir. Bu cezalar zamanında uygulanılabilirse biraz daha caydırıcı olacağına inanıyorum. Ancak önce eğitim ile bilinçlendirme ve sonrasında toprakta da canlılarının olduğunun farkına varmamız gerekir." ifadelerini kullandı.
Toprak olmazsa yaşamın olmayacağına, gelecek nesillerinde yaşamının yine toprağa bağlı olacağına vurgu yapan Denli, toprağın kolay kolay oluşmadığını ve her yüzyılda belli bir düzeyde toprak oluşabileceğini bilinçlendirmesinin başta çiftçi ve üreticiler olmak üzere bütün insanlara kazandırılması gerektiğinin altını çizdi.
"Anız yakma, bazı tür canlılara zarar verdiği için ekolojik dengenin bozulması anlamına da gelmektedir"
Bilinçli bir toplum oluşturarak bu tür olumsuzluklarının önüne geçilebileceğini kaydeden Prof. Denli, "Gelişmiş ülkelerde kesinlikle anız yakmak söz konusu değildir. Tarımı gelişmiş ülkelere baktığımızda modern teknikler kullanarak anızları topraktan uzaklaştırma, yeni sürüm uygulayarak üretim dönemine hazırlama teknikleri son derecede başarıyla uygulanmaktadır. Ülkemizde bu teknolojik altyapılar var, uygulanabilir ve uygulanması gerekir diye düşüyorum."
Anız yakmanın ekolojik dengeye etkilerinden de söz eden Denli, şunları söyledi:
"Bildiğimiz gibi doğada canlılar arasında doğal denge vardır. Ekolojik denge dediğimiz canlıların birbirine bağımlılığını göstermektedir. Anız yakma, bazı tür canlılara zarar verdiği için dengenin bozulması anlamına da gelmektedir. Ekolojik dengenin bozulması demek, gelecekte yaşanılabilir alanların ortadan kalkması anlamına gelmektedir. Bu yüzden bunu da göz önüne alarak lütfen anızları yakmayalım, gerekli uyarılarımızı yapalım ve yapanlara da müeyyideler uygulayalım." (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.