BATMAN - Rahmet iklimi üç aylar, 11 Mayıs'ta başlıyor. Üç ayların dinimizdeki yeri, önemi ve Müslümanların üç ayları nasıl değerlendirmesi gerektiğini tanınmış kanaat önderlerinden Molla Enver Kılıçarslan'a sorduk. Müslümanların Ramazan ayının mukaddimesi olan Recep ve Şaban aylarında Ramazan ayına sağlam bir hazırlık yapmaları tavsiyelerinde bulunan Kılıçarslan, bin aydan daha hayırlı olan Ramazan ayında beden ve ruhun beraber oruç tutması gerektiğine vurgu yaptı. Aile reislerine de önemli tavsiyelerde bulunan Molla Enver, üç ayların Kur'an ve sünnete göre değerlendirmenin toplumdaki manevi bağlarında güçlendireceğine dikkat çekti.

Hocam, üç aylar ne anlama geliyor? İslam'daki yeri ve öneminden söz edebilir misiniz? 
Öncelikle haram aylardan başlamak istiyorum. Haram olan dört ay vardır. Bu aylar; Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep aylarıdır. Bu haram aylardan sonuncusu Recep, aynı zamanda mübarek üç ayların da ilk ayıdır. Üç aylar ise Receb, Şaban ve Ramazandır.

Peygamber Efendimiz (sav), “Allah’ım Receb ve Şaban’ı bereketli kıl. Bizi Ramazana kavuştur” buyurmuştur. Peygamber Efendimiz (s.a.v) bu üç aylardan Receb ve Şaban aylarının büyük çoğunluğunu oruç tutarak geçirmiştir. Sahabeler bu konuda farklı rivayetlerde bulunmuşlardır. Rivayetlerde Resulullah'ın Recep ayının tamamını oruçla geçirmediğini ifade edilirken Şaban aylarında bazen tamamen oruç tuttuğunu ifade ederler. Resulullah bu konuyu bir hadisi şeriflerinde; "Şaban ayı Muharrem aylardan değil ama ümmetim bu hayırlı aydan gafil kalmasından korkarım" şeklinde ifade etmiştir. Bu aylar Ramazan ayının mukaddimesi olduğu için Resulullah çokça oruç tutardı. Ruhun temizlenmesi için oruç gibi namaz, Kur'an okuma ve sadaka vermek de önemlidir. Lakin orucun Allah katında bir özelliği vardır. Alemlerin Rabbi olan Allah (c,c) "Oruç benim içindir, mükafatını kıyamet günü ben veririm" buyuruyor.

Ulema bu konuya "Oruçta öyle bir özellik vardır ki hiçbir ibadette bu özellik yoktur. Çünkü diğer ibadetler; heykellere, putlara ve diğer batıllara ibadet olarak yapılmıştır, Ancak onlar için oruç tutulmamıştır" ifadeleriyle açıklıyor.

Peygamber Efendimiz (SAV) oruç hakkında, “Bir gün oruç tutanı Allah’u Teala 70 yıl onu cehennemden uzaklaştırır”  buyurmuştur.”

Recep ve Şaban aylarının faziletleri nelerdir, nasıl değerlendirilmelidir? 
Recep ve Şaban ayları Ramazan ayı için bir hazırlık evresidir. Müslümanlar bu iki ayda kendini temizlesin, haramlardan uzak dursunlar. Müslümanlar bu iki ayı güzel bir bahçe olarak kabul etsinler ve bu aylarda mahsul ekip yetiştirsinler ki, Ramazan ayına girdikleri zaman bu mahsulün meyvesini güzel bir şekilde tadabilsinler. Çünkü Allah, kulundan temiz ve günahsız olarak huzuruna çıkmasını istemiştir. Tabi bu da Allah'ın (C.C.) emirlerini yerine getirerek, farzlarını ve sünneti yerine getirmekle olur. Ruhu temizleyen en güzel ibadet ise oruçtur. İşte bu yüzden bu aylara mukaddes aylar denilmiştir. Bin aydan daha hayırlı olan Ramazan ayına girdiğimiz zaman manevi yönden çok güçlü olmalıyız. Ramazan Ayına girince; Allah Ramazan ayının bin aydan daha hayırlı olduğunu ifade ediyor. Bakınız yani bir aya karşılık 83 yıllık ibadetle geçmiş bir ömrü va'd ediyor. Bundan daha güzel bir ticaret var mı? Ayrıca bu hayır içinde başka bir hayır var ki, orada sevap katlanarak artar. Bu Resulullah'ın Ramazan ayının son on gününde girdiği itikâf ibadetidir. Peygamber Efendimiz ve eşleri de Ramazan ayının son on gününde camide itikâfa girerdi. Peygamber Efendimizin hata ve kusurları olmazdı ancak ümmeti de bu ibadeti yaparak Allah'tan af dilesinler diye bu ibadeti yapardı.

Üç ayların ferd ve toplum hayatına kazandırdıkları nelerdir? 
İnsan kalbi rahmet ve şefkatle ne kadar doluysa o kadar daha çok Allah'a yakın olur. Allah'ın farz ettiği ibadetler olsun, sünnetler olsun yapılan ibadet ve davranışlarımızda önemli olan sürekli Allah'ın aklımızda olması ve O'nun rızasını gözetmemizdir. Müslümanlar özellikle bu aylarda çokça namaz kılıp, oruç tutmalı, sadaka vererek Kur'an okumalı ve insanları İslam'a davet etmelidir. Bu üç aylarda insanlar birbirlerini sık sık ziyaret ederek, sadaka vererek ve tebliğ etme amacıyla birbirlerini toplamalarıdır. Peygamberimiz en büyük tebliğciydi ve tebliğ eden insanlar da Peygamberlerin varisleridirler. Bu açıdan üç ayların en güzel şekilde değerlendirilmesi toplum içindeki manevi bağlarında güçlenmesine vesile olacaktır.

Bu Mübarek gün ve geceleri yeni nesillere yani çocuklara nasıl anlatmalıyız ve çocuklarımızı nasıl yönlendirmeliyiz? 
Üç aylarda yapacağımız önemli işlerden birinin de çocuklarımızı camiye göndermemiz ve İslam'a göre terbiye etmemizdir. Çocuklarımızı küçüklükten itibaren camiye alıştırmamız lazım. İnsanın kalbinin yumuşak olması için, Peygamberimizin buyurduğu gibi, çocuklarımızı Allah'ın, Peygamberin ve Kur'an'ın sevgisi ve muhabbeti ile yetiştirelim ve onlara İslamı öğretelim. Peygamberimiz (sav) çocuklarımızı 7 yaşından beri namaz ve ibadetlere alıştırmamızı istiyor. Üç aylarda yapılacak önemli işlerden biri çocuklarımızı İslami eğitimle yetişmemizdir. Başta çocuklarımızı İslam terbiyesine göre, Hz. Muhammed'in (sav) ahlak ve terbiyesine göre yetiştirmemiz elzemdir. İbadet ve İslami hizmetleri çocukta alışkanlık haline getirmek için öğretmek gerekir. Bunu yapmazsak çocuklarımız kıyamet günü yakamıza yapışıp namaz, oruç ve diğer ibadetlerle ilgili bizden hesap sorar. Dünyada çocuğumuzu İslama göre eğitirsek öldükten sonra yapacağı sadaka-i cariye hükmüne geçip kıyamette amel defterimize iyilik olarak geçer. Şayet tersini yaparsak çocuklarımız kıyamet günü bizden hesap soracaktır. Allah (c.c.) bizleri ve Müslümanları çocuklarının hepsini salih etsin.

Peki, Hocam, Müslümanlar üç aylarda özellikle oruçlu iken nelere dikkat etmelidir? 

Müslümanların üç aylarda ve hususen Ramazanda Kur'an ve meal okuma, sadaka verme, İslami ilimleri okuma ve öğrenme, sünnet, kaza ve cemaatle namaza önem verme, Mukabele ile Kur'an okuma ve Kur'an halkalarına katılma, oruçlulara imkan dahilinde iftar ettirme ve Emr'il bil Maruf ve Neh'yil Anil Münker'de (iyiliği emretmek, kötülükten sakındırmak) bulunma, camilere cemaate devam etme ve ziyaretleşmelerde bulunmalıdır.

Oruç tuttuğumuzda nasıl ki, midemiz aç kalıyorsa dilimiz, kulağımız, ayağımız ve bedenimizin de oruçlu olması gerekiyor. Peygamberimiz (s.a.v) oruç tutan bazı insanların açlıktan, susuzluktan başka bir şey yapmadıklarını, günahlardan dolayı ibadetlerinin boşa çıktığını belirtiyor. Yine efendimiz (sav) Ramazan ayında oruç tutan kimsenin, Allah'ın emir ve yasaklarına göre oruç tutması durumunda annesinden yeni doğan temiz bir çocuk gibi temiz olacağını ifade ediyor. Allah (c.c.), inşallah bu aylarda rızasına nail olmamızı sağlar, ibadetlerimizi bizlere şirin gösterir, Kur'an okumayı ve Kur'an ve sünnetle amel etmeyi bizlere nasip eder. (Veysi Demir, Fatih Akgül - İLKHA)