BELÇİKA - Müslüman ülkelerde toplumsal olarak yaşanan ve Allah'ın rahmetinin herkesin üzerinde tesir ettiği Ramazanların aksine Avrupa'da doğal olarak Ramazan adına pek bir şey görmek mümkün olmuyor. Durum böyle iken günümüzde Avrupa'da büyük bir kitleye sahip olan Müslümanlar için Ramazanlar ancak camilerde yaşanılabiliyor.

Avrupa'da Müslüman bireyler için adeta bir sığınak görevi gören merkezlerden biri olan El Gazali Eğitim Kültür Derneği, yıl boyu gerçekleştirdiği eğitim programları, özel ve mübarek gece etkinlikleri ve Avrupa genelinde yankı bulan Kutlu Doğum Programlarıyla Müslümanları bir araya topluyor, İslami ve insani değerleri hatırlatıyor. Ramazanın gelmesiyle birlikte dernek, düzenlediği Ramazan programlarıyla Avrupa'nın merkezi Belçika'da Müslümanlara Ramazanın gerçek lezzetlerinden istifade etme fırsatı sunuyor. Yapılan mukabeleler, sohbetler ve iftarlarla Ramazan Belçika'da dolu dolu yaşanıyor.

Ramazanların olmazsa olmazı mukabeleler
İnsanlığın kurtuluş reçetesi olan Kuran-ı Kerim'in indirildiği bu kutlu ayda olmazsa olmazlardan biri de kalabalıkları Kuran'la birleştiren, yılın her döneminde gözlerin, kulakların, dillerin ister istemez haramlara bulaştığı Avrupa'da, en azından Kur'an ayında temizlenmek için en güzel yöntemlerden biri mukabeleler. Bu bağlamda derneğin hem bayanlar hem de erkekler için ayrı ayrı düzenlediği mukabeleler, Ramazan programının en güzel etkinliği. Öğle namazının ardından bayanlar için, saat 8.30'dan sonra da erkekler için yapılan mukabelelere ilgi oldukça iyi.

Yılların geleneği iftar günleri
Derneğin düzenlediği Ramazan etkinliklerinden biri de yıllardır yapılan 'iftar günleri'. Belçika'da özelliklede Anvers'te evlerin küçük olması ve evlerin yapısının haremlik selamlığa uygun olmaması sebebiyle evlerde misafir ağırlamak Müslümanlar için sıkıntılı oluyor. Ramazan ayı olması münasebeti ile de iftar vermek isteyenler yine bu sebeple çeşitli sıkıntılar yaşıyor. Bu noktada dernek haftanın dört günü iftar vermek isteyenlere ev sahipliği yapıyor. Artık gelenekselleşen bu iftarlarda, çevrede yaşayan farklı ülke ve ırktan Müslümanların katılımı İslam'ın evrenselliğinin ve İslam kardeşliğinin ortaya çıktığı bir tablo oluyor. Hazırlıklarında dernek gönüllülerinin canla başla çalıştığı bu iftarlarda dernek, yüzleri geçen kalabalıkları ağırlıyor. Ezanın okunmasına dakikalar kala mescitte toplanan Müslümanlar yapılan kısa sohbetlerle iftar anını bekliyor. Ezanın okunmasıyla yapılan dualarla, dağıtılan hurma ve suyla oruçlar açılıyor ve akşam namazı kılınıyor ve ardından bir alt kata inilerek yemekler yeniyor.

İftar sohbetleri ve teravihler
Derneğin yaptığı etkinliklerden biri de iftarın ardından yatsı namazına kadar yapılan sohbetler. Farklı hocaların yaptığı bu sohbetler kısa olması hasebiyle dinleyicileri sıkmıyor, verilen bilgilerle dinleyiciler Ramazanı değerlendirmenin yollarını öğreniyor. Sohbetin ardından hep birlikte yatsı ve teravih namazları kılınıyor. İftarın geç saatte olmasından dolayı sekiz rekât kılınan teravihe rağmen saatler gece yarısını geçiyor.

Bilindiği üzere Avrupa'da oruç vakitleri çok uzun ve bu bazı yerlerde 21 saati buluyor. Avrupa'nın birçok yerinde yaşanan bu sıkıntı Belçika'da da geçerli. Birbirine yakın olmasından dolayı iftar ve sahurun arasında fazla vakit yok bu nedenle teravihin ardından sahura kadar uyuyacak az bir vakit kalıyor. Bu da çalışan Müslümanlar için uykusuzluk problemini doğuruyor. Bütün bunlara rağmen Müslümanlar bir Ramazanı daha görmenin mutluluğu yaşıyor ve bir sonraki Ramazan'a kavuşmayı Allah'tan niyaz ediyorlar. (Abdurrahman Ekinci - İLKHA)